Sakızağacı Ermeni Katolik Patriklik Kilisesi'nin tüzel kişiliği iade edildi

Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde (VGM) Vakıflar Meclisi toplantısından çıkan karara göre Beyoğlu’ndaki Sakızağacı Ermeni Katolik Surp Astvadzadzin Kilisesi Vakfı’na ait tüzel kişiliğin iade edildi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde (VGM) 26 Ocak Pazartesi günü yapılan Vakıflar Meclisi toplantısında azınlıkları ilgilendiren iki madde görüşüldü. Cemaat Vakıfları Temsilcisi olarak seçildikten sonra ikinci toplantısına katılan Toros Alcan, Süryani Kadim Meryemana Kilisesi Vakfı’nın tescil başvurusunun, hukuksal sürecin takip edilmesi için ertelendiğini aktardı. Alcan, üzerinde bugün Mimar Sinan Üniversitesi’ne ait bir fakülte binası bulunan bu arazi dışında VGM’deki toplantıda görüşülen ikinci maddenin, Beyoğlu’ndaki Sakızağacı Ermeni Katolik Surp Astvadzadzin Kilisesi Vakfı’na ait tüzel kişiliğin iadesi olduğunu açıkladı.

‘Hassasiyeti anlıyoruz’

Katolik Ermenilerin Patriklik Makamı’nın da bulunduğu Surp Asdvadzadzin Vakfı’na ait tüzel kişiliğin iadesi için meclisteki görüşme, VGM Genel Müdürü Dr. Adnan Ertem’in konuşmasıyla başladı. Katolik cemaatinin bu vakıfla ilgili hassasiyetini ve kilisenin sembolik önemini anladıklarını ifade eden Ertem, Başepiskopos Levon Zekiyan’ın temaslarının da bunda etkili olduğunu söyledi ve süreci anlatması için sözü Azınlık Vakıfları Temsilcisi Toros Alcan’a bıraktı. Meclis üyelerine süreci özetleyen Alcan, vakfın hükmü şahsiyetinin iadesini talep etti. Daha sonra Ermeni Katolik Vakfı’nın tüzel kişiliğinin iadesi ve kütüğe kaydedilmesi oybirliğiyle kabul edildi.

Yıllardır seçim yapılamıyordu

Konuyla ilgili bilgisine başvurduğumuz Surp Hagop Hastanesi Vakfı Başkanı Bernard Sarıbay, 1936 Beyannamesi verilirken dönemin Kerabaydzar’ının Katolik cemaatine ait 7 kilisenin beyannamesini ‘Apeloğlu Andon’ vakfı adı altında toplu olarak verdiğini ve sorunun buradan kaynaklandığını aktardı.  Sarıbay şöyle konuştu:

“VGM’ye bunlar ayrı vakıflardır, bu yanlışı düzeltip tüzel kişiliklerinin tanınması gerekir diye sürekli telkinde bulunuyorduk. Bize cevap olarak bunun hukuki olarak mümkün olmadığı, çünkü tek bir vakıf olarak beyanname verildiği belirtiliyordu. Buna rağmen 2000’li yılların başına kadar VGM söz konusu yedi kilisenin ayrı ayrı seçim yapabilmesine izin veriyordu. Daha sonra bugüne kadar yanlış yapılmış denilerek bu seçim yapma hakkı da beyanname esas alınarak tek bir vakıf olarak verilmiş. Kerabaydzar Levon Zekiyan’ın göreve başlamasıyla birlikte, en azından Patriklik Kilisesi Vakfı’nın bu kiliselerden ayrılarak tüzel kişiliğinin geri verilmesini talep ettik. Patriklik tahtının bulunduğu kilisenin sembolik önemine vurgu yaptık ve taleplerimizi bu yönde yoğunlaştırdık. Avukat Setrak Davuthan bu konuyla ilgili hukuk mücadelemizi sürdürüyordu. Dolayısıyla bizim için çok sevindirici bir gelişme. Henüz VGM’den karara ilişkin bir tebliğ tarafımıza ulaşmasa da, Azınlık Vakıfları Temsilcisi Toros Alcan, tüzel kişiliğin iadesinin oy birliğiyle kararlaştırdığını bildirdi.”  

Zekiyan’ın temasları etkili oldu

Toros Alcan ise Kerabaydzar Zekiyan’ın temaslarının Ankara’da çok olumlu bir hava yarattığını, bu kararın alınmasında da kilisenin sembolik öneminin anlaşılmasının etkili olduğunu belirtti. Bu kararla Sakızağacı Ermeni Katolik Surp Astvadzadzin Kilisesi Vakfı’nın 167. cemaat vakfı olarak kütüğe kaydedileceğini söyleyen Alcan, bundan sonra Apeloğlu Andon Vakfı adı altında kaydedilen diğer kiliselerin de tüzel kişiliğinin iadesinin yapılmasının önünün açıldığını belirtti. Alcan, “Sonuçta Osmanlı’dan bu yana varlığını sürdüren bir vakıf. Alınan karar yeni bir tüzel kişilik tanımlanmış gibi algılanmamalı. Bu var olan tüzel kişiliğin iade edilmesidir” dedi.  

Kategoriler

Toplum Vakıflar Kilise



Yazar Hakkında

1979 İstanbul doğumlu. Toplum bölümünün editörü, demokratikleşme, insan hakları, inanç özgürlüğü ve azınlık vakıflarıyla ilgili haberler yapıyor.