BASIN

Star gazetesinde bugün (1 Mart Perşembe) yayımlanan köşeyazısında Berat Özipek, bir etnik kimliğin kolektif olarak 'katillerle', veya 'bir yalanla' özdeşleştirilmesindeki adaletsizliği anlatıyor. Özipek, Hocalı'yı protesto mitinginin ırkçılık ve ayrımcılık boyutuna ek olarak bir de, ''Ermeni'ye hakaretin infial uyandırmaması' boyutunu tespit ediyor.

Janet Barış, Bianet.org sitesinde bugün (1 Mart Perşembe) yayınlanan yazısında, Türkiye'de Ermenilerin özellikle son dönemdeki durumunu 'bir çeşit arafta kalma haline' benzetiyor. Bir uçta her fırsatta 'nefret söylemine' başvuru, diğer uçta da Ermeniliğe yeni bir 'övgü' tespit eden Barış, arada kalan noktanın 'hem uzak hem yakın', 'bir tür sıkışma hali' olduğunu sölüyor.

2004 yılında öldürülen Gazeteci Yaşar Parlak’ın oğlu Ferhat Parlak, Oktay Ekşi ve Çevik Bir hakkında suç duyurusu bulundu. Parlak, babasının adının 28 Şubat döneminde hazırlanan Çevik Bir imzalı “Andıç” belgesi ve, Oktay Ekşi'nin 25 Nisan 1998 tarihli “Alçakları tanıyalım” başlıklı başyazısında geçtiğini hatırlattı.

Ayhan Aktar'ın 7 Şubat 2012'de yayınlanan yazısı.

Cengiz Çandar'ın Radikal'deki köşesinde bugün (28 Şubat) yayınlanan yazısı; 'Hocalı Katliamı’nın 20. yıldönümünde, İstanbul-Taksim'de sözde anmak, Başbakan'ı kuşatma hamlelerinden biri olmanın ötesinde hiçbir anlam taşımıyor. Taşımadı.'

Dün Taksim’de Hocalı Katliamı’nı protesto amacıyla düzenlenen büyük miting, yürütülen kampanyalardan ve ilan panolarındaki çağrı metinlerinden de tahmin edildiği gibi tam bir ‘Ermeni karşıtı’ eyleme dönüştü.

Hilal Kaplan'ın Yenişafak'taki köşesinde dün yayınlanan yazısı.

Ahmet Hakan'ın Hürriyet gazetesinde bugün yayınlanan köşe yazısı; 'SORUYORLAR: “Hrant için duyarlılık gösteren Ahmet Hakan, aynı duyarlılığı neden Hocalı katliamından esirgiyorsun?”

Anahaber bülteninde Bayburt Belediye Başkanı'nın 'nefret müsameresi'nin ekrana gelmesi üzerine konuşan Mehmet Ali Birand, Başkan'a seslenerek; 'Hayır Başkan, haksızsınız, son derece haksızsınız!' dedi. Birand, '94 yıl önceki bir olayı şimdi kalkıp savunamazsınız' uyarısında bulunarak; 'Nefret tohumları dökülüyor' diye konuştu.

Etyen Mahçupyan Zaman gazetesindeki köşesi için kaleme aldığı ‘Ayıklamalar’ başlıklı bugün yayınlanan yazısında, 1915’le ilgili her bir argümanı ‘ideolojikleştirilmiş’ kabuklarından ayıklayarak tek tek ortaya koyuyor.