BASKIN ORAN

Baskın Oran

İÇLİ DIŞLI

THY’den biletiniz varsa dikkatli olun

10 Çarşamba’yı 11 Perşembe’ye bağlayan gece saat 22.30’da telefon:

“Baskın abi, havaalanına müşteri bırakmaya geldim, orada öğrendim, bu gece senin dediğin 02.25’te İstanbul’a THY uçuşu yok. Bildireyim dedim.”

Yahu ne diyorsun, iki kişilik bilet elimde. Bak sana okuyayım: TK2531, Bodrum kalkış 02.25, İstanbul varış 03.35, Boeing 737-900. Oradan da Paris’e uçuyoruz, TK1821, kalkış 06.55, varış 09.35, Airbus A330-300.”

“Valla yok abi. 05.55’te bir Pegasus gözüküyor, ondan önce bu gece İstanbul’a uçuş yok. Bu olay bu mevsim daha önce de 2 kere oldu. Hatta ikincisinde ben müşterinin arabasını alıp otoparka geldim, 15-20 dakika sonra müşteri aradı, uçuşunu iptal etmişler, gidip tekrar aldım kendisini.”

***

Baştan alayım anlatabilmek için.

Fransa’dan iki üniversite (Rouen Üni. ve Paris-2 [Panthéon] Üni.), Paris Kürt Enstitüsünün katılımıyla Paris’te “Dil Adaleti ve Azınlıktaki Diller: Kürtçe’nin Durumu” konulu uluslararası bir sempozyum düzenlemiş, beni de Türkiye’deki durum üzerine konuşmaya davet ettiler. Oteli tuttular, gidiş-dönüş biletlerini THY’den aldırıp internetten yolladılar.   

Biz Bodrum havalimanından uçarken, TAV otoparkları kazık olduğu için yıllardır bu arkadaşın otoparkını kullanırız. Havaalanı yolu üzerinde ve alana çok yakındır yeri, belli bi saatte bizi yol üstünde bekler, kendisini alırız, uçağa gideriz, o arabayı alır döner.

Biz dönüş gününü ve saatini de kendisine bildirmişizdir ve bir değişiklik olursa telefon ederiz, ama ona bile gerek kalmaz çünkü kendisi Bodrum’a gelen uçuşları sürekli kontrol etmektedir, gelir, iç ve dış yıkattığı arabamızla bizi alır, kendisini geçerken otoparkına bırakırız, günde 10 liradan ücretini öderiz, olur biter. Hikaye o hikaye.

***

Otoparkçı arkadaşa uyardığı için bin teşekkür edip 22.36’da yani derhal aradım 444 0 849’dan THY’yi. Anıl adlı kibar bir müşteri temsilcisine durumu anlattım (şimdi cebime bakıyorum, 32 dakika sürmüş konuşma). Uçağım iptal edildiyse THY beni niye aramadı, SMS yollamadı, eposta yollamadı diye sormalara giriştim, fakat “İzleyen ilk uçaktan ücretsiz olarak yeni bir rezervasyon yapalım size” mealinde cevap almaya devam edince ısrar etmedim çünkü vakit biraz geçse “izleyen ilk uçak”ta da yer kalmayabilirdi.

Üstelik ücretsiz yapıyorlar, düşünebiliyor musunuz; insan daha ne ister!

Sonuca geçelim:

Yukarıdaki Bodrum-İstanbul uçağı 07.35’te kalkan ve İstanbul’a 08.55’te varan TK1825 numaralı uçuşla değiştirildi. İstanbul-Paris biletleri de İstanbul’dan 12.55’te kalkıp yerel saatle 15.25’te inen TK1825 numaralı uçuşla. Konuşmam o gün olsaydı rezil olacaktım.

“Dönüş biletleri?” diye sordum. Onlarda değişiklik yokmuş. Nitekim dönüşte bir sorun yaşamadık.

***

Ben THY’den memnunum aslında. Özellikle de, son bir-iki yıldır verdikleri sıcak sandviçler çok lezzetli. Bu memlekette mutlu olmak için böyle şeylerle mutlu olmak gerekiyor.

Ama daha önceki yazılarımda bahsettiğim; Yargı’dan başlayıp ekonomiye Türkiye’nin artık çivisinin çıkmış olma durumu var ya, belli ki THY’ye de sıvaşmış. Böyle bir uçuş iptali ve biletini önceden almış müşteriye haber vermeye tenezzül etmeme rezaleti görülmüş şey değil. Birkaç defa Pegasus kullandım, birisinde “şu kadar rötar vardır” diye iyice önceden SMS geldiydi.

Haberiniz olsun diye yazdım, THY’den biletiniz varsa dikkatli olun. Bikaç gün öncesinden arayın, “Benim şu numaralı uçuşum yapılacak mı, emin misiniz?” diye sorun, ardından 1 gün kala yine sorun. Tanıdıklarınıza da tavsiye edin bunu.

***

THY’yle ilgisi yok ama onu da yazayım, Bodrum havalimanına dün (15 Pazartesi) 22.35’te inince, hayatımda duyduğum en pis kokuyla karşılandık uçağın merdivenlerinde. Dışkı ile fışkı arası bir koku.

Havalimanı karşısında bir balık yemi fabrikası varmış, oradan geliyormuş. Sabahları daha da yoğunmuş. Çok şikayet etmişler, aldıran olmamış.

Welcome to Bodrum artık böyle oluyor demek ki.