SERGİ

SERGİ

Geçtiğimiz sene İstanbul’da açılmış olan "Bir Daha Asla! Geçmişle Yüzleşme ve Özür" sergisi Ankara’ya uğruyor. Devletlerin dilediği resmi özürleri sekiz örnek üzerinden araştıran sergi, yaşanan hak ihlalleri, katliamlar, soykırım ve insanlık suçlarıyla devletlerin nasıl yüzleştikleri, hangi süreçlerden geçtikleri, nasıl özür diledikleri ve dilenen özrün anlamı üzerine düşünmeye çalışıyor.
SERGİ Diasporalı sanatçılar Ermenistan Pavyonu’nda

2015 Venedik Bienali’nde Ermenistan Pavyonu’na seçilen sanatçılar açıklandı. Ermenistan Kültür Bakanlığı’nın, soykırımın 100. yılı anmaları sebebiyle Diasporalı sanatçılara ayırdığı pavyonda, Türkiye’den Sarkis ve Hera Büyüktaşçıyan’ın isimleri göze çarpıyor.
SERGİ Çözülmeyi bekleyen 100 yıllık bir bulmaca

20 Ocak’ta Maçka Sanat Galerisi’nde açtığı, 7 Mart’a kadar devam edecek olan ‘yukarıdanaşağıya soldansağa 19152015’ başlıklı sergide plastik sanatların kısıtlı diliyle Ermeni Soykırımı’na ve yüzleşilemeyen sorunlara işaret ettiğini söyleyen Taktak, belli ki sanatsal dilin bu sınırlarını aşarak ziyaretçilerin zihninde türlü türlü çağrışımlar uyandıracak bir çalışmaya imza atmış.
SERGİ Doğal bir davranış biçimi olarak ‘beton dökme’

Beyoğlu’ndaki bağımsız sanat ve etkinlik mekânı Studio-X, Antonio Cosentino ve Extramücadele’nin ortaklaşa hazırladığı ‘Anne ben beton dökmeye gidiyorum’ sergisine ev sahipliği yapıyor. 27 Şubat’a kadar sürecek olan sergi, kesintisiz kazanç ve rant için durmadan yıkılan, yerine yenileri inşa edilen yapılar ve silinen belleği yeniden gündeme getiriyor. Sergide, birbirinden tamamen farklı tarzlar benimseyen bu iki sanatçının, yıllardır düşünce ve üretim süreçlerini paylaşmalarının yarattığı âhenk gözden kaçmıyor. Cosentino ile, ‘Extramücadele’ adını kullanan Memed Erdener’le, inşaatlarla şekillenen şehir ve üzerine beton dökülen kaderimiz hakkında konuştuk.
SERGİ Depo’da yıl boyunca 1915’e yolculuk

İstanbul Tophane’deki Tütün deposundaki Depo sergi mekanı, 2015 boyunca, Soykırımın yüzüncü yılı için özel olarak hazırlanmış sergilere ev sahipliği yapacak. Bir seneye yayılmış 10 farklı serginin büyük bir kısmı, Diaspora’dan sanatçıların aile köklerini keşfe çıktığı ve geçmişle yüzleştiği işlerden oluşuyor.
SERGİ Taksim, makam ve Ermenilik

Haig Aivazian, Lübnan’da yaşayan, genç bir sanatçı. Ekim ayında, The Moving Museum İstanbul sergisinde yer alan ‘Hastayım Yaşıyorum’ adlı çalışmasıyla tanıdığımız Aivazian’ın, Udi Hrant’ın yaşamına ve müziğine dair araştırmasından yola çıkarak ürettiği bu yapıtı 2015 Venedik Bienali kapsamında Ermenistan pavyonunda sergilenmek üzere seçildi. Bu durum, sanatçıyı ikinci defa, kendisine esin kaynağı olan Udi Hrant’ın yaşadığı şehre, yani İstanbul’a getirdi.
SERGİ Belediye’den ‘hain Ermeni’, ‘asker kaçağı Rum’ sergisi

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı “Havadis: Yüz Yıl Önce” sergisinde 1914 ve 1915 yıllarına ait gazete haberleri ve belgeler yer alıyor. Çanakkale Savaşı’nın ağırlıklı olduğu sergide Ermeniler “hain” iması ile anılırken, Rumlar da “asker kaçakları” olarak gösteriliyorlar. Her iki halkın yaşadığı katliamlardansa tek bir iz bile bulunmuyor.
SERGİ Bir ressamın resimle hiç bitmeyen derdi

İstanbul Modern, Türkiye modern ve çağdaş sanat sahnesinin en özgün isimlerinden Mehmet Güleryüz’ün hayranlarını sevindirecek bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Sergi, sanatçının son 50 yılda ürettiği yapıtlarını bir araya getirerek, bilinen ve bilinmeyen yönlerini ortaya koyuyor.