Ferhat Encü: Onun bıraktığı yerden

Türkiye halkları, ömrünü barış, adalet ve insan hakları mücadelesine adamış önemli bir savunucuyu daha yitirdi. Ömrünü bu mücadeleye adayan Tahir Elçi, katledilmeden hemen önce yine barış, adalet çağrısı yapmış, “Silah, çatışma, operasyon istemiyoruz” demişti.

Tahir Elçi, bu ülkede cezasız kalmış birçok faili belli davayı takip ettiği gibi, Roboski Katliamı davasını da yakından takip etti ve dava sürecinde bizi hiç yalnız bırakmadı. Roboski Katliamı davasını yakından takip eden Elçi, Roboski’ye birçok kez geldi. Defalarca birebir görüştüğüm, gerek hukukçu, gerekse insan hakları savunucusu kimliğiyle eşi benzeri olmayan bir insandı. Onun en temel özelliği, bu ülkenin tüm halkları için en acil ihtiyacın barış olduğunu düşünen ve bunun için tüm gücüyle mücadele eden bir barış savunucusu olmasıydı. Son nefesine kadar bunun için mücadele etti ve bu uğurda katledildi. Bu cinayeti, sadece Tahir Elçi’nin şahsına değil, barışa, demokrasiye, adalete yönelik bir cinayet olarak ve en önemlisi Kürt kimliğine karşı yıllardan beri yürütülen kirli politikaların bir sonucu olarak görebiliriz.

Faili meçhul kalmayacak

Tahir Elçi’nin barış mücadelesi, yarım kalmayacaktır. Onun bıraktığı yerden biz devam edeceğiz; bu faili belli olayın tüm sorumluları ortaya çıkarılıp cezalandırılıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Tahir Elçi’nin failleri bellidir.  Yıllarca “faili meçhuller”in faillerinin bulunması için mücadele eden Tahir Elçi’nin de bir “faili meçhul”e kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Onun sözleriyle bitireyim: “Korkmuyoruz. Boyun eğmeyeceğiz.”