VİCKEN CHETERİAN
Ermeni devrimcilerin tarihini yeniden keşfetmek
Halen Irak tarihine ilişkin en önemli çalışma olan bu kitapta, Iraklı gençleri sosyalist fikirlerle tanıştıran kişinin, muhtemelen, Hınçakyan Partisi üyesi genç bir Ermeni öğretmen olan ve Bağdat’a gönderilen Arsen Kidur olduğu belirtiliyor. 1960’larda Beyrut’ta Kidur’la uzun mülakatlar yapan Batatu, Hınçakların aynı zamanda “Suriye ve Lübnan Komünist Partisi’nin öncüleri” olduğunu yazıyor. Türkiye, Bulgaristan ve İran’daki Marksist ve komünist partiler için de aynı şey geçerli.
Doğu’da bitmeyen ‘Büyük Savaş’
Bana, 1915 yılının sıcak yazında Suriye çölünde güneye doğru yürüyen sürgünler ile 2012 yılında, varil bombalarından kaçmak için kuzeye doğru ilerleyen mülteciler arasında bir bağlantı olup olmadığını sorarsanız, sezgisel olarak “Evet, olması gerek” derim, ama bir tarihçi olarak yanıtım “Bilmiyoruz” olur. Biz tarihçiler bu soruyu sormadık.
Kamboçya: Soykırımın ardından adalet mümkün mü?
Agos yazarı Vicken Cheterian’ın Kamboçya’daki soykırımın izlerine dair tanıklıklarının ilk bölümünü iki hafta önce sunmuştuk. Cheterian, yazısının ikinci bölümde, adaleti sağlamanın zorluklarına dikkat çekiyor.
Kamboçya Soykırımı’nın müze hapishanesi ‘Tuol Sleng’
Agos yazarı Vicken Cheterian kısa bir süre önce Kamboçya’daydı. 1970’lerin ikinci yarısında cereyan eden Kızıl Kmer soykırımının izlerini ve hafıza çalışmalarını yerinde inceleyen ve bölgeden kapsamlı notlarla dönen yazarımızın izlenimlerinin ilk bölümünü sunuyoruz.
Nikol Paşinyan: Devrimci ve Başbakan
Gazeteci ve muhalif bir militanken devlet başkanına nasıl dönüştüğünü sorduğumda, “Her devrim bir noktada, devrimi devam ettirmek ile pekiştirmek arasında bir tercih yapma zorunluluğuyla karşı karşıya kalır” dedi ve kendisinin Guevara’yı değil Fidel’i, sürekli devrim yerine devlet inşa etmeyi seçtiğini söyledi.
Bir ulusun hayatta kalmak için başvurduğu son çare
Sınırları cetvelle çizilmiş birçok devlet var. Bunlar yabancı diplomatlar, sömürgeci güçler, emperyalist yöneticiler tarafından, uzaktan çizilmiş sınırlar; tarihin kazaları sonucunda bağımsız olmuş devletler. Ancak çoğu, tarihin ürettiği o devletin sınırları içinde yaşayanlardan bir ulus yaratma konusunda zorlanıyor. Bugün bazılarının, bir ulusu daha ulus olmadan öldüren, intihar niteliğinde iç savaşlara yenik düştüğüne tanık oluyoruz.