Yerevan’daki eylemler kan kaybediyor

Ermenistan’ı sallayan elektrik zammı protestoları, geride bıraktığımız haftadan bu yana ivmesini kaybetmiş gibi görünüyor. Bu gelişmede, yönetimin zammı “incelemek” amacıyla askıya alması kadar, protestocu gruplar arasındaki görüş ayrılıkları ve kararsızlıklar da etkili oluyor.

Elektrik zammı ile karışan Yeravan, yaklaşık 10 gündür direnmeye devam etse de, hareketi geliştirebilecek ve talepleri daha net dillendirebilecek liderlerinin olmaması ve olan liderlerin kafa karışıklığı ve çekinceleri nedeniyle, protestolar ilk etkisini koruyamaz durumda. Hareket, ilk darbeyi “Voç Talanin” grubunun Bağramyan’ı terk etmesi ve Özgürlük Meydanı’na geçmesiyle almıştı.  Hareket, son günlerde diğer protestocular arasına geri dönse de, şu an Bağramyan Bulvarı’nda eski kalabalıktan ve coşkudan eser yok. Açıkça söylenmese de konuştuğunuz herkes, hareketin yavaş yavaş sönmek üzere olduğunun bilincinde.

Son günler nasıl geçti?

Eylemlerin ilk haftasını doldurduğu 27 Haziran’da, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan bir açıklama yapmış, hükümetin elektrik zammı yükünü göğüsleyeceğini, zammı halka yansıtmayıp devlet bütçesinden karşılanacağını belirtmişti. Sarkisyan aynı zamanda zammın haklı bir zam olduğunu, fakat Ermenistan Elektrik İşleri (EEİ) sahibi İnter-RAO şirketinin yatırım ve finansal alanda zorunlu bir denetimden geçeceğini söylemişti.

Bu açıklama üzerine 28 Haziran’da “Voç Talanin” hareketi liderleri, artık Bağramyan Bulvarı’ndan çekilip, Özgürlük Meydanı’na gideceklerini açıklamışdı. Sarkisyan’ın sözlerinden tatmin olmayan diğer protestocular da Bağramyan’da kalmayı sürdüreceklerini duyurmuşlardı. Eylemcilerin yaşadığı bu yol ayrımı, tartışmalara neden olmuş, Özgürlük Meydanı’ndaki küçük ve tatmin olmuş grup “Sarkisyan” taraftarı olmakla suçlanmıştı.

29 Haziran’da Bağramyan Bulvarı kan kaybetse de, protestolar devam etti. Bulvardaki protestolara paralel olarak Özgürlük Meydanı’nda “Voç Talanin” grubundan 50’ye yakın kişi de oturma eylemini sürdürüyordu. Eylemin sonuna doğru liderler, Bağramyan’daki protestolara geri döneceklerini belirttiler.

“Voç Talanin”cilerin Bağramyan’a geciken dönüşü

“Voç Talanin” hareketinin temsilcilerinden Artur Çibukçiyan, “Biz grupça halkın yanında olmaya karar verdik. Sarkisyan’ın açıklamaları aslında bizi de tatmin etmiş değil, hukuki olduğu kadar, sokaktaki mücadelemizi de genişletip devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Grup üyelerinden Sofia Hovsepyan, “Bağramyan’da bir sığlaşma başlamıştı, sadece bulvar kapatmakla olmayacak, başka platformlarda da savunmaya geçmeliyiz” derken, başka bir üye Artur Koçaryan ise, Ermenistan Elektrik İşleri’ne (EEİ) sahip İnter-RAO şirketinin yatırım ve finansal alanda zorunlu bir denetimden geçirilmesinin, bir oyalama ya da göz boyamaya dönüştüğü takdirde, çok daha büyük protestolar olacağını söylüyor.

Bağramyan’daki protestocular, her akşam 20.30’da buluşup “kamu tartışmaları” yapacaklarını, bu konuşmalar neticesinde de yol haritalarını düzenleyeceklerini açıkladılar. Son iki gecedir gerçekleşen toplantılardan henüz somut bir karar çıkmış değil.

