Görevi ihmal değil cinayete ortaklık

Albay Ali Öz’ün de aralarında bulunduğu 8 sanığın yargılandığı Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi, sanıklar hakkında verdiği hükümlere ilişkin gerekçeli kararını açıkladı. Mahkemenin açıkladığı gerekçeli kararda öylesine çarpıcı bilgiler yer aldı ki, mahkeme ulaştığı bu bilgilere rağmen verdiği 6 aylık hapis cezasıyla sanıkları ödüllendirdiğini de itiraf etmiş oldu.

Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi Hrant Dink cinayetine ilişkin yaptığı soruşturmada ulaştığı bilgileri şu şekilde özetliyor;  Hayal'in suikastı planladığının jandarma istihbaratınca 5-6 ay önce öğrenildiği, Hayal'in Dink'in evine giderek keşif yaptığı, kroki hazırladığı, hatta suikastı gerçekleştireceği silahı bile temin ettiğinin jandarma istihbaratınca suikasttan önce öğrenildiği ancak sanıkların elde ettikleri bu bilgileri üst mercilere göndermeyerek görevlerini ihmal ettikleri sonucuna varılmıştır.'

Tekrar Mahkeme’nin sözleriyle; “elde edilen istihbarat bilgisi ciddiye alınarak üzerinde durulması gerekirken, ciddiye alınmadı ve hiçbir çalışma yapılmayarak ağır suretle görev ihmal edildi. İhmal edilen görevin sonucunda ağır bir netice meydana geldi.'

Mahkemenin ağır suretle görevi ihmal olarak değerlendirdiği, bizlerin ise güpegündüz cinayete ortaklık olarak değerlendirdiğimiz eylemin sonucu olarak, Albay Ali Öz ile Kıdemli Yüzbaşı Metin Yıldız'a 6 ay, astsubaylar Hüseyin Yılmaz, Okan Şimşek ve uzman çavuşlar Hacı Ömer Ünalır ile Veysal Şahin'in 4'er ayhapis cezasına çarptırıldı.

Jandarma cinayete eskortluk etti

Gerekçeli kararda, davanın sanıklarından Albay Ali Öz'ün dönemin il jandarma komutanı, Kıdemli Yüzbaşı Metin Yıldız'ın istihbarat şube müdürü, Uzman Çavuş Veysal Şahin ve Astsubay Başçavuş Okan Şimşek'in jandarmanın sivil istihbarat görevlileri, Astsubay Başçavuş Hüseyin Yılmaz ve Uzman Çavuş Hacı Ömer Ünalır'ın aynı şubede görevli olan ve aşırı sağ faaliyetleri takip eden unsur komutanı ve elemanı, Astsubay Gazi Günay ve Uzman Çavuş Önder Araz'ın ise yine istihbaratla ilgili birimde çalışan jandarma görevlileri olduğu ifade edildiği anlatıldı.

Bu kişilerden Şimşek ve Şahin'in, halkın arasına karışarak istihbarat topladıkları ve Coşkun İğci'den, Pelitli beldesinde oturan Yasin Hayal'in, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i öldüreceğine dair planlar yaptığını öğrenerek Yüzbaşı Yıldız'a bildirdikleri, Yıldız'ın da aynı bilgiyi Albay Öz'e aktardığı belirtilen kararda, konunun aktarıldığı Jandarma Unsur Komutanı Astsubay Başçavuş Yılmaz'ın ise kendisine iletilen bu bilgi hakkında istihbarat elemanı Uzman Çavuş Ünalır'a not aldırdığı vurgulandı.

Gerekçeli kararda, bu değerlendirmeler sonucu Dink'in öldürülmesine yönelik planlar yapıldığı ve suikast düzenleneceğinin, olaydan en az 5-6 ay önce tüm jandarma istihbaratınca ve Albay Öz tarafından öğrenildiğine işaret edilerek söz konusu bilginin haber kayıt ve bildirim formu düzenlenerek Albay Öz tarafından üst mercilere bildirilmesi gerekmesine rağmen bunun yapılmadığı bildirildi.

