2025’TEN 2026’YA DEVREDEN GÜNDEM MADDELERİMİZ
Yoksulluk, hastane seçimleri, bütçe açıkları
Aksel Topalyan’dan tek liste önerisi
İsa Mesih’in Kutsal Doğuş ve Beliriş Yortusu, 6 Ocak’ta kiliselerde düzenlenen ayinlerle kutlandı. Kumkapı Kazaz Artin Amira Bezciyan Salonu’nda yapılan kabul töreninde 2023 yılında yapılması gereken ancak yönetmelik yayınlanmadığı için hâlâ yapılamayan Azınlık Hastaneleri Vakıfları seçimleri, gündemin başlıca maddesi oldu. AKP İstanbul milletvekili Dr. Sevan Sıvacıoğlu, “Ankara'daki beklenti eski tartışmaların yaşanmayacağı, konsensüs içinde gidilecek bir seçim süreci” dedi. Toplantıda söz alan Beyoğlu Üç Horan Vakfı Başkanı Aksel Topalyan, Yedikule Surp Pırgiç Hastanesi seçimine tek liste ile gidilmesi yönündeki önerisini paylaştı. Topalyan, Beyoğlu, Ortaköy ve Karagözyan vakıflarının maddi yönden güçlü olduklarını, bir araya geldikleri takdirde ortak havuzun oluşturulabileceğini söyledi. Topalyan, hastane vakfına adaylığını açıklayan Toros Alcan’ı da listeye davet etti. Alcan, seçime tek liste ile girilmesi önerisine karşı çıktı. Patrik Maşalyan yılın sonlarında Ankara’da İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile yaptığı görüşmede hastane seçimleri yönetmeliği konusunu gündeme getirdi, kaygılarını iletti.
Ortaköy Vakfı: VGM yazısı doğrultusunda eski yönetime ihtarname gönderildi
Ortaköy Meryem Ana Kilisesi Vakfı eski vakıf başkanı İskender Şahingöz dönemindeki çalışmaların incelenmesi için Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne başvurdu.
Vakıf yönetim kurulunun sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada, vakfı zarara uğratan iş ve işlemlerin olduğunun tespit edildiği, 93 bin 383 TL’nin raporda belirtilen önceki dönem yönetim kurulu üyelerinden, 500 bin doların ise eski vakıf başkanı İskender Şahingöz’den yasal faizleriyle birlikte istendiği ifadeleri yer aldı. Vakfın önceki yönetim kurulu konuya dair bir açıklama yayınladı. Açıklamada, 93 bin 383 TL’lik harcamanın Patrik Maşalyan, Başepiskopos Ateşyan, merhum Patrik Kaymakamı Başepiskopos Karekin Bekçiyan, merhum Başepiskopos Sebuh Çulciyan ve yurtdışından gelen ruhaniler ve resmi yetkililerin ağırlanması için harcandığı; 500 bin dolar ile vakfın zarar ettirildiği iddiasının doğru olmadığı belirtildi. Açıklamada, gayrimenkullerin Vakıflar Kanunu çerçevesince alındığı ifade edildi.
Patrik Maşalyan Ermeni basını ile buluştu
Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan 25 Şubat Salı akşamı Patrikhane’de Türkiye Ermeni basınının katıldığı bir toplantı düzenledi. Patrik Maşalyan, ilk olarak toplumun değişen demografik yapısına değindi ve şunları söyledi:
“Her doğan 10 çocuk karşısında 25 insanımızı kaybediyoruz. Bu da erimeye işaret. Elbette biz halkımızı çocuk yapmaya teşvik ediyoruz ama bunu çekinerek yapıyoruz. Çünkü çocuk yapın demek kolay ama onun yükümlülükleri şehirli insanın birinci kaygısı.”
Patrik Maşalyan, ikinci sorunun sistemsizlik olduğunu belirterek Cumhuriyet döneminde azınlık toplumlarına hiçbir kanun ve tüzük verilmediğinin altını çizdi.
