Türkiye Ermeni toplumunun gasp edilen en önemli mülklerinden biri olan Sanasaryan Han, tüm hukuki tartışmalara rağmen Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından ihaleye çıkarılarak kiralanmıştı. İstanbul Üniversitesi’nden üç akademisyen tarafından hazırlanan rapor mahkemeye ulaştı. Sanasaryan Han’la ilgili hukuki süreç devam ediyor. Avukat Sebu Aslangil, raporu Agos’a değerlendirdi.
Türkiye Ermeni Patrikliği, Sirkeci’de bulunan mülkün iadesi için geçen yıl İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açmış, Vakıflar Genel Müdürlüğü, davaya, hanla ilgili olarak daha önce verilmiş mahkeme kararlarını gerekçe göstererek itiraz etmişti.
Türkiye Ermeni toplumunun gasp edilen en önemli mülklerinden biri olan Sanasaryan Han, tüm hukuki tartışmalara rağmen Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından ihaleye çıkarılarak kiralanmıştı. Türkiye Ermeni Patrikliği, Sirkeci’de bulunan mülkün iadesi için geçen yıl İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açmış, Vakıflar Genel Müdürlüğü, davaya, hanla ilgili olarak daha önce verilmiş mahkeme kararlarını gerekçe göstererek itiraz etmişti. Mahkeme, itiraz üzerine bilirkişi tarafından rapor hazırlanmasını istedi. İstanbul Üniversitesi’nden üç akademisyen tarafından hazırlanan rapor mahkemeye ulaştı. Sanasaryan Han’la ilgili hukuki süreç devam ediyor. Avukat Sebu Aslangil, raporu Agos’a değerlendirdi.
Raporun, Sanasaryan Han ile ilgili geçmişteki mahkeme kararlarını ve uygulamalarının hukuki temellerini tartışmaya açtığını belirten Aslangil, “Bu rapor, idarece alınmış bütün kararları tartışmalı hale getiriyor; kararların kesin hüküm kabul edilmemesi gerektiğine işaret ediyor” dedi. Aslangil, raporun yeni yargı kararlarını olanaklı hale getirdiğini ve olumlu bir yorum olduğunu belirterek, hukuki sürecin devam ettiğini söyledi.
Başepiskopos Aram Ateşyan ise, Agos’a yaptığı açıklamada, bilirkişi raporunu inceleme fırsatı bulamadığını, ancak basın yoluyla elde ettiği bilgilere göre, yapılan değerlendirmenin çok olumlu olduğunu ifade etti.
Patrikliğin avukatı Ali Elbeyoğlu’nun Al Jazeera internet sitesine yaptığı açıklamaya göre, İstanbul Üniversitesi akademisyenlerinin hazırladığı bilirkişi raporu çerçevesinde, Sanasaryan Vakfı’nın mazbut vakıf, yani devlet yönetimindeki vakıf sayılması 2762 sayılı kanun hükümleri gereğince hukuka aykırı. Elbeyoğlu, söz konusu raporun davayı lehlerine çevirdiğini söyledi.
Sanasaryan Han, Türkiye Ermenileri Patrikliği tarafından yapılan itirazlara rağmen Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından kiralanmıştı. 2013 yılının Temmuz ayında aylık 253 bin TL karşılığında Özgeylani İnşaat’a kiralanan han, İstanbul’un hem tarihi, hem de ekonomik olarak en değerli yapılarından biri olarak gösteriliyor.
Yetimhaneden tabutluğa
Sanasaryan Han, 1895’te, Mıgırdiç Ağa Sanasaryan’ın isteğiyle mimar Hovsep Aznavur tarafından inşa edildi. Devletin eline geçtikten sonra uzun yıllar İstanbul Emniyet Müdürlüğü olarak kullanıldı. Özellikle darbe dönemlerinde sorgu ve işkencelere ev sahipliği yapan bina, odalarının küçüklüğünden dolayı ‘tabutluk’ olarak anıldı. Burada işkence görenler arasında, Nazım Hikmet, Ece Ayhan, Aziz Nesin, İlhan Selçuk, TKP üyesi Dr. Hayk Açıkgöz, Jak ve Vartan İhmalyan, Aram Pehlivanyan’ın yanı sıra, 1944 Irkçılık-Turancılık davası sanıkları Abdullah Türkeş ve Nihal Atsız da bulunuyor.