“Böyle protestolar sırasında bazı belirsizlikler doğaldır. Şimdi insanlar koordinasyon konusunda çalışıyorlar. Hareket halk içinden doğdu, bu yüzden şimdi bir karar verici grup kurulmalı ve öncülük etmeli” diyen Gümrü “Asbarez” Kulübü Başkanı Levon Barseğyan ise, insanların istekleri yerine getirilene kadar hareketin devan etmesi gerektiğini düşünüyor.

Mevcut durumda Bağramyan’ı destekleyenlerin yanı sıra, hükümetin şimdilik az ya da çok verilmek istenen mesajı aldığını, artık beklemenin ve hükümetle temasta bulunarak durumun kontrol altına alınmasını isteyen ve Bağramyan’da kalanların elektrik zammı dışında başka niyetleri olduğunu düşünenlerin sayısı da az değil.

Ünlü oyuncu Arsinée Khanjian da Bağramyan’da

Arsinée Khanjian, bulvarda gençlerle sohbet edip onları yüreklendirirken, Yerevan’da olanların Ukrayna’da yaşananlarla hiçbir benzerlik taşımadığının altını çiziyor: “Bu Maidan (Ukrayna’daki protesto dalgası) değil; burada yabancılar için değil, halk kendi için direniyor. Hükümet, olup bitene kulak vermeli” diyor.

Ombudsman Karen Andreasyan ise “Tüm olup bitene bakarak iki tarafın da konuya sağduyu ile yaklaşmasını, taleplerin ve sonuçların hukuka uygun olmasını arzu ediyorum” derken, protesto hakkının demokratik toplumun vazgeçilmezlerinden biri olduğunu söylüyor.

Hükümet medyası, Bağramyan’ı karalıyor

Genç siyasetçi Armen Grigoryan’a göre, “Bağramyan mı, Özgürlük Meydanı mı” tartışmaları, zaman kaybı oldu. Herkes halk için kabul edilenin Bağramyan’daki protestolar olduğunun bilincindeydi. Grigoryan şu görüşte:  “Hükümetin amacı, Özgürlük Meydanı’nı kalabalıklaştırıp, bu yaratılan ‘eylemi’ meşrulaştırmaktı. Bugün Sarkisyan’ın en büyük amacı, anayasal değişikliklere gitmek ve daha uzun süre Ermenistan’ı yönetebilmek. iş böyle olunca, Bağramyan’da çok fazla güç kullanmak istemiyor. Ters tepebileceğinin ve kendi hesaplarına zarar verebileceğinin farkında. Değişik bir formül buldular, ‘Bağramyan, zammı siyasetleştiriyor’ şeklinde suçlamalar getiriyorlar.”

‘Lidersiz bir hareket dönüşemez’

Genç yaşında, 1988’de Karabağ Savaşı sırasında öğrenci protestolarında oldukça etkili olan gazeteci Lusine Hovhanissyan, bugünkü gençliğin kendi gençliğinden farklı olduğunu, ama polisin duruşunun ve müdahalelerinin kendisini korkuttuğunu söylüyor: “Son günlerde sokaklar gençler ile doldu taştı, cesur ve irrasyoneldiler. Bu hem gençliğin, hem de talepkâr olmanın en önemli özelliği aslında. Eğitimliler, dünya ile çok sağlıklı bir iletişimleri var, bu duruşları gururlandırıyor bizi. Biz daha duygusaldık, romantiktik, hayallerimiz vardı. Bu anlamda onlar daha gerçekçi; bizim gibi kapalı toplumun çocukları değiller, her şey hakkında bilgileri var. Seçimlere hile karışıyor, hukuk adalet iyi işlemiyor, hepsinin farkındalar ve bütün bu olanlar 7 dram için değil, bunu artık itiraf etmeliyiz. Ermenistan’da hoşnutsuzluk her kesimde var; ama ne yapacaklarını bilmiyorlar, liderleri yok, plan yok. Bu hareketin değişeceğini, dönüşeceğini düşünmüyorum; gençlerden talep yok değil, var; fakat lider yok…”

Zam, Milli Güvenlik Fonu’ndan mı karşılanacak?

Başbakan Hovik Aprahamyan, protestolar sürerken, zammın devlet bütçesinden ödeneceği haberlerine karşı, birkaç gün içinde hükümet tarafından ödenecek kaynağın duyurulacağını söyledi. Daha önceki günlerde Sarkisyan, Milli Güvenlik Fonu’nun bu harcamalar için kaynak olacağını söylemişti.



Yazar Hakkında