Üç Horan Vakfı'nda geriye dönük inceleme
Beyoğlu Üç Horan Kilisesi Vakfı’nda Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün geçmişe yıllara dönük incelemesi tamamlandı. Vakıf, raporun sonuçlarını bir açıklama ile kamuoyuna duyurdu. 4 Şubat’ta yapılan açıklamaya göre Beyoğlu Üç Horan Kilisesi Vakfı 18 milyon 545 bin TL zarara uğratıldı. Vakıf yönetimi, eski yönetime dava açtı. Alacak davası kapsamındaki davada mahkeme ihtiyati haciz talebi açısından ara karar verdi. Ara kararda "Davalının davadaki kusur durumunun yargılama ile belirlenebileceği ve yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz talebinin reddine" hükmedildi. Eski vakıf başkanı avukat Simon Çekem, zararın kendilerine ait olmadığını belirtti.
ERVAB toplantısında okulların geleceği konuşuldu
Ermeni Vakıflar Birliği (ERVAB), 21 Temmuz’da toplandı. Toplantıya ERVAB ve Yedikule Surp Pırgiç Hastanesi Vakfı Başkanı Bedros Şirinoğlu başkanlık etti. Patrik Sahak Maşalyan’ın da katıldığı toplantıda, ekonomik kriz nedeniyle okulların geleceği ele alındı. Şirinoğlu toplantı sonrası yazılı açıklama yaptı. Okulların bütçe sorunlarına değinen Şirinoğlu, "İstanbul genelinde 5 okul ve 1 lise ile sistemli ve kaliteli bir eğitim yapısının kurulabileceğini" söyledi. Türkiye Ermeni Akademisyenler Platformu, toplantı sonrası yazılı bir açıklama yaparak “Mevcut sorunlara kısa vadede mucizevi çözümler sunmamızın mümkün olmadığının bilincindeyiz” değerlendirmesinde bulundu.
İtimat Büro incelemesi: Hesaplar şeffaf ancak iç denetim yok
Türkiye Ermeni toplumunun uzun zamandır gündeminde yer alan İtimat Büro hakkındaki bağımsız denetim firmasının incelemesi rapor haline getirildi. 21 Temmuz’da yapılan ERVAB (Ermeni Vakıflar Birliği) toplantısında vakıf başkanlarına sunulan raporun sonuç kısmında İtimat Büro için ‘hesap verilebilir, şeffaf, izlenebilir’ dendi, İtimat Büro’nun iç denetim faaliyetlerinin yapılmamasına dikkat çekildi ve “Toplanan bağışların gecikerek gönderilmesi, yetkililerce yararlanılması, faizde değerlendirilmesi, suistimal sayılır” ifadeleri yer aldı. Bu saptamalara rağmen denetim firmasının sonuç kısmı, şaibeli bir durum olmadığı yönünde. Raporda, bağış sistemine ilişkin çeşitli öneriler de sıralandı. Büro, cenazelerde yapılan bağışları ilgili okul ve kiliselere yönlendiriyordu.
Sanasaryan: AYM Patrikhane’yi bir kez daha haklı buldu
Anayasa Mahkemesi, Sanasaryan Han ile ilgili Türkiye Ermeni Patrikliği’ni bir kez daha haklı buldu. Patriklik makamının, mülkiyeti yıllar önce Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne geçen hanı geri almak için açtığı tapu iptal tescil davasında Anayasa Mahkemesi Patrikhane’yi haklı bularak “mülkiyet hakkı ihlali” kararı vermişti. Patrikhane handan elde edilen gelirlerin iadesi için ise ayrı bireysel başvuru yapmıştı. Bu başvuru için de AYM, mülkiyet hakkının ihlali kararı verdi. İhlalin sonuçlarının giderilmesi ve yeniden yargılama için dosya, İstanbul İdare Mahkemesi’ne gönderilecek. Bina şu an VGM tarafından bir otele kiralanmış durumda.
