Paylan: Babaannemin meselesi nasıl arkeologlara bırakılabilir?

TBMM’de Plan ve Bütçe Komisyonu 2020 Bütçesinin görüşmelerini sürdürüyor. Komisyon görüşmelerinde ABD Temsilciler Meclisi'nin Ermeni Soykırımı'nı tanıyan kararı da gündeme geldi. HDP milletvekili Garo Paylan konuya ilişkin bir konuşma yaptı.

Plan Bütçe Komisyonu oturumunda TBMM Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiç, ABD Temsilciler Meclisi’nin aldığı kararı eleştirdi. “Türkiye bu baskılara boyun eğmeyecek” dedi. 

Komisyonda konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan ise, “Bu meseleyi bu topraklarda çözelim, adaleti burada bulmalıyız” dedi. 

Paylan, şunları söyledi, 

“Bir Ermeni milletvekili olarak birkaç şey söylemek istiyorum. 1915’ten önce bu topraklarda Isparta’da, Mersin’de, Adana’da, Trabzon’da, Diyarbakır’da, Bursa’da Ermeniler yaşıyordu ve her 5 kişiden birisi Ermeni’ydi. Şimdi hepimizi toplasanız bir stadyumu dolduramıyoruz. Herhâlde biz buharlaşmadık, başımıza bir felaket geldi, büyük bir felaket geldi. Bakın, başka parlamentolar konuşuyor, diyoruz ki 'Konuşmasınlar' Ben de yüzde 100 katılıyorum, konuşmasınlar, bu toprakların meselesi bu topraklarda konuşulur ve dünyada bu meseleyi konuşacak tek bir Parlamento varsa Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Çünkü biz bu toprakların evladıyız. Şu anda Los Angeles’te yaşayan Sivaslı, Paris’te yaşayan Erzurumlu, Londra’da yaşayan Diyarbakırlı adalet bekliyor, hep beraber adalet bekliyoruz. Adaleti de burada bu topraklarda, bu Mecliste bulmalıyız.”

Paylan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her yıl 24 Nisan’da yayınladığı taziye mesajlarını da hatırlattı.  

“Ak Parti iktidara geldiğinde geçmişle yüzleşme konusunda da önemli adımlar attı. Bu meseleyi konuşmaya başladık ve hatta yıllardır Sayın Cumhurbaşkanı -kendisine buradan teşekkür ediyorum- bakın, aynen şu ifadelerle 24 Nisan günlerinde açıklama yapıyor, şöyle diyor: 'Yaşanan insanlık dışı acı olaylar için Ermeni halkına taziyelerimi sunuyorum.' Böyle bir şey demiş bir Cumhurbaşkanı var, bu konuda yüzleşmeye hazır insanlarımız var ve biz maalesef bu meseleyi konuşmayı reddediyoruz ve yüz dört yıldır inkâr politikaları devam ediyor.”

Paylan sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Bakın, benim babaannem, ki 15 yaşına kadar da kendisiyle yaşadım, yetim kalmış, tek başına kalmış, ailesi sürülürken komşusuna emanet edilmiş biriydi. Müslüman komşusuna emanet edildi, o sayede hayatta kaldı. Hüseyin Amca’ya emanet edildi, o sayede hayatta kaldı. Arkadaşlar, bakın, 'Ermeni saklayan evinin önünde asılacak' diye bir karar olmasına rağmen Hüseyin Amca babaannemi korudu ve o sayede dedem ile 2 yetim buluştular ve biz şu anda hayattayız. Biz Hüseyin Amca’nın hikâyesini anlatacağımıza, babaannemin hikâyesini dinleyeceğimize, dünyadaki yüz binlerce, milyonlarca Diyarbakırlı, Bursalı, Malatyalı, Mersinli Ermeni’yi dinleyeceğimize 'ABD Parlamentosu şöyle demiş' 'Fransız böyle demiş...' Yapmamız gereken, bu meseleyi bu topraklara taşımak. Deniyor ki, ‘tarihçilere bırakalım’ Ya, ben 47 yaşındayım, ben babaannemle beraber yaşadım, benim babaannemin hikâyesi nasıl tarihçilerin konusu olabilir? Hatta Sayın Cumhurbaşkanı ‘Bunu arkeologlara bırakalım’ diyor. Babaannemin meselesi nasıl arkeologlara bırakılabilir? Yapmamız gereken, yüz dört yıldır siyasi bir kararla süren inkârı bitirmek, bu toprakların meselesini bu topraklara taşımak.” 


Kategoriler

Güncel