Beyoğlu Sineması Temmuz’da da açık

Mali sıkıntılar nedeniyle kapanacağı duyurulan, ancak kamuoyunun da desteğiyle bir süre daha faaliyetine devam etme kararı alan Beyoğlu Sineması, sinemaseverlerden aradığı maddi desteği ‘sadakat kartı’yla bulmayı planlıyor. Cem Altınsaray, Agos’un sorularını yanıtladı.

2013’te de benzer sebeplerle kapanma tehlikesi yaşayan Beyoğlu Sineması, bağımsız film dağıtıcısı M3 Film’in Kariyo ve Ababay Vakfı işbirliğiyle hayata geçirilen ‘Başka Sinema’ platformunun desteğiyle varlığını sürdürebilmişti. Ancak, geçen ay, mali sıkıntıların aşılamaması nedeniyle, sinemanın 30 Haziran’da kapanacağı duyuruldu. Bunun üzerine, sinema yazarı Cem Altınsaray’ın girişimleriyle, sinemayı borçlarından kurtarmak üzere bir finansal destek kampanyası başlatıldı ve Altınsaray’ın sinema yönetimiyle yaptığı görüşmeler sonucunda, kapanma süreci şimdilik durdurulduğu açıklandı. Cem Altınsaray, Agos’un sorularını yanıtladı.

Kapanma kararı duyurulduktan sonra, destek kampanyası ve ardından kararın askıya alındığı haberi geldi. Bu noktaya nasıl gelinebildi?

Sinemanın yüklü bir borcu var. Uzun yıllara yayılan ve hep artan bir borç bu. Nihayetinde burası bir ticari işletme. Gerek seyircinin, kapısı sokağa açılan kent sinemalarından ve Beyoğlu’ndan ayağını çekmiş olması, gerek bu kadar borcun artık bu ticari faaliyeti sürdürmeyi olanaksız kılması sonucunda alınmış, son derece hüzünlü bir kapanma kararı var. Bu sinemanın başındaki insanlar, geçmişte salonun seyirciyle dolup taştığı dönemlerde de burayı işleten insanlar. Ne var ki gelinen noktada “Artık yapamıyoruz” diyerek, istemeye istemeye teslim bayrağını çekmiş durumdalar. Biz önce alacaklılarla bir araya geldik. Onlar da, sinemanın bu kadar borca rağmen ayakta kalmasında payı olan kişiler. Yapılabilecek her türlü fedakârlığı yapmışlar. Artık onlardan fedakârlık isteme imkânımız olmadığını, sinemayı ayakta tutmak için kendilerinin de borca girdiğini öğrendiğimiz anda, tek şansımızın borcu ödemek olduğunu anladık. Bunun için sosyal medyada ve her yerde karşılaştığımız destekten de aldığımız cesaretle, işe yarayacağına gönülden inandığımız bir proje geliştirdik ve bu projeyle ilerleyeceğimiz bir ödeme planı çıkardık. Bu sayede, sinemamız Temmuz ayı için de film gösterme imkânına kavuştu ve kapanma kararı askıya alındı.   

Emek Sineması’nın ardından Beyoğlu Sineması’nın da kapanması İstanbul ve İstanbullu sanatseverler için nasıl bir anlam ifade ederdi?

Sanırım denizin bitmesi anlamına gelirdi. Emek’in ayakta kalması için çok uğraştık ama yıkılmasına engel olamadık. Burada tümüyle farklı bir durum söz konusu. Beyoğlu Sineması’nı yaşatmak için önce elbirliğiyle borcu kapatacağız ve sonra, madem bu sinemayı seviyoruz, madem kapanmasın, yaşasın istiyoruz, o zaman gidip film izleyeceğiz. Yapacağımız şey bu kadar basit. Bunları yapamıyorsak, geriye söylenecek bir şey kalmıyor. Ben kişisel olarak şu açıdan da önemli görüyorum Beyoğlu Sineması mücadelesini: Burada savaşmazsak, çok kısa bir süre sonra benzer şekilde kapanması gündeme gelebilecek Atlas ve Rexx sinemalarını da şimdiden kaybetmiş olacağız. Bu savaş o iki güzelim sinemanın akıbetini de doğrudan ilgilendiriyor yani.  

Beyoğlu Sineması’nın kapanmaması için kalıcı çözüm sizce nedir?

Kalıcı çözüm, seyircinin tekrar koltukları doldurması. İnsanların hem film izlemek, hem de geçmişte olduğu gibi sinema üzerine sohbet etmek, okumak, konuşmak, tartışmak ve yeni şeyler öğrenmek, kendi gibi olan insanlarla bir araya gelmek, sosyalleşmek için, tıpkı festival dönemlerinde olduğu gibi, burayı mesken bellemesi. Bu hayali gerçekleştirebilmek için elimizden geleni yapacağız.

Kategoriler

Kültür Sanat Sinema



Yazar Hakkında