Surp Minas Kilisesi’ne yıkım tehdidi

Erzurum’a bağlı Gez köyündeki Surp Minas Kilisesi’nin akıbeti belirsizliğini koruyor.

Kilisenin tapusu şu anda Almanya’da yaşayan Sabri Ergin’de bulunuyor. Ergin, tapunun annesinden kaldığını ve kilisenin restorasyona muhtaç bir halde olduğunu belirtiyor: “Erzurum’a bağlı Gez köyünde annemin, babasından kalma bir arazisi bulunuyor. Bu arazi üzerinde de Surp Minas Ermeni Kilisesi yer alıyor. Kilise şu an cemaat olmadığı için kullanılmıyor ve bakıma muhtaç bir halde akıbetini bekliyor.”

Kilisenin kaderine terk edilmemesi için çaba gösterdiklerini belirten Ergin, konuyu Başepiskopos Aram Ateşyan’la da görüştüğünü söylüyor: “Münih’teki ilişkilerimi kullanarak buradaki Ermeni toplumunun aracılığıyla Başepiskopos Aram Ateşyan ile görüştüm. Ancak kendisi Erzurum’da artık Ermeni nüfus kalmadığını ve kendilerinin de kilise için maddi imkânlarının olmadığını belirterek bize yardımcı olamayacaklarını belirtti. Bunun üzerine noter aracılığıyla Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’ne ve Erzurum Belediyesi’ne dilekçe göndererek buranın tarihi eser olarak tescilini talep ettik.”

‘Mülk dağıtmıyoruz’

Türkiye Ermeni Patrikhanesi’nden UNESCO’ya, Almanya hükümetinden ABD’deki Ermenilere pek çok kuruma destek çağrısı yapan Ergin, henüz olumlu bir yanıt alamadığını belirtiyor: “Kilisenin restorasyonu için başvurmadığım yerler, başvurduklarımdan azdır. Ermeni Patrikhanesi’ne gittiğimde orada biri ‘Kiliseyi bana ver’ dedi. Biz burada mülk dağıtmıyoruz ki. Öte yandan satın almak isteyenler de oldu. ‘Başka bir kilise 1.5 milyon dolara satılmış, sen de sat’ dediler, satmadım.”

Belediyeden tehdit

Erzurum Aziziye Belediyesi’nin “bir hafta içinde restore etmezseniz yıkacağız” tehdidiyle karşılaştıklarını belirten Ergin, bunun üzerine kiliseyi 2010’da tarihi eser olarak tescil ettirmiş. Ancak Aziziye Belediyesi, yakın zamanda Ergin’le yeniden iletişime geçerek kilisenin yeniden yıkılmasını istemiş. Ergin, tarihi eser statüsünde yer alan kilisenin yıkımı halinde AİHM’e kadar hukuki sürecin takipçisi olacağını belirtiyor.

Restorasyon için 2012’de bir proje hazırlayan Ergin, gerekli finansman destek sağlanamadığı için projeyi hayata geçiremediğini söylüyor: “50 bin dolar olsa, kendi cebimden verip finanse edeceğim fakat o dönem projeyi yazdığımızda 500 bin dolarlık bir bütçe ortaya çıktı. Biz buranın kültür-sanat faaliyetlerine ev sahipliği yapmasını istiyoruz. Çünkü öylesine bir restorasyon yapmanın bir anlamı yok. Restore ettikten sonra kim duracak orada. Ben bu restorasyonu kendim için yapmayı düşünmüyorum ki. İki halkın kullanması için yapıyorum. Bugün orada az da olsa bir Ermeni cemaati kalsaydı, çok daha kolay olabilirdi.”

‘Barış simgesi olsun’

Sabri Ergin, annesinin kiliseye gösterdiği ilgiye de değindi: “Bu kilise anneme babasından kaldığından, kendisi için de bir önem arz ediyordu. Annem senelerden beri Surp Minas Kilisesi’nin yok olmaması için çok çaba sarfetti. Tek isteği bu tarihî ibadethanenin yıkılmamasıydı. Ne yazık ki kendisini geçen yıl kaybettik. O, kilisenin yaşatılmasını istiyordu. Kültür sanat merkezi veya bir kütüphane olarak halka hizmet vermesini, Ermeni ve Türk halkının barış simgesi olmasını istiyordu.”

Kategoriler

Toplum Kilise



Yazar Hakkında

1990 İstanbul doğumlu. Kültür sanat, müzik, insan hakları ve güncel politika haberleri yapıyor.