"Suriye’deki Kürtlerin huzur içerisinde olması Türkiye için büyük bir güvencedir"

TBMM Genel Kurulu’nda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi üzerine CHP adına konuşan Genel Başkan Özgür Özel, Türkiye’nin iç barışından dış politikadaki yol haritasına kadar kapsamlı açıklamalarda bulundu.

Özel, TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’na destek vermeye devam edeceklerini ve sürecin içinde olacaklarını söyledi. Suriye'deki Kürtlerin, Arapların, Dürzilerin, Türkmenlerin anayasal güvenceye sahip olmalarını istediklerini belirten Özel, “Suriye’deki Kürtlerin demokratik ve barış, huzur içerisinde olması Türkiye için büyük bir güvencedir” dedi.

T24'ten Namık Durukan'ın haberine göre Özel, 2026 bütçe görüşmelerini değerlendirdiği konuşmasının son bölümünde yeni çözüm süreci ve Suriye'deki gelişmelere dikkat çekti. Sürecinin içinde olacaklarını, “Terörsüz ve demokratik Türkiye için kararlılıkla çalışacaklarını” ifade eden Özel, şöyle konuştu:

“Komisyona katkı sunmaya devam edeceğiz. Bu ülkenin barış umutlarının birilerinin çıkar hesaplarına kurban edilmemesi için samimi ve ciddi bir sürecin içinde olacağız. Cumhuriyet Halk Partisi olarak kayyımlara itiraz ediyoruz. ‘AİHM kararları uygulansın’ diyoruz. ‘Anayasa Mahkemesi kararları uygulansın’ diyoruz. 29 maddelik demokratikleşme paketi önerdik. ‘Gelin, hep birlikte bunu geliştirelim, hayata geçirelim. Bu ülke hep birlikte kazansın’ diyoruz.

"Son Kürt, son Alevi”

Türkiye’de Kürtlerle Türklerin kardeşliğini ve barışını savunuyoruz. Bundan sonra bu bütçelere bu paraları silahlara, savaşa, terörle mücadeleye harcamak yerine Kürt’ün de Türk'ün de ortak geleceği için harcayalım’ diyoruz. Bunun için Türkiye’de son Kürt ‘Benim sorunum vardır’ demeyene kadar Kürt sorunu vardır. Son Alevi ‘Artık sorunum kalmadı’ diyene kadar Alevilerin sorunu vardır. Demokratik bir mücadelede tüm Kürtlerin ve Alevilerin kendilerini Türkler ve Sünniler kadar eşit hissedecekleri, bu devlete sahip çıkacakları yarınlar için her türlü mücadeleyi vermeye biz hazırız ve buradayız.”

“Anayasal güvenceye sahip olmaları gerekir”

Türkiye'deki Kürtlerin yanı sıra Suriye'deki Kürtlere de barış ve huzur dileyen Özel, ülkedeki azınlıklara yönelik yakın zamanda gerçekleştirilen saldırılara dikkat çekti. Suriye’de yaşayan azınlıklara anayasal haklarının verilmesini isteyen Özel, “Suriye’deki Kürtlerin de Arapların da Dürzilerin de Türkmenlerin de son günlerde gördükleri muameleyle yüreğimiz ağzımızda izlediğimiz Alevilerin de anayasal güvenceye sahip olmalarını, Suriye'de birlikte yaşamalarını, hiç birisinin ezilmemesini, katledilmemesini, Suriye'de de demokrasi olmasını ve barış olmasını istiyoruz” diye konuştu.

“Birtakım hesaplarla Türkiye’yi bambaşka yerlere sürüklemeye çalışanlara…”

Suriye'de Kürtlerin kontrol ettiği bölgelere yönelik merkezi Şam yönetiminin olası bir askeri harekatı ve Türkiye’nin desteğine dolaylı vurgu yapan Özel, şöyle devam etti:

“Suriye’deki Kürtlerin demokratik ve barış, huzur içerisinde olması Türkiye için büyük bir güvencedir. Sınırımızda kardeşlerimizle kardeşçe komşuluk yapmak istiyoruz. Türkiye’de de Suriye’de de Ortadoğu’da da dünyanın egemen devletlerinin birtakım planları, programları çerçevesinde bizlere biçilen rolleri oynamak, başkasının oyununda bir rol sahibi olmak, başkasının planının parçası olmak değil; kendi planımız, kendi hesabımız, kendi büyük kardeşlik ve barış projemiz Türkiye'ye de Orta Doğu’da huzur, refah ve kalkınma getirsin istiyoruz.

Birtakım hesaplarla Türkiye’yi bambaşka yerlere sürüklemeye çalışanlara karşı bir arada durmanın, bu ülkenin menfaatleri için davranmanın, risk almanın gerekliliğinin farkındayız. Türkiye’nin üniter yapısının korunduğu, dostluk ve kardeşlik içinde eşit vatandaşlığın herkes tarafından iliklerine kadar hissedildiği demokratik bir Türkiye için buradayız. Kurucu irade olarak da buradayız. Bugün ülkenin ana muhalefet partisi, anketlerin birinci partisi, yarının iktidar partisi olarak da buradayız.

Ülkenin kurucu partisi olarak buradayız. Son seçimlerin birinci partisi, tüm anketlerin birinci partisi, yarının iktidar partisi olarak buradayız. Kimseye kötülük yapmaya değil; 86 milyona elini uzatmaya, barışmak gerektiğinde barışmaya, birlikte mücadele gerektiğinde birlikte mücadele etmeye, bu ülkeyi kalkındırmaya, birlikte büyümeye, birlikte kazanmaya, kardeşçe paylaşmaya, kardeşçe yaşamaya geliyoruz.”