Taşnaksutyun lideri Giro Manoyan: ‘Arabuluculuk yapıyoruz’

Ermenistan’da Nikol Paşinyan’ın Başbakan seçilememesiyle birlikte 1 Mayıs’tan itibaren sivil itaatsizlik eylemleri daha şiddetlendi. Parlamento özel oturumunda Nikol Paşinyan’ın Başbakanlığını destekleyen partilerden biri de Taşnaksutyun (Ermeni Devrimci Federasyonu) oldu. İktidarda kalmaya çalışan Cumhuriyetçi Parti ile koalisyonunu bozan Taşnaktsutyun’un Ermenistan'daki lideri Giro Manoyan ülkede yaşanan süreci Agos’a değerlendirdi.

Yıllarca Cumhuriyetçi Parti ile ittifak yaptınız. Ancak son dönemde tavrınız değişti. Neden? 

Partimizin her zaman Cumhuriyetçi Parti ile ittifak halinde olduğu gibi bir algı var. Fakat bu Serj Sarkisyan döneminde başlayan bir süreçtir. 1 Mart 2008’deki olaylardan sonra ülkede oluşan kriz nedeniyle Cumhuriyetçi Parti ile koalisyon kurma kararı almıştık. Ancak 2009’da koalisyondan çıktık. Sonra Eylül 2016’da yeniden koalisyon kurduk. Anayasa değişikliklerini baştan beri desteklediğimizi söyleyebilirim. Serj Sarkisyan istifa ettikten sonra anlaşmamız bozulmuş oldu. Koalisyon tarafları olarak sık sık biraraya geliyorduk. Son zamanlarda bu da gerçekleşmez oldu. Cumhuriyetçi Parti toplanıp kararlar alıyordu. Bu koalisyondan çıkmamızın nedenlerinden biriydi.

Muhalefetle de bir geçmişimiz var. Bu nedenle şu anda taraflar arasında arabuluculuk yapıyoruz. Hem Serj Sarkisyan’ın istifasında, hem de Nikol Paşinyan’ın ve yoldaşlarının serbest bırakılmasında bu arabuluculuk görevimizi yaptığımızı söyleyebilirim.

Öte yandan bu protesto eylemlerinin daha öncekilerden farklı olduğu hemen anlaşıldı. Öncelikle halkın şikayetleri oldukça ciddi ve derin. Özellikle Serj Sarkisyan’a karşı halkın büyük tepkisi var. İkincisi, bu eylemlerin taktiği farklıydı. Daha önceki protestolarda her gün Yerevan şehir merkezinde toplanılırdı. Halk daha çok dinlemeye, izlemeye gidiyordu. Bu yeni deneyim ise renkli devrim pratiğini uyguluyor. Bir kere çok iyi organize ediliyor. Halkın katılımı da gerçekten çok yüksek. Yani bir ağ oluştu. Paşinyan’ın açıklamalarını ülkenin her tarafından takip ediyorlar. Yani halk ne yaptığının farkında. Fakat uygulanan pratiğe rağmen buna ‘renkli devrim’ diyemem çünkü bir sonraki adımda ne olacağını bilemiyoruz. Renkli devrimde dışarıdan bir gücün yönlendirmesi olur. Ama bugün Ermenistan’da böyle bir durum söz konusu değil. Paşinyan’ın geçmişte ne tür açıklamalar yaptığının da bir önemi kalmadı çünkü son zamanlardaki açıklamalarından dış politikada çok büyük değişiklikler yapılmayacağını söyleyebiliriz. En azından Paşinyan’ın açıklamaları o yönde. Paşinyan’ın şöyle bir yanı da var: Eskiden yaptığı radikal açıklamalarda halkı taşlarla, sopalarla sokağa çıkmaya çağırıyordu. Ancak Yerevan’daki polis merkezi basıldığında başka farklı bir tavır sergiledi. Paşinyan’ın gerçekten de değiştiğine inanıyorum. Ayırca şunu da belirteyim: Halkın bu uyanış ruhunu bastırmamak lazım. Eylemlere gençlerin katılımının çok yüksek olması da çok sevindirici.

Ülkede haftalardır devam eden sivil itaatsizlik sürecini, 1 Mayıs’ta gerçekleşen Parlamento oturumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bunu bir devrim olarak görmediğimi söylemeliyim. Zira henüz köklü değişiklik olmadı. Elbette halk kendi içinde devrim yaşadı, yaşıyor ve fakat hükümette değişiklik henüz yok. Devrim havası var; bunun artıları ve eksileri var. Eksilerinin azaltılması eylemleri yönlendirenlerin görevi. Bunun artılarını anlamak ve doğru tepki vermek ise bizim görevimiz. Dün parlamentoda konuşan bazı Cumhuriyetçilerin ülkede olup bitenleri gerçekten anlamadığını görüyoruz. Bu tür açıklamalar Cumhuriyetçi Parti’nin halkı henüz  anlamadığını gösteriyor.

Şimdiye kadar bir iki provokasyon dışında, ülkede tek bir mağaza talan edilmedi, tek bir cam çerçeve kırılmadı. Yani halk çok ciddi siyasi adımlar atıyor. Halk, kendisinin de temizlenmeye, yenilenmeye ihtiyacı olduğunun farkında. Neticede bu halkın bir kısmı zamanında rüşvet alıp, Cumhuriyetçilere oy vermişti.

Serj Sarkisyan istifa etti. Cumhuriyetçi Parti ise aday göstermedi ama 1 Mayıs’ta gerçekleşen meclis oturumunda Paşinyan’ın seçilmesine de engel oldu. Bundan sonra neler olur?

