Grafiklerle Türkiye ekonomisindeki çalkantı

Reuters haber ajansı Türkiye ekonomisinin son dönemde yaşadığı çalkantıyı grafiklerle anlatan ve diğer ülkelerle kıyaslayan bir haber analiz hazırladı. Analiz ve yorumlar Marc Jones imzasını taşıyor,

Türkiye'nin finansal piyasaları ağır darbeler alıyor. Bu yıl yüzde 20'den fazla değer kaybeden TL rekor düşük düzeyinde, borsa iki yılı aşkın sürenin en kötü gününü yaşadı ve yatırımcılar Türk tahvillerini elden çıkarıyorlar. Aşağıda bu karmaşanın çapını ve Türk varlıklarının önde gelen diğer gelişmekte olan piyasalarla nasıl kıyaslanabileceğini gösteren grafikler bulacaksınız. 

1/DİKKAT! KIRILGAN 

Fathom Consulting'in devlet finansal kırılganlığı kompozit göstergesi durumun Türkiye için ne kadar kötüye gittiğini gösteriyor. Gösterge, her ülkenin temerrüt riski, enflasyon riski ve 10 
yıllık devlet tahvili ile merkez bankası politika faizi arasındaki spread'in birleşmesiyle belirleniyor. Sıfır ile 10 arasında bir skala üzerinden yapılan derecelendirmede 1'in altındaki notlar söz konusu devletin borçlarının temelde güvenli olduğunu, 3 üzerindeki notlar ise temelde güvenli olmadığını gösteriyor. 

    2/LİRA'NIN KAYIPLARI

Halen süren çalkantının nedeni lirada büyük ölçüde 2010'dan sonra başlayan uzun süreli kayıplar. Bunun zararı iki yönlü oluyor. Öncelikle enflasyonu yükseltiyor ki bu da, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, enflasyonu düşürmek için geleneksel politika tepkisi olan faizlerin yükseltilmesinden hoşlanmadığını bilen Merkez Bankası için sorun oluyor. İkinci olarak devletin, Türk şirketlerinin ya da bireylerin dolar cinsinden borçlarının geri ödenmesini daha pahalı hale getiriyor. Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) verileri Türkiye'nin, Meksika'nın 256 milyar dolar borcunun biraz aşağısında, 200 milyar dolar gibi ağır bir borç yükü olduğunu gösteriyor. Bir iyi haber ise, TL'nin şu anda gerçek değerinin oldukça altında olması. State Street Global Advisors tarafından kullanılan bir satın alma paritesi değerleme modeli, TL'nin halen değerinin yüzde 32 altında olduğunu gösteriyor. TL'den sonra en çok değerinin altında işlem gören para birimi yüzde 25 ile Güney Afrika randı ve yüzde 18 ile Meksika pesosu.

3/ ÖDEME 

Türkiye tahvil piyasasındaki satışlar dramatik boyutlarda oldu. Merkez Bankası son aylarda faiz oranlarını 5 puan artırmış olsa da gerçek, yüzde 15'i aşan enflasyon nedeniyle, 10'lu sayıların üst uçlarındaki tahvil getirilerinin reel anlamda yüzde 1'in altında olduğu yolunda. Bu da yatırımcılar için elbette pek çekici bir teklif olmuyor. Türkiye'nin iki yıllık tahvil getirisini - ki Perşembe günü tüm zamanların en yükseğine yakın olan yüzde 20'yi gördü - diğer büyük gelişmekte olan piyasalarla kıyasladığımızda tablo ortaya çıkıyor. Bu değer, Brezilya'nın eşdeğer tahvillerinin yüzde 8.6 olan getirisinin iki katı, Bangladeş'in tahvillerinin dört katı. Bu iki ülke de Moody's ve Fitch'in kredi derecelendirmesinde BB-/Ba2 basamağındalar. 

     

    4/HAKKINI VERMEK 

Türkiye'nin yüksek büyüme oranı, riskli bir alan olan kredi patlamasıyla beslendi. Yıllık bazda yüzde 20 olan kredi büyümesi Türkiye'yi Bank of America Merill Lynch tarafından izlenen gelişmekte olan ekonomiler arasında üçüncü sıraya oturtuyor. Türkiye'nin önünde sadece Arjantin ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti var. IIF verileri Türk bankacılık sistemindeki genel kredi/mevduat orantısının yüzde 100'ü aştığını gösteriyor. Bunun anlamı, kredi piyasalarında önemli bir tıkanma olduğunda bunun ciddi sorunlara yol açacak olması. Güney Afrika, Şili, Meksika ve Kolombiya da aynı riskle karşı karşıya. Olumlu yön ise, Türk bankacılık siteminde takipteki kredilerin, toplam kredilerin sadece yüzde 3'ü kadar olması. Bu orana kıyasla Yunanistan yüzde 48, Ukrayna ise yüzde 56'da. 

     

    5/UCUZA GİTMEK 

Finansal analistlerin hisse senetlerinin değerini ölçmede başvurdukları başlıca yöntemlerden biri fiyat/kar orantısıdır. Burada sayı ne kadar düşükse menkul kıymet o kadar ucuzdur. İstanbul BIST 100 endeksinin sayılarını bu yöntemle incelediğimizde, borsanın genel P/E oranının diğer büyük EM (Gelişen Piyasalar) hisse senedi piyasalarından çok daha düşük olduğunu görüyoruz. 

Kategoriler

Güncel