Ermeni toplumunda 803 aile ekmeğe muhtaç
Patrik Sahak Maşalyan, 28 Eylül’de Sahakyan Okulu için kurulan sevgi sofrasının kapanış konuşmasında yoksulluğu ‘sessiz büyüyen bir canavar’ olarak nitelendirdi. Ermeni toplumunun açlıkla mücadele ettiğini ve 803 ailenin ekmeğe muhtaç olduğunun altını çizdi. Patrik Maşalyan, ihtiyaç sahibi ailelerin sağlığa erişemediklerini, kiralarını ödemekte zorlandıklarını ve uzak semtlere taşındıklarını belirtti. 8 Ekim’de Patriklik Sosyal Yardım Komisyonu (PSYK) ve kiliselerin fakirler kolları ile bir araya gelen Patrik Maşalyan, temsilcilerden bilgiler edindi. PSYK Başkanı Herman Kavafyan, barınma, sağlık, eğitim, özel bakım ve erzak taleplerinin çoğunlukta olduğunu belirterek, “Kiralarını ödeyemiyorlar. Sağlık hizmeti alamayan ailelerimiz var. Eğitim sorununda özel üniversite kazanan çocukların aileleri eğitim masrafını karşılayamıyor. Özel gereksinimli çocuklar ve özel bakıma muhtaç olan bireylerin bakım ihtiyaçları var” dedi. Feriköy Kilisesi Fakirler Kolu Feriköy ve Kurtuluş’ta sokakta yaşayan kişi sayısının beşten 12’ye yükseldiğini söyledi. Patrik Maşalyan, 8 Aralık’ta yoksulluk üzerine çeşitli çalışmalar üreten sivil toplum kuruluşları ile buluştu. Tüm toplantılarda en acil konu olarak kira sıkıntısı ve sağlık hizmetlerine ulaşım öne çıktı. Gazetemizden Lusyen Kopar, Bakırköy’de yaşayan yaşlı toplum üyesi kadınlar ile görüşmeler yaptı. Farklı yaşlardaki kadınlar ailelerini üzmemek için sustuklarını ama yoksulluğun giderek derinleştiğini ifade ettiler. Patrik Maşalyan’ın yeni yılda yoksulluğa çözüm bulmaya yönelik toplantılara devam etmesi bekleniyor.
Rahip Zakeos Ohanyan ruhani rütbesinden tardedildi
Türkiye Ermenileri Patrikliği Ruhani Meclisi yazılı bir açıklama yaparak Başrahip Zakeos Ohanyan'ın ruhani rütbesinden tardedildiğini duyurdu. Açıklamada, Başrahip Ohanyan’ın yaşadığı ruhsal ve bedensel sağlık sorunlarının kabul edilemez sarsıcı olaylara neden olduğu, Ruhani Meclis tarafından kendisine sunulan tövbe fırsatını belirlenen süre içinde cevaplamadığı ve 2 Ekim’de yapılan Ruhani Meclis toplantısında oybirliğiyle ruhani rütbesinden tardedildiği ve Toros Ohanyan olarak sivil hayatına devam edeceği belirtildi. Gelişmenin ardından Ohanyan yakın çevresi ile bir mesaj paylaşarak, “Günahkarın teki olabilirim ama tek çürük domates ben miyim?” ifadelerini kullandı, Patrikhane’nin kullandığı ifadeleri eleştirdi. İlerleyen günlerde yakınlarına yeni bir mesaj gönderen Ohanyan, yurtdışında tedavi görmek ve İstanbul’a geri dönmemek şartıyla Başrahiplik rütbesine kavuşabileceğini duyurdu. “Söz konusu durum için henüz karar vermedim” diyen Ohanyan, hakkında yapılan yorumlara ilişkin hukuki yollara da başvurabileceğini belirtti.
Samatya Vakfı yönetiminde görev değişikliği: Haçik Özdemir istifa etti
Samatya Surp Kevork Kilisesi Vakfı yönetim kurulu üyesi Haçik Özdemir, görevinden istifa etti. Sosyal medyada Özdemir’in çeşitli usulsüzlüklere karıştığı yönündeki iddiaların ardından vakıf yönetimi görev değişikliğine gitti. Vakıf yönetimi 27 Kasım’da bir açıklama yayınladı ve Özdemir’in yerine Liana Benli yönetim kurulu üyesi oldu. Vakıf Başkanı Nuran Davulciyan, Agos'a yaptığı açıklamada "Vakıf yönetimi söz konusu kişinin, vakfın etik kurallarına aykırı davrandığı gerekçesiyle bu değişikliği zorunlu görmüştür, bu etik dışı davranışlar tespit edildiği anda gerekli adımlar atılmış, yeni yönetim kurulu üyemiz sayın Liana Benli'nin mazbatası alınmıştır " ifadelerini kullandı.
Papa’dan Ermeni halkının tarihine saygı
Papa’nın XIV. Leo’nun Türkiye ziyareti Ermeni topumu açısından ayrı bir önem taşıdı.
