“Kayıp sayısını devlet de bilmiyor”

8 gündür sokağa çıkma yasağının devam ettiği Cizre’de sivillerin durumuyla ilgili endişe devam ediyor. Telefon bağlantısının bugün itibariyle kurulabildiği bölgeden yine de halen sağlıklı haber alınamıyor. İdil’de bulunan Şırnak Barosu avukatı Veysel Vesek, ‘sivil kayıplar söylenenden çok daha ciddi olabilir” diyor.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde devriye görevini yapan polis aracına, PKK tarafından yapılan bombalı saldırıda 5 polis memuru yaralandı. Saldırının, rögar içerisine yerleştirilmiş bombanın patlatılması sonucu gerçekleştirildiği öğrenildi.

Şırnak Valiliği, saldırıyla ilgili yaptığı açıklamada, güvenlik personellerinin tahliyesi sırasında el bombalı ve silahlı saldırı gerçekleştirildiğini açıkladı. 

Cizre’de çatışmalar devam ederken, sokağa çıkma yasağının gölgesinde yaşayan sivillerin akıbeti belirsizliğini koruyor. 

Geçici hükümetin İçişleri Bakanı Selami Altınok, Cizre ablukasının 8. gününde bölgeyle ilgili ilk açıklamayı yaptı; yedi gerillanın ve bir sivilin hayatını kaybettiğini, 11 polis ve dört sivilin yaralandığını söyledi. Fakat bölgedeki yerel kaynaklar ve bölgedeki vatandaşların iddialarına göre, sivil kayıp çok daha fazla. 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, bugün yaptığı açıklamada abluka altındaki Cizre’de 14 sivilin yaşamını yitirdiğini söyledi.  

Öte yandan şu anda Cizre’de bulunan HDP milletvekili Faysal Sarıyıldız, Başbakan Davutoğlu’nun ‘sivil kayıp yoktur’ açıklamasına cevaben, twitter hesabından yaptığı açıklamada, hayatını kaybeden 20 kişi olduğunu açıkladı ve bir isim listesi yayımladı. 

“Keşif, otopsi yok“

Agos’a konuşan ve şu anda İdil’de bulunan Şırnak Barosu avukatı Veysel Vesek, 14 sivilin hayatını kaybettiği yönünde bilgiler aldıklarını, fakat net bilgi almanın mümkün olmadığını söylüyor: “Cizre’de bulunan belediye meclis üyesi akrabamla konuştum, ‘durum kötü’ dedi. Artık kötüyü nasıl anlıyorsak o. Söylenenden çok daha ciddi olabilir, çok daha fazla insan kaybı olabilir. Devlet te bilmiyor. Herhangi bir keşif yok. Savcı gidip otopsi yapmıyor. Hastaneye gidebilenler kayıt altına alınıyor, oraya gitmek de kolay değil. bugün mesela Cuma namazına gidememiş insanlar. Cuma namazı bile yasak Cizre’de.”

Avukatların bekleyişi sürüyor  

Öte yandan, Cizre’ye doğru Türkiye’nin farklı illerinden yola çıkan 300 kişilik avukat grubu da Cizre’ye 90 kilometre uzaklıktaki Midyat’ta durduruldu. Avukatların bekleyişi devam ediyor. 

Avrupa Konseyi’nden uyarı 

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks, sokağa çıkma yasağı uygulanan Cizre'ye bağımsız gözlemcilerin girişine hemen izin verilmesini istedi.

Cizre'de 4 Eylül 'de süresiz sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini hatırlatan Nils Muiznieks, ilçede sağlık gibi temel hizmetlerin verilemediği, iletişimin ciddi şekilde engellendiği, ilçenin giriş çıkışlara kapatıldığı yönündeki haberlere dikkat çekti. Muiznieks, bundan daha rahatsız edici olanın ise güvenlik güçlerinin sivillere karşı orantısız dair ciddi iddialar olduğunu belirtti.

Türk yetkililerin, özellikle zor ve şiddet içeren ortamda teröre karşı operasyon yapma hakkını sorgulamadığını ifade eden insan hakları komiseri, fakat bu operasyonların orantılı ve yasal olması için yetkililer ve mahkemeler tarafından dikkatle incelenmesi gerektiğini vurguladı. Cizre'deki mevcut durumun ise çok büyük bir nüfusun insan haklarına karşı olağanüstü bir müdahale olduğunu belirtti ve bilgi edinmede uygulanan karartmanın da derin endişe kaynağı olduğunu kaydetti.

Yetkililerin şu ana kadar paylaştığı bilginin tatmin edici olmadığını ifade eden Nils Muiznieks, Cizre'ye insan hakları kuruluşları temsilcileri başta olmak üzere bağımsız gözlemcilerin girişine derhal müsaade edilmesini istedi. İnsan hakları ihlalleri ile ilgili söylentilerin ancak bu şekilde giderilebileceğini belirten Muiznieks, Cizre'deki kriz durumunun da hızlıca sonlandırılmasını umut ettiğini sözlerine ekledi.



Yazar Hakkında

1987 İstanbul doğumlu. Agos web sitesinin editörü; insan hakları, ifade özgürlüğü, çevre hareketleri, güncel politika ve yaşam haberleri yapıyor.