Resmi evrakta sahtecilikle suçlarını örttüler

Hrant Dink'in 19 Ocak 2007'de İstanbul'da öldürülmesinden bir gün sonra Dink'in öldürüleceğine ilişkin istihbaratın yeni alınmış gibi 'görev sonuç raporu' ile 'haber kayıt ve bildirim formu' düzenlendiği, bu belgeleri imzalayan Albay Öz'ün de durumu üst mercilere bildirdiği belirtilen gerekçeli kararda, şu ifadelere yer verildi:

'Dink'in öldürülmesinden bir gün sonra düzenlenen 'haber kayıt formu'ndaki bir ayrıntı mahkememizin dikkatini çekmiştir. Formun 'b' ve 'c' bentlerinde, öldürmeyi tasarlayan kişilerin Dink'in eviyle Agos gazetesi arasındaki güzergahta keşif yaparak kroki hazırladıkları, ayrıca suikastı planlayan Hayal'in 500 lira para temin ederek Ardeşen yapımı silah temin ettiği bilgisine yer verilmiştir.

İstihbarat elamanları Okan Şimşek ile Veysal Şahin'in ifadeleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde Hayal'in suikastı planladığının jandarma istihbaratınca 5-6 ay önce öğrenildiği, Hayal'in Dink'in evine giderek keşif yaptığı, kroki hazırladığı, hatta suikastı gerçekleştireceği silahı bile temin ettiğinin jandarma istihbaratınca suikasttan önce öğrenildiği ancak sanıkların elde ettikleri bu bilgileri üst mercilere göndermeyerek görevlerini ihmal ettikleri sonucuna varılmıştır.'

'İstihbaratın gereğini yerine getirmediler'

Kararda, sahte görev sonuç raporu ve haber kayıt formunda imzası bulunan Gazi Günay ile Önder Araz'ın, istihbaratı alan kişiler olmadığı ve muhtemelen üstlerinin baskısıyla böyle bir belgeyi düzenlemek zorunda kaldığı vurgulanarak, şöyle denildi:

'Sanıklar elde ettikleri istihbarat bilgilerinin gereklerini yerine getirmedi. Saldırı konusunda ayrıntılı bilgi almalarına rağmen bu bilgiyi yetkili makamlara bildirmedi. Cinayeti planlayan Hayal, Trabzon'da daha önce bombalama eylemine de karıştı, dolayısıyla sanıklarca elde edilen istihbarat bilgisi ciddiye alınarak üzerinde durulması gerekirken, ciddiye alınmadı ve hiçbir çalışma yapılmayarak ağır suretle görev ihmal edildi. İhmal edilen görevin sonucunda ağır bir netice meydana geldi.'

Ödül gibi cezalar

Gerekçeli kararda bu nedenlerle, Dink'in öldürülmesi olayında 'görevi ihmal' suçunu işledikleri kanaatine varılan Albay Ali Öz ile Kıdemli Yüzbaşı Metin Yıldız'a 6 ay, astsubaylar Hüseyin Yılmaz, Okan Şimşek ve uzman çavuşlar Hacı Ömer Ünalır ile Veysal Şahin'in 4'er ayhapis cezasına çarptırılmasına, Astsubay Gazi Günay ile Uzman Çavuş Önder Araz'ın ise delil yetersizliğinden beraatına karar verildiği kaydedildi.

Dink cinayetine ilişkin ana davaya bakan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Yasin Hayal'i, 'Hrant Dink'i tasarlayarak öldürmeye azmettirme suçundan' ağırlaştırılmış müebbet hapse, 'Yazar Orhan Pamuk'u tehdit etmek' ve 'Ruhsatsız silah bulundurmak' suçundan da 1 yıl 3ay hapse çarptırmıştı.

Dink ailesi avukatları ise dava sürecince jandarmalar tarafından işlenen suçun görevi ihmal değil TCK 83. göre 'ihmali davranışla kasten öldürme' suçu olduğunu belirtmişlerdi.