YETVART DANZİKYAN

Yetvart Danzikyan

KARDEŞÇESİNE

Bu da yetmez bir de Topal Osman benzeri figürler devreye sokulur. Üstelik bunu devreye sokanlar yıllar boyu kendilerini İttihatçı zihniyetten ayrı gibi sunmaya gayret eden Türkiye İslamcılarıdır. Bu gayretin “iktidar”ı kaybetme ihtimali belirene kadar sürmesi ne kadar da açıklayıcı...

Patrik seçimi sürecine girmemizle birlikte özellikle 1863 Nizamnamesi ve eski Patrik seçimlerini de daha sık tartışır olduk. Bilgi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arus Yumul Osmanlı döneminde Ermenilerin Anayasası sayılan 1863 Nizamnamesi üzerine çalışmalarıyla da biliniyor. Profesör Yumul ile 1863 Nizamnamesi’nin geçmişten günümüze yolculuğunu, “Patrik”in devlet ve halk nezdindeki pozisyonunu, ona yüklediğimiz anlamları konuştuk.

Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu çalkantı sürüyor. Açıklanan işsizlik yüzde 15’lere yaklaşırken, açıklanan enflasyon da yüzde 20’ler civarına yerleşmiş durumda. Dolar/TL uzun süre 6 TL civarında ve üzerinde seyretti. Uluslararası raporlar Türkiye ekonomisinin geleceğine dair olumlu öngörülerde bulunmuyor. Öte yandan bilhassa son üç yıldır Türkiye’ye dair “Hukukun üstünlüğü kurulmazsa ekonomi de iyiye gitmez” uyarıları yapılmaktaydı. Tüm bu tabloyu MIT’de (Massachusetts Institute of Technology) iktisat profesörü olan ve uluslararası ödüllere sahip Daron Acemoğlu ile konuştuk. “Dünyada en çok alıntı yapılan 10 ekonomist” arasında gösterilen Acemoğlu’nun önemli uyarıları var.

Olayın medyaya yansımasının ardından neyse ki büyük gürültü koptu, peş peşe tepkiler geldi, bilhassa yayıncılık açısından art arda şikâyetler ve suç duyuruları yapıldı. Bunların hepsi önemli. Fakat olayın bir de bu toprakların tarihi açısından irkiltici bir boyutu var.

Lafı uzatmaya gerek yok. AKP-MHP istedi, YSK da seçimi iptal etti. Seçmen iradesine darbe yapıldı. Manzara bu. Peki, bu durum bugüne ve ileriye dair bize ne söylüyor?

Mantık çok açık. Burada “millet” AKP seçmeni oluyor. Bu bile hayli sorunlu bir tarif iken aslında altında yatanın bambaşka olduğu çok açık. Yukarıda da bahsettiğim gibi burada “millet”ten, “vatandaş”dan anlamamız gereken AKP’nin kurduğu ekonomik sistemin başat aktörü olan müteahhitler, iş insanları, Erdoğan ve çevresinde klik ile AKP medyası. “Başkanım, bu seçim yenilenmeli” diyenler belli ki onlardır.

Meydan kapandı, biçim ve anlam değiştirdi ama aslında bir yandan da direniyordu. Nasıl mı direniyordu? AKM ile. Daha doğrusu hafızalarımızda direniyordu. Şöyle anlatayım. O eski 1 Mayıslardan aklımızda kalan en önemli görüntü nedir?

Patrik Mutafyan’ın hayatını kaybetmesinden sonra 40 günlük yas ilan adilmiş ve seçime dair adımların yas sürecinden sonra atılacağı belirtilmişti. Yasın ardından 29 Nisan Pazartesi günü Ruhani Kurul toplanıyor. Toplantıda bundan sonra izlenecek sürecin netleşmesi bekleniyor. Ruhani Kurul Başkanı Episkopos Maşalyan Değabah seçimi yapılması için çalışacağını ve Değabahlık için aday olacağını söylemişti. Başepiskopos Ateşyan ise Değabah seçiminden yana değil ve süreci kendisinin yürüteceğini söylüyor. Patrik seçimi süreci üzerine çalışmalarıyla bilinen hukukçular Setrak Davuthan ve Sebuh Aslangil sürece dair sorularımızı yanıtladı.