Tezkere Meclis'te

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun imzasıyla TBMM Başkanlığı'na sunulan tezkere yarın mecliste görüşülecek. Konuya ilişkin dün akşam saatlerinde açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Suriye ve Irak'taki gelişmelerle ilgili metin tek tezkere halinde Meclis'e gönderildiğini ve oldukça kapsamlı bir metin hazırlandığını söyledi.

TBMM’nin yeni yasama yılı, bugün (1 Ekim Çarşamba) başlıyor. Yarın Genel Kurul’da görüşülecek tezkere ise meclisin en önemli gündem maddesi.

‘Suriye kaynaklı tehditler’ konusunda yabancı ülkelere asker gönderme yetkisini içeren tezkere dün akşam saatlerinde Başbakan Ahmet Davutoğlu imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sunuldu.

Irak ve Suriye için tek metin olarak hazırlanan tezkere şöyle: 'Türkiye’nin ulusal güvenliğine yönelik terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak Irak ve Suriye’deki tüm terörist örgütlerden ülkemize yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı güvenliğin idame ettirilmesini sağlamak kriz süresince ve sonrasında hasıl olabilecek gelişmeler istikametinde Türkiye’nin yüksek menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut şümul miktar ve zamanı hükümetçe takdir ve tayin olacak şekilde TSK'nın gerektiği takdirde sınır ötesi harekât ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara yönelik olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması bu kuvvetlerin hükümetin belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 4/10/2014 tarihinden itibaren bir yıl süre ile izin verilmesine anayasanın 92 maddesi uyarınca arz ederim.'

Tezkerenin gerekçesinde ‘Irak'ın kuzey bölgesinde, silahlı PKK terör unsurları’, ‘Suriye ve Irak'ta diğer terör unsurlarının sayısındaki artış’ ve ‘IŞİD ve benzeri terör örgütlerinin faaliyetleri’ gösteriliyor.

Arınç: Genel ifadeler kullandık

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada Irak ve Suriye tezkerelerinin birleştirildiğini, tek bir tezkere olarak Meclis’e gönderildiğini söyledi. Tezkerelerin birleştirilmiş hali için “Tüm tedbirleri içeren kapsamlı bir tezkere” tanımlaması yapan Arınç, tezkerede, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) adının açıkça geçip geçmediği konusunda ise “Genel ifadeler kullanmayı tercih ettik. İsimlerini tek tek saymak yerine onları tarif etmek çok daha akıllıca bir iş olacaktır” açıklamasını yaptı.

IŞİD'in terör örgütü listesine alınmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının olmadığı iddialarına ilişkin soruyu ise şöyle cevapladı: “30 Eylül 2013 tarihli ve 2013/5428 sayılı bakanlar kurulu kararıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1267, 1988 ve 1989 sayılı kararlarıyla listelenen kişi kuruluş veya organizasyonların tasarrufunda bulunanların Türkiye'deki mal varlıkları dondurulmuştur. Biz BM Güvenlik Konseyinin bu kapsamda aldığı bütün kararları bugüne kadar uyguladık. Bunun örnekleri Resmi Gazete'de vardır.'

'Güvenli Bölge'

Tezkere kararının alındığı Bakanlar Kurulu görüşmesi sırasında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve kuvvet komutanlarının verdiği brifingde ise ‘ birinci önceliğin uçuşa yasak bölge değil, güvenli bölge olmalı’ dendiği bildiriliyor. Yeni Şafak Gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, bugün yazdığı yazısında brifingde konuşulanlara değindi. Selvi'nin aktardığına göre, ‘koalisyon ülkeleri 'Güvenli Bölgeler' kurulmasına destek vermezse Türkiye, tek yanlı olarak kendi güvenliğini gerekçe göstererek Suriye içinde 'Güvenli Bölge' ilan etmeli’ ifadeleri geçiyor;  Bu durumda Kobani, Tel Abyad ve sınır kapısının Suriye taraflarının ‘güvenli bölge’ olma ihtimali konuşuldu.

Kategoriler

Güncel Türkiye Gündem