Serj Sarkisyan istifa etti ama Cumhuriyetçi Parti Başkanı olarak görevine devam ediyor. Sarkisyan’ın aktif bir şekilde partiyi yönettiğini söyleyebilirim; yani gitmedi. Sarj Sarkisyan’ın ve ikinci Cumhurbaşkanı Robert Koçaryan’ın ittifak kurup baskı yaratmaya yönelik konuşmaları var. Söylentiler var diye demiyorum ama bu durumun gerçek olduğunu söyleyebilirim. Gerçekten de bunu yapmaya çalışıyorlar.

Bu belirsizlik devam ederse halk daha da sokağa dökülecek. Anayasaya uygun çözümler bulmalıyız. Bu durum iki yöne evrilebilir. 8 Mayıs’ta Meclis’te özel oturum yapılacak. Bu oturumda iki Başbakan adayı olabilir. 1 Mayıs’ta Cumhuriyetçi Parti'nin sergilediği tavırdan aday göstereceğini tahmin edebiliriz. Bu durumda CP oyları kendi adayını seçmeye yetiyor. Fakat bu çözüm değil. Kendi adayını Başbakan seçecekse, Serj Sarkisyan neden istifa etti? Öyleyse Karen Karapetyan’ı seçerlerdi. Fakat bu ihtimal tartışılmıyor bile. Yani CP’nin önerdiği adayı kim olursa olsun halk kabul etmeyecek. Dolayısıyla krizin çözümü bu olamaz. Başka bir yol ise CP’den bazı milletvekillerinin Paşinyan’ın lehine oy kullanması. Fakat bu senaryonun işlemediği de ortada. Üçüncü yol ise şu: Başbakan seçilmiyor, Parlamento dağılıyor ve erken seçime gidiliyor. Yani şu an uygulanan seçim yasaları değişmezse ve Cumhuriyetçi Parti yetkisini korursa eşitsiz şartlarda seçim yapılır. Paşinyan, bu senaryo gerçekleşirse seçimleri protesto edeceğini söyledi. Ancak bu senaryolardan hangisinin işleyeceğini görmek için 8 Mayıs’taki Meclis oturumunu beklemek lazım.

 1 Mayıs’ta Meclis oturumunda bazı CP milletvekilleri halkı tehdit etti. 1 Mart’ı hatırlattılar. Eylemlerin yasal olmadığını iddia ettiler. Barışçıl eylemler yapan halka karşı şiddet uygulanır mı sizce?

Polis birimlerinin şiddete başvuracağını zannetmiyorum. Bugün havaalanına giden yol kapandı ve havaalanı bir süreliğine de olsa kapandı. Bu durumda bile polisin şiddete başvuracağını sanmıyorum. Fakat hep bu “fakat” kelimesi var havada sallanan. Parlamentoda Rusya’nın gelişmelerden endişe duyduğunu dile getirdiler, komşuların durumu daha da çıkmaza sokabileceğini iddia ettiler. Bu dış faktörler işlemezse erken seçime gideceğimizi düşünüyorum.

Paşinyan’ın Başbakan seçilemediği oturumdan sonra sokağa çıkanların sayısı hızla arttı. Nereye kadar böyle devam edebilir?

Ülke artık ciddi bir kriz yaşıyor. CP’nin bu durumla ilgili ne yapacağını öngöremiyorum fakat erken seçimlerde artık karşısında rüşvetle oy kullanan halkı bulamayacağı kesin. Rüşvet dağıtmaya çalışanlar olacak ama bu durum artık halk tarafından kınanıyor. Cumhuriyetçilerin elinde artık bu imkan yok. Bizim tercihimiz en azından 6 ay süreyle Nikol Paşinyan’ın liderliğinde bir hükümet kurulması. Bu 6 aylık sürede seçim yasaları değişir ve daha adil şartlarda erken seçime gidilir. Şu anda ise 8 Mayıs’ı beklemek ve kan dökmemeyi başarmak gerekiyor.  

Anayasa değişikliklerinden sonra CP ile koalisyona girdiniz. Sizin de dediğiniz gibi halkın tepkisi ve öfkesi çok yüksek. Bu öfkenin bir ayda veya bir yılda birikmediğini söyleyebiliriz. Ermeni Devrimci Federasyonu yıllardır bunu farketmedi mi? Fark ettiyseniz neden koalisyonu daha önce terk etmediniz?

Ülkemizde siyasi kültürün çok gelişmediğini söylesem yanılmış olmam. Siyasi partinin amacı kendi programını gerçekleştirmek olmalı. Hükümetle koalisyon olup kendi programını gerçekleştirme fırsatı olan parti bu fırsatı kullanmazsa kendi programını hayata geçirmek istemiyor demektir. Paşinyan’ın son haftalarda açıklamalarının nasıl değiştiğini gördük. Partimize gelince, daha aylar önce Serj Sarkisyan’ı halkın tepkisi konusunda uyardık. Başbakan adayı olmamasını tavsiye ettik. Fakat sonuçta nihaî karar onlara ait. Bu süreçte de katılmadığımız politikalar vardı ama koalisyondan çıkacak kadar büyük anlaşmazlıklarımız yoktu.

Ermenistan halkı, Taşnaksutyun’u muhalefet olarak görme alışkanlığına sahip. Bu yüzden de halkın sizden ciddi şikayetleri var...

Evet nedense öyle bir yaklaşım var. Yani “halk size muhalefet olun diye oy verdi” gibi yorumlar görüyorum. Bu bizim için de ilginç. Şimdi siyasi gelişmeleri bekleyeceğiz. Erken seçime gidilirse olaylar bizim için de sorun teşkil edecek şekilde gelişebilir. Tavrımız ona göre belirlenecektir.  

Kategoriler

Genel Güncel Ermenistan



Yazar Hakkında