Bekçiyan’dan Vehapar’a sitem, halka destek çağrısı

Patrik Seçimi Değabahı Karekin Bekçiyan, kamuoyuna yönelik bir yazılı açıklama daha yayımladı; hem kendisine oy veren ruhanileri oylarına sahip çıkmaya, hem de Ermeni toplumu temsilcilerine kendisine destek olmaya çağırdı.

Karekin Bekçiyan, yaptığı yazılı açıklamada Aram Ateşyan’ın genel vekillikten istifa etmemesini bir kez daha eleştirerek Eçmiadzin’de seçim öncesi varılan mutabakatı hatırlattı ve “varılan mutabakat çerçevesinde Değabah seçimini takiben görevinden istifa etmesi gereken Patrik Vekili kardeşimin, üzülerek söylemeliyim ki, koltuğunu bırakmama direnci, bu süreci akamete uğratmak hedefini gütmüştür. Şu ana kadar bu hedefe ulaşmış görünüyor” ifadelerini kullandı. 

Eçmiadzin’den kendisinin değabahlığına yönelik onay ve kutsamanın da henüz gelmediğini belirten Bekçiyan, “Muhterem Gatoğigos Hazretlerinin hangi gerekçelerle henüz bu adımı atmadığını bilecek durumda ve bu konuda yorum yapacak konumda değilim. İfade etmeliyim ki, benim din ahlakı ve kilise etiği anlayışım, din kardeşlerime, kilise mensuplarına ve dini makamlara saygıyı gerektirir” dedi. 

Bekçiyan, değabah olabilmesi için yemin etmesi gerektiği, bu koşulun yerine getirilmediğine yönelik iddialara da cevap vererek,  ‘tümüyle asılsız açıklamalara itibar edilmemelidir” dedi. 

Bekçiyan, hem ruhanilere hem de cemaat temsilcilerine çağrıda bulundu ve “

seçilmiş Değabah olarak, Patrik seçimine giden yolda irade ile yürüyebilmem için, arkamda yalnız seçilmiş olmanın ve hukukun değil, halkın, halk temsilci ve önderlerinin önşartsız desteğini bulmam, görmem gerekir. Cemaatin on yıla yakın içine düştüğü durumdan çıkartılmasında bana, seçilmiş Değabahlarına sahip çıkmaları, destek olmaları gerekir” dedi. 

Açıklamanın tamamı şöyle: 

"Sayın din görevlisi kardeşlerime ve muhterem halkımıza bildiri 

Tanrı’nın izniyle ilk görev olarak 15 Mart 2017 tarihinde İstanbul’da yapılan Değabah seçiminde lehime oy veren ve vermeyen tüm din görevlisi kardeşlerime şükranlarımı sunmak isterim. Uzun zamandır beklenen Patrik seçiminin ilk adımı olan ve bir hazırlık mahiyetini taşıyan Değabah seçiminde onurla ve makamlarına yaraşır bir sorumlulukla davranmışlardır. 

Sonuçlanan Değabah seçiminin hem kilisemiz hizmetinde bulunanlarca hem de halkımız tarafından olumlu karşılandığını biliyorum. Çünkü Değabah seçimi, uzun süredir boş bulunan Türkiye Ermenileri Patrikliği seçiminin yolunu açan bir ilk adımdır. 

Ne var ki, gayet saygıya layık bir vakarla yürütülen Değabah seçim süreci, seçimden hemen sonra tebliğ edilen ve Patrikhanemiz yönetiminde benimsendiği görülen Valilik yazısıyla gölgelenmiştir.

Eçmiadzin’de varılan mutabakat çerçevesinde Değabah seçimini takiben görevinden istifa etmesi gereken Patrik Vekili kardeşimin, üzülerek söylemeliyim ki, koltuğunu bırakmama direnci, bu süreci akamete uğratmak hedefini gütmüştür. Şu ana kadar bu hedefe ulaşmış görünüyor. 

Şahsen ben ve hiç kuşku yoktur ki oylamaya katılan din görevlisi kardeşlerim, Valilikten gönderilen o yazıdan seçim öncesi haberdar olsa idik, hiç kuşkusuz, saygı duyduğumuz devletimizin bir kararına katılmasak da uymayı ödev sayar ve ona göre davranabilirdik.  

Hatırlatmak isterim ki, Türkiye Ermeni Patrikliği makamının boş olduğu, dolayısıyla yeni patrik seçiminin yapılması 26 Ekim 2017’de kararlaştırılmıştır. 

Yine, Türkiye Cumhuriyeti devletimizin tavsiyeleri ve Eçmiadzinde alınan karar doğrultusunda patrik seçiminin, Değabah seçiminden sonra 6 ay içinde yapılması karar altına alınmıştı. Süreç bu minvalde ilerleyerek sıra patrik seçimi için usullere uygun olarak müteşebbis heyet oluşturulmasına gelmeliydi, gelecekti. 

