BERCUHİ BERBERYAN

Bercuhi Berberyan

KAPLUMBAĞA

Gangnam Style fırtınası

 

Yarım porsiyon, parlak suratlı, hop tombik bir adam, bir garip şarkıyla resmen dünyayı salladı, hâlâ da sallıyor. Merak ediyor insan önce, “Nedir bu Gangnam, nedir bu oppa?” diye. Sonra, “Ne var bu şarkıda böyle, çoluk çocuk herkesi sallayan?” diye. Çocukluğumuzdan bugüne, bir dolu şarkı, bir dolu ritmik dans gördük biz, tüm dünyada adeta patlama yapan. Ama hiç bu kadar kısa sürede fışkırıveren ve böylesine rekorlara ulaşanı olmamıştı. Eh, internet var tabii.

Guinnes Rekorlar Kitabı’na giren video klibini internette izleme sırasında üçüncüymüşüz. Birincisi Amerika, ikincisi de Tayland. Hadi Amerika çok büyük, Tayland da komşu; bizimki ilginç. Anadolu’nun en ücra köşesinde bile bilmeyen yokmuş. E merak ettim ben de, bi bakınıvereyim dedim, neyin nesi diye.

Gangnam, Seul’ün bir zenginler bölgesiymiş. Yani üst katta yaşayanlar bölgesi. Bu sözcük, Time’ın haftalık sözcük listesinde, o bölgedeki havalı insanların savurgan yaşam tarzını ifade eden bir davranış şekli olarak da tarif ediliyormuş. Şarkıcı Psy yani Park Jae Sang, “Klipte ben öyleyim ama danslar, sözler ve genel görünüş bunun tam tersi, yani ironi söz konusu” diyor.

Dansın at binmekten yola çıkılarak meydana gelmiş olmasının nedeni de yine o malum zenginlere taş atmakmış. Çünkü onlar zenginliklerini göstermek için ne yapıp edip bir at alırlarmış. Atın bakımı pahalı ya, hava olsun diye.

‘Oppa’ ise, burada ‘hoppa’ gibi algılansa da, aslında ‘abi’ gibi, ‘kanka’ gibi bir hitap şekliymiş. Biliyorsunuz, Psy, Blue Night Festivali kapsamında bir konser için geldi Türkiye’ye. Doğrusu pek ilgilenemedim. Ama Yetenek Sizsiniz Türkiye adlı yarışmanın yarı finalinde de sahne aldı, onu izledim. O yarışmanın adı ‘yeteneksizsiniz’ demeye de geliyor; farkındasınız, değil mi? Neyse, bunun konumla ilgisi yok.

Çoğunuz gördünüz herhalde, komik, sempatik, çocukumsu görünüşlü bir küçük adam. Komik kara gözlüklerini takıyor, bi başlıyor zıplamaya, coşum coşum coşturuyor milleti. Herkes zıp zıp ayakta. Bence kendi de şaşırmıştır bu coşkuya. Zaten öyle dedi. Dünyayı gezmiş, buradaki gibi bir coşku görmemiş. Ne bilsin... Biz her yeni akımı hemen kapar, en büyüğünü yaşarız. Bu arada ‘Gangnam Style’ bilgisayar oyunları da çıkmış. Bilenler bilmeyenlere söylesin. Aman eksik kalmayalım.

Karısını –ki ben gördüm, pek çirkin– herkeslerden diyar diyar saklayan, fotoğrafının çekilmesine izin vermeyen bu küçük adam, umulandan kısa süren konseri sırasında ayağını burkmuş. Vah vah... Bence göze gelmiştir. Eee, burası Türkiye, bizde göz möz olur. Tabii ama, sen Avrupa’nın en lüks otellerinden sayılan Pera Palas’ın penceresinden, güzelim Golden Horn (Haliç) manzarası dururken, çeke çeke Kasımpaşa’nın fotoğrafını çekip internete koyarsan, başına böyle şeyler gelir. Kolay mı öyle çarpık kentleşmemizi dünyaya ilan etmek? Çarpılır insan.

Şimdi, sadede geleyim artık. Yine etrafta bunca ciddi konu varken ben neden böyle bir hafifliğe takıldım acaba? Aslında adamın kendisinin bile bir türlü akıl erdiremediği, bu kitleleri etkileme meselesidir ilgimi çeken. Bence işin sırrı, şarkının tesadüfen yakalanmış ritminde. Bütün canlıları hareket etmeye zorlayan bir ritm yakalanmış. Dikkat edin, şarkı başladığında bir şey ifade etmiyor. O malum ritim girdiğinde, insanı oturduğu yerde bile kolunu bacağını oynatmaya zorluyor. Bu böyle bir modadır, gayri ihtiyari bulaşarak yayılıyor değil.

En ilginci de, çocukları ve hayvanları bile etkilemesi. Paylaşım sitelerinde dolanan bir dolu videoklip var öyle, birçoğunuza gelmiştir mutlaka. Mamasını yemeyen bir bebek, o müziği duyar duymaz lüp lüp yutmaya başlıyor. Henüz yürümeye başlamış bir başkası, altına pet bağlı, hop hop zıplıyor. Uyumakta olan kediler, kulaklarını dikip kuyruklarıyla tempo tutuyorlar. Köpekler havlamayı kesip keyifle zıplıyorlar.

Acaba diyorum, bir denesek... Mesela bir sokak arbedesinde, polis biber gazı ya da tazyikli su fışkırtmadan önce, birden gümbür gümbür Gangnam Style çalmaya başlasa, kavgacılar da birden her işi bırakıp, o eski dizideki Romanlar gibi dans etmeye başlarlar mı? Anadolu Efes Spor Kulübü için yapılan sürpriz reklamda da benzer bir şey oluyor ya... Ne dersiniz? Garibim Psy, dünyayı kurtaran adam diye tarihe geçer valla.