‘Farklı ’ bir çocuk

BÜRKEM CEVHER

Bir süredir kitaplığımda duran ama bir türlü elime alıp okuyamadığım bir kitabı bu hafta sonu okudum ve bunca zaman okumamış olduğuma hayıflandım. TUDEM Yayınları tarafından Suzan Geridönmez’in harika çevirisiyle yayınlanan ‘Farklı’, yazarı Andreas Steinhöfel’in dilimize çevrilen yedinci kitabı. Adı gibi çok farklı bir çocuğun talihsiz bir kaza sonrası dokuz ay kaldığı komadan çıktıktan sonra yaşadıklarını anlatan ‘Farklı’ kendi kızımın da yaşadığı pek çok şeye yeni bir gözle bakmamı sağladığı için çok özel bir yere oturdu benim gözümde. 13 yaş üstü gençler için etiketlenen ‘Farklı’, bir çocuk romanından çok ilk gençlik romanı olarak nitelendirilebilir. 

Bir bedende iki insan

Felix’in annesi ‘mutlu insan’ anlamına gelen Felix’i en popüler erkek isimleri listesinin on birinci sırasında bulur, babası on birin bir asal sayı olması nedeniyle bu ismin kötü talih getirmesinden çekinir. Annesi ise çocuğunun güçlü bir ismi olmasını ister, güçlü bir isim hayatta başarı için gereklidir. Felix, on birinci doğum gününde kendini iyi hissetmediğini söyleyerek eve erken gitmek için öğretmeninden izin alır; okuldan çıktıktan sonra evine uzun yoldan gider. Eve geldiği sırada, babası Felix’in doğum günü için evin çatısına ‘11’ yazısını asmaya çalışıyordur ve ‘1’lerden biri Felix’in kafasına çarparak onu yaralar. Bu da yetmezmiş gibi annesi arabasıyla Felix’e çarpar ve onu evin duvarına fırlatır; tüm bunların neticesinde Felix komaya girer. Tamı tamına annesinin karnında kaldığı gün sayısı kadar, 263 gün, komada kalır Felix. Komadan çıktığında artık hiçbir şey hatırlamamaktadır. 

Hatırlamadığı anne babasıyla evine dönmek on bir yaşındaki bir çocuk için ne kadar zordur, kim bilir. Artık eski Felix değildir; o da zaten kendisine Felix yerine ‘Farklı’ denmesini ister. Ergenliğin başlarında bir çocuk için farklı olmak aslında hiç de istenmeyen bir şeydir. O yaştaki ergenler göz önünde olmayı, dikkat çekmeyi sevmezler. Oysa Felix farklılığını kendine isim yapar. Aslında kendisinin eski Felix’ten de diğer çocuklardan da ‘farklı’ olduğunun çok da ayırdında değildir. Artık insanların ‘aura’larını görmekte, onların renklerini hissetmektedir. Bazen ‘kırmızı müziğin tadını düşünen’ bir çocuktur o, bazen de insanların hasta olduklarını hissedebilmektedir. 

Felix’in kaza geçirmeden önce okuldan çıkıp evine gidene kadar geçen bir buçuk saate yakın sürede ne yaptığı tam bir muammadır. ‘Bir olay’ olmuştur ve bu olayın ne olduğu kitap sonuna kadar bilinmez. Okuyucuların bu büyük muammayı çözebilmek için ipuçlarını değerlendirmeleri gerekir. Kitaptaki farklı karakterlerin iç seslerini duyarız; kimi kendini suçlamaktadır bu olayı engelleyemediği için, kimi Felix’in olayları hatırlamasını istemez, kimi de kazaya şahit olamadığı için üzgündür. Felix’in annesiyle babası ise bu kazanın yaşanmasına neden oldukları için içten içe vicdan azabı çekmektedir. Anne baskıcı bir karakterdir ve her şeyin eski haline dönmesini ister. Oysa Felix artık o eski uyumlu çocuk değildir. Başına buyruk, soğukkanlı ve ‘farklı’dır. 

Komadan sonra Felix’in en yakın dostu eskiden de özel matematik dersi aldığı  Eckhard Stack olacaktır. Stack karısını kaybetmiş emekli bir mühendistir. Şüpheli bir yangında kümesi ve kümesin içinde karısından yadigâr tavukları yanmıştır. Yangından yaralı kurtulan tavuğu Romy ile yaşar. Kitabın en sevecen ve en yüz güldüren karakterleridir Stack ve tavuğu. Bir de kitabın kilit noktalarından biri olan Erler Çukuru’ndaki denizkızının ve ölen bebeğinin hikâyesi var ki ilk okuduğunuz anda kalbinize işler bu kısa öykü. 

Bir gizem öyküsü

Sağlık sorunları yaşayan bir çocuğun ve onun çevresindekilerin gözünden bu sorunla mücadeleyi, vicdan azabını, akran zorbalığını, kaybı, özlemi, suçluluk duygusunu ve bunların beraberinde getirdiği pek çok duyguyu bir muammanın çözümü sürecinde inceleyen ve işleyen bir kitap ‘Farklı’. Çocukların küçük büyük pek çok dertle uğraştığı dünyada bir çocuğun üstündeki ‘hafıza kaybı’ gibi ağır bir yükle baş etme çabasını ve buna tanık olan yetişkinlerin hissettikleri sorumluluğun altından çıkma ihtiyaçlarını göz önüne seriyor roman. Ama en önemlisi de büyük vicdan azaplarının üstesinden yine ‘hatırlayarak’ gelme hikayesini anlatıyor ‘Farklı’. 

Çocukların ve gençlerin hepsi kitaptan zevk almayacaktır çünkü günümüz popüler kültürü ancak havalı olduğu müddetçe ‘farklı’ olmaya izin veriyor. Lakin kendini diğerlerinden farklı hisseden her gencin kendinden bir şey bulacağı bir kitap ‘Farklı’. Gerek dili, gerek konusu ile gerçekten ‘farklı’ ve nitelikli bir kitap okumak isteyen herkese tavsiye ediyorum. 

FarklıAndreas Steinhöfel
Çeviri: Suzan Geridönmez
TUDEM Yayınları
224 sayfa.