Hepinizin bildiği gibi, kilisemizin teamüllerine göre, yapılan seçim sonuçlarının en yüksek ruhani makam olan Eçmiadzindeki Gatoğigos Hazretlerine bir yazıyla bildirilmesi ve muhterem Gatoğigosumuzun takdirlerini alması gerekir. O nedenle seçim divanını oluşturan kardeşlerimiz yazıyı hazırlamışlar ve Eçmiadzine takdim için Patrik Genek Vekili’ne sunmuşlardır. Ne yazık ki, bu gelenek de Patrik Sayın Genel Vekili’nin engeline takılmış, aynı yazı benim ısrarımla ancak 2 gün sonra Eçmiadzine gönderilebilmiştir.  

Gazetelerimizde detaylarını ya da gerekçelerini görmüş olabileceğiniz gibi, benim halihazırda görev yerim olan Almanya’ya kısa süreliğine dönmem bir zaruretti. O nedenle, Değabah işlerini takiple Sayın Sahak Sırpazanı tayin ettim. Peşinden, derhal İstanbul’a dönmem için yoğun talepler olmasına rağmen, üstlendiğim görevi layıkıyla ifa edebilmem için gerekli aşamalardan biri olan Sayın Gatoğigos Hazretleri’nin onayını ve kutsamasını halen almış değilim. Muhterem Gatoğigos Hazretlerinin hangi gerekçelerle henüz bu adımı atmadığını bilecek durumda ve bu konuda yorum yapacak konumda değilim. İfade etmeliyim ki, benim din ahlakı ve kilise etiği anlayışım, din kardeşlerime, kilise mensuplarına ve dini makamlara saygıyı gerektirir. 

Bir önemli konu da şudur: 

İstanbul Valiliğinden gelen ve Patrikhaneye o gün saat 13.47’de ulaşan yazı ile Ateşyan Sırpazan’ın genel vekil kalmaktaki ısrarı, olası yeni çatışma ve çelişkilere yol açabilecektir. Bu kaygımı güçlendiren, Ateşyan Sırpazan’ın mevcut konumunu muhafaza için devlet müdahalesini müspet karşıladığı görüntüsüdür. Bu tablo, bana, yeni olumsuzlara yer vermemeyi, yeni olumsuzluklardan kaçınmayı telkin etmektedir. Daima barış ve uzlaşı yanlısı olmak mizacımın bir parçasıdır. Dolayısıyla, İstanbul’a dönerek hiç benimsemediğim ve onaylamadığım bir kargaşa içine sokulmak beni derinden düşündürmektedir. 

Benim değabahlık görevine seçilmem, öyle inanıyorum ki, yeni sorunlar yaratmak için değil, tam tersine uzun süredir mevcut olan alacakaranlık kuşağının sona ermesi, toplumumuzun huzur ve güven içinde yeni patriğini seçmesi içindi. Ben de aynen bu nedenle o onurlu göreve talip oldum. Dolayısıyla benden yeni kaos ve kargaşaya yol açmam beklenemez ve beklenmemelidir. 

Daha şimdiden Değabahlık yemini gibi mevcut olmayan kuralları öne süren veya Eçmiadzindeki mutabakatın tarafımdan ihlal edilmiş olduğu gibi tümüyle asılsız açıklamalara itibar edilmemelidir. 

Özet olarak: 

Vehapar, bilmediğimiz ve anlamakta zorluk çektiğimiz bir nedenle, hemen yapması gereken Değavah’ı iyi dileklere kutsamayı erteliyorsa; İstanbul Vilayetinden gelen, hukukçuların yasal dayanağı olmadığını belirttiği, makamda vekil olarak oturan Arkyebisgobos Aram Ateşyan’ın ise o yazıyı mesnet sayarak makamı işgalini sürdürdüğü bir ortamda, benim, seçilmiş Değabah olarak, Patrik seçimine giden yolda irade ile yürüyebilmem için, arkamda yalnız seçilmiş olmanın ve hukukun değil, halkın, halk temsilci ve önderlerinin ön şartsız desteğini bulmam, görmem gerekir. 34 oy ile seçime katılan ruhanilerimizin oylarına sahip çıkmalarını, bir Değabah’ı seçim sürecinde tek yetkili olarak seçtiklerini, bu sürecin önüne dikilen engellerin ahlaki olmadığını, aksine, kilise geleneklerimize ve andımıza aykırı bir tutum olduğunu alenen açıklayarak,  Cemaatin on yıla yakın içine düştüğü durumdan çıkartılmasından bana, seçilmiş Değabahlarına sahip çıkmaları, destek olmaları gerekir. 

Gelişen bu durum karşısında en doğru yol, başta Aram Ateşyan Sırpazan’ın görevinin bittiğini kabul ederek çözümün önünü açması, Vakıflarımız, basınımız, toplum önderlerimiz hep birlikte ortak ve hayırlı bir sonuca ulaşmak için elbirliğiyle çalışmamızdır. Bunun haricindeki durumlar barışçı bir sonuca ulaşmamıza yardımcı olmayacak ve benim görevimi kayıkıyla ifa etmeme meydan vermeyecektir. 

Bu sözlerim hiç kimsede hayal kırıklığı yaratmamalı, aksine, sorunların barış içinde çözümü için asgari şartların ifadesi olarak algılanmalıdır. 

Herkesi en iyi dileklerimle selamlarım

Tanrı hepimizin yardımcısı olsun 

Karekin Başepiskopos Bekçiyan

85. Patrik Seçimi Değabahı"

Kategoriler

Toplum Kilise



Yazar Hakkında