OHANNES KILIÇDAĞI

Ohannes Kılıçdağı

MUHALEFET ŞERHİ

Ermenilik faaliyeti

Bu hafta sizinle, adını vermek istemeyen bir Ermeni’den gelen kaygı dolu ve şaşkın bir mektubu paylaşmak istiyorum. Buyrun:

“Sevgili Ohannes Bey,

Bazen ne dediğinizi anlamıyorum ama yazılarınızı okuyorum, antin kuntin entel laflarını veya nenenizin sandığından çıkmış gibi duran küflü kelimeleri biraz daha az kullanırsanız daha iyi olur zannımca. Ama bazen de sizi okurken çok gülüyorum. Demek siz edebiyat ders kitaplarımızın bahsettiği, düşündürürken güldüren, güldürüken düşündüren o yazarsınız. Ne güzel!

Size yazma sebebim şu ki, geçenlerde kafamı karıştıran, içinden çıkamadığım bir şey duydum. Dedim, şunu Ohannes Bey’e bir yazayım, bilmiş bilmiş konuşuyor, belki o bir cevap verebilir. Ülkemizin istihbarat teşkilatı, başta Hrant Dink olmak üzere, bazı kimselerin ‘Ermenilik faaliyeti’ içinde olduklarına dair rapor tutmuş. Şimdi, demek ki ‘Ermenilik’ bir kabahat, bir suç, öyle mi? Yoksa koskoca istihbarat teşkilatı bununla niye uğraşsın? Yalnız, Ermenilikte 38. yılımı dolduruyorum, yani bunca senelik Ermeni’yim, düşündüm taşındım, Ermenilik faaliyeti nedir bulamadım. ‘Ermeniliğin doğasından gelen’ faaliyetler mi bunlar? Kuş uçar, kedi nankördür, Ermeni Ermenilik yapar gibi mesela... Kendimden başka epeyce bir Ermeni de tanırım; onların da yaptıklarına bakıyorum ama bir ipucu yakalayamıyorum, acaba geceleri gizli gizli mi yapıyorlar bu Ermeniliği? Peki, ben Ermeni olduğuma göre, yaptığım her iş de Ermenilik faaliyeti sayılabilir mi Ohannes Bey kardeşim? Vallahi ben korktum şimdi, benim de raporumu tutmuş olmasınlar, kapıma dayanmasınlar “Gel bakalım sen Ermenilik yapıyormuşsun” diye, maazallah...

Hepsi bir yana Ohannesciğim, Ermenilik faaliyeti diye bir şey varsa, Türklük faaliyeti denen bir iş de var mı peki? Varsa o ne anlama geliyor? O da mı kabahat? Onun da raporu tutuluyor mudur?

Galiba, biz bu işin içinden soru sorarak çıkamayacağız. En iyisi ben sana bir Ermeni olarak bugün sabahtan beri yaptığım işleri anlatayım; belki anlarız, neymiş şu Ermenilik faaliyeti.

Sabah ense kökümden yukarı ağırca bir baş ağrısıyla uyandım. Anlaşılan, dün gece Ermenilik faaliyetini biraz fazla kaçırmışım. Eh, ‘su katılmamış Ermenilik faaliyeti’ daha da çarpıyor haliyle... Masada üç Ermeni olduğuna göre, herhalde örgütlü Ermenilik olmuştur bizim yaptığımız. Neyse, buraları fazla karıştırmayalım. Biraz kendime geldikten sonra kahvaltıya oturdum. Diğer Ermeniler nasıl sever bilmem ama ben haşlanmış yumurtayı kayısı kıvamında severim, not düşmüş olayım, ola ki Ermenilik faaliyeti açısından önemlidir. Kahvaltıdan sonra, alışkanlığım olduğu üzere son çayımı alıp gazetelere göz atmaya oturdum. Kahvaltıdan takriben yarım saat sonra da bağırsaklarımdan sinyal geldi. Saati hiç şaşmaz. Eh, Ermenilik faaliyeti yapacaksak düzen ve disiplin şart, değil mi güzel kardeşim? Yalnız, üzerinize afiyet, bana bir peklik gelmiş, Ermenilik faaliyetinin o kısmında biraz zorlandım ama başardım.

Günlerden Pazar olduğu için işe gitmek diye bir şey yoktu. Onun için biraz şaşırdım, “Bugün ne Ermenilik yapsam?” diye düşündüm. Bir ara gözüm bizim hanıma kayar gibi oldu ama anlaşılan, miskinliğim üzerimdeydi ki Ermenilik yapacağıma tekrar devrildim yattım. Günün geri kalanında da, istihbaratçılar ne der bilmem ama, bana kalırsa pek kayda değer bir şey yapmadım. Sadece akşamüzeri diğer Ermeni arkadaşlar geldi, örgütlenip eşli pişpirik oynadık.

Şimdi size soruyorum: Benim yaptıklarım Ermenilik faaliyeti suçu kapsamına girer mi? Kendi kendimi ihbar etsem, az bir cezayla kurtulur muyum? Çok tedirginim, bana bir yol gösterin.

Sizden randıman alabilirsem arada sırada yazar, gene bir şeyler sorarım belki.

Baki selam.”