Kıpti kilisesine yeni papa

Ortadoğu’nun en büyük nüfusa sahip kilisesi olan Mısır’daki Kıpti Ortodoks Patrikhanesi, 8 aydır boş kalan patriklik koltuğuna 4 Kasım’da Episkopos Tavadros’u seçti ve Episkopos, Papa II. Tavadros unvanıyla bu kadim kilisenin 118. patriği oldu.

SEVAG BEŞİKTALIYAN
besiktasliyan@agos.com.tr

18 Kasım’da yemin ederek Patrik unvanına resmen kavuşacak olan 1952 doğumlu II. Tavadros, 1975’te İskenderiye Üniversitesi Eczacılık mezunu ve daha sonra ülkenin en büyük eczacılık şirketlerinden birinin genel müdürlüğünü yaptı. 1981’de her şeyi bırakıp Natrun Vadisi’nde büyük Amba Bişoy Manastırı’na teoloji dersleri almak için kapandı ve 2 yıl sonra rahip unvanı aldı. 1988’de keşiş unvanı aldıktan sonra, yolları Papa III. Şenuda’nın ölümünden sonra geçici olarak Patriklik gö-revini üstlenen Episkopos Paçomyus’la kesişti ve 1997’de Episkopos unvanını aldıktan sonra da onun yardımcısı olarak görev yapmaya başladı. Kilise çevresinde, özellikle çocuklar tarafından çok sevilen II. Tavadros, her kesime karşı uzlaşmacı tavırlarıyla ve geçmiş tecrübelerini iyi kullanan bir yönetici olarak tanınıyor. Bu iki özelliğine de bugünkü Mısır’da çok ihtiyacı olacak gibi görünüyor.

Kıptilerin beklentisi

Eski Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat tarafından uzun süre sürgünde tutulan eski Patrik III. Şenuda’nın her daim devlet yanlısı ve kilise içindeki katı ve disiplinli tavrından sonra, Mısır’daki Kıptilerin isteği II. Tavadros’un Kilise’yi bu tavrından biraz olsun uzaklaştırması. Özellikle Ekim 2011’de devletin güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen ve çoğu Kıpti 28 kişinin hayatını kaybettiği Maspiro Katliamı’ndan sonra bile III. Şenuda’nın o dönemde yönetimi elinde tutan cuntaya karşı tavır almamasıyla giderek politikleşen Kıptiler, artık haklarını açıkça arayan, eşit vatandaşlık talebini yükselten, dışa açık ve kendilerinin sözcüsü olabilecek bir Kilise arayışındalar. Kıptilerden gelen bir diğer talep de, patrik seçimlerini ve ruhani unvanların dağılımını belirleyen tartışmalı 1957 tarihli kilise yönetmeliğini yeniden düzenlemesi.

Öte yandan, Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, seçimden önce söz verdiği gibi bir Kıpti’yi, eski Kahire Vali Yardımcısı Semir Markus’u cumhurbaşkanı yardımcılığına getirdi ve Mısır tarihinde ilk defa bir Kıpti bu derecede bir makamda görev almaya başladı. Ayrıca Eylül ayında günyüzüne çıkan yeni Mısır Anayasası taslağında, Museviliğin yanı sıra Hıristiyanlık ve bu dinlerin ritüelleri de yer alıyor. Taslağın 3. maddesine göre, “Musevilik ve Hıristiyanlık inançlarına mensup insanların, kişisel işlerinde, dini ritüellerinde ve ruhani lider seçimlerinde, bu dinin kurallarını takip etmelerine” hak tanınıyor. El Ehram’dan Ekrem İbrahim’e göre 1938’de değişen kilise tüzüğüyle boşanma ve yeniden evlenme gibi kişisel işlerden alıkonulan Kilise’nin bu hakları geri alması da Kıptilerin talepleri arasında yer alıyor. 

Yarım yüzyılı geçen bir zaman diliminde, evlerinden kovulan, kiliseleri yakılan ve öldürülen, hem siyasi, hem de toplumsal baskıyı sonuna kadar yaşayan Kıptilerin sorunları geçmiştekinden daha fazla değil. Fakat Mısır’da şu anda yıkılan Mübarek rejimi sonrası bir geçiş dönemi yaşanıyor. Bu geçiş döneminde, Mısır’da yaşayan diğer halklar gibi Kıptiler de, bu kadim topraklarda hak arayışındalar. Bakalım İskenderiye Mar Circis Kilisesi Epsikoposu Konstantin Nedib’in dediği gibi “Allah’ın hediyesi olan bu bilge adam” Kıptilerin sorunlarının dermanı olabilecek mi? 

Haber 9 Kasım 2012 tarihli AGOS'ta yayınlandı.

 

Kategoriler

Güncel Dünya