Garo Hamamcıoğlu Cihan’a konuştu

Fransa’da oylamadan geçen yasa için bir tepki de Taksim Spor Kulübü Başkanı Garo Hamamcıoğlu’dan geldi. Cihan haber ajansına konuşan Garo Hamamcıoğlu, “Türkiye ile olan bağlarımız Fransa'yı ilgilendirmez. Kanımca onlar bizi kullanıyorlar, ne olur artık bizi bu konuda kullanmasınlar” dedi.

 

Hamamcıoğlu 23 Aralık'ta yaptığı açıklamasında, 'Fransa dâhil ilgili ilgisiz ülkelerin bu gibi şeylerde artık bizi kullanmamaları gerekiyor. Bunlar, ya 24 Nisan yaklaştığında ya da Hrant Dink ile ilgili bir konu olduğunda hemen Ermenilerden yararlanma gayretine giriyorlar. Bunların yanlış bir tavır içinde oldukları kati' sözleriyle görüşlerini bildiren Hamamcıoğlu, “Türkiye'de, İstanbul'da pek çok kilise var, pek çok okulumuz var. Bu okullarda talebelerimiz modern şekilde öğrenim görüyorlar; kendi ana dillerini kullanıyorlar. Ayrıca AK Parti iktidarı Ermenistanlı çocukların burada okullara kabul edilmesine imkân tanıdı. Kuşku yok, bu anlamda atılan adımların önemi ve anlamı büyük' dedi.

Taksim Spor Kulübü’nde ilk 11’deki oyuncuların 6 Türk ve 5 Ermeni oyuncudan oluştuğunu kaydeden Hamamcıoğlu,  kulübünün dinler ve ırklar arası hoşgörüye önemli bir örnek olduğunu ifade etti.

Hamacıoğlu ifadelerini şöyle sürdürdü, 'Biz, ne Yugoslavya’dan ne Yunanistan’dan ne de Romanya'dan buraya geldik. Bu topraklarda asırlardır var olan ve Teba-i Sadıka olarak nitelenen bir unsuruz. Bakın Taksim Spor 71 senelik bir kulüp. Burada futbola hizmet etmiş önemli insanlar var. İçlerinde Türk var, Kürt var, Ermeni var; Alevi var Sünni var. Gelinen aşamada biz, bu tür ayrımları bitirdik. Hakikaten bu soykırım konusundan rahatsızız, çünkü aramızda ayrı gayrı yok.

Bu konunun artık kapanması gerekiyor. O da ancak tarihçilerin yan yana gelmesiyle olacaktır. Yoksa parlamentoda çıkıp da 300 kabul 200 ret soruna çare olmayacaktır. Türkiye'de hayatını idame ettiren Ermeniler olarak içinde bulunduğumuz dönemde Sayın Başbakan olsun devletimiz ve iktidarımız olsun bize pek çok kolaylık tanıyor. Ben, şu an Türkiye'de kendimi Ahmet'ten, Mehmet'ten farklı görmüyorum.'