30 Kasım’da Kumkapı Meryem Ana Patriklik Kilisesi’nde düzenlenen ayine katılan Papa XIV. Leo, dualarla karşılandı. Geniş katılım ile yapılan törende Papa, konuşmasında Ermeni halkının tarih boyunca, çoğu zaman trajik koşullar altında gösterdiği cesur Hıristiyan “tanıklığı" için Tanrı'ya şükretti. Patrik Maşalyan ise “Ermeni halkı, acı zamanlarımızda sesini yükselten, tehlike altındaki Hıristiyan toplulukların yanında duran ve dünya tereddüt ettiğinde gerçeği savunan papaları asla unutmaz. Şahsınızda, Papa Hazretleri hem Katoliklere sunduğunuz manevi babalığı hem de Papalığın dünyaya sunduğu evrensel tanıklığı onurlandırıyoruz” dedi.
Arena’daki ayinde Nora Hisarlı imzası
Katolik dünyasının lideri XIV. Leo, Birinci İznik Konsili’nin 1700. yıldönümü kutlamaları kapsamında Türkiye’ye ziyaret düzenledi. 27 Kasım – 2 Aralık tarihlerinde Türkiye’ye gelen Papa XIV. Leo, 28 Kasım’da İznik’e giderek Hıristiyanlık tarihinde önemli bir yeri olan Birinci İznik Konsili'nin 1700. yıl dönümü törenlerine katıldı. Papa, 29 Kasım’da Maslak Volkswagen Arena konser ve etkinlik salonunda binlerce kişinin katıldığı halka açık bir ayin yönetti. Salonda bir sunak yoktu ancak sahneye sunak atmosferi yaratılması için özel bir tasarım yapıldı. Tasarım HAYCAR Derneği yönetim kurulundan Nora Hisarlı imzasını taşıyor. 1994yılında İstanbul’da doğanHisarlı, ilk, orta ve lise eğitimlerin Pangaltı Mıhitaryan
Okulu’nda tamamladı. Işık Üniversitesi İç Mimarlık bölümünde lisans eğitimini tamamlayan Hisarlı Pangaltı Mıhitaryan Lisesi’nden Yetişenler Derneği’nin, okulun kuruluşunun 200. yıldönümü vesilesiyle düzenlediği ‘Mezunlar’ sergisinde Türkiye Katolik Ermenileri Ruhani Önderi Başrahip Vartan Kazanciyan ile tanıştı. Papa’nın Türkiye programının netleşmesiylebirlikte Başrahip Kazanciyan, halka açık ayinin yapılacağı Volkswagen Arena’daki sahne tasarımı teklifini Nora Hisarlı’ya yaptı. Yılsonu derlememiz için Agos’a konuşan Hisarlı, bir aylık süre içerisinde tasarımın tamamlandığını belirtti. Hisarlı, beğeniyle karşılanan tasarım hakkında şunları söyledi:
“Tasarımın ana fikri olarak, endüstriyel bir arena mekânının içinde, sade ama güçlü bir kilise atmosferi oluşturmayı hedefledim. Sahnenin arkasındaki üç büyük kemer formu, geleneksel bir bazilikadaki nef kurgusuna soyut bir gönderme niteliğinde. Ortadaki kemeri daha baskın tutarak, haçın ve altarın konumlandığı ana aksı vurguladım. Ayine katılanların kendilerini bir konser salonunda değil, gerçekten bir kilisede hissetmeleri, benim için en önemli hedeflerden biriydi. Genel kompozisyonda çok sakin, düz bir zemin tercih ettim; dekoratif yükü azaltarak hem gözü yormayan hem de Papa’nın varlığının ve kutsal ayinin merkezde kalabildiği bir sahne kurgulamak istedim. Tasarımın, ne Papa’nın ne de Ayin’in önüne geçmesine izin vermemek benim için temel bir prensipti. Haç, sahne tasarımının merkezinde ve en güçlü sembolü olarak konumlanıyor. Arkasındaki dikey LED çizgiler, bir yandan birlik ve cemaat duygusunu, diğer yandan göğe doğru yükselişi simgeliyor; Papa’nın İstanbul’a ‘barış’ mesajıyla gelişini görsel olarak destekleyen, sade ama anlam yüklü bir dil kuruyor. Işığı, yalnızca dekoratif bir unsur gibi değil, formun ayrılmaz bir parçası olarak kullanmaya çalıştım; temiz, sakin ama sahneyi taşıyacak kadar güçlü bir ifade oluşturmak hedefimdi.”

