Trabzon Ayasofya’nın bitmeyen çilesi

Trabzon’daki Ayasofya Kilisesi, yıllarca müze olarak faaliyet gösterdi. Bölgeye gelen turistler için önemli bir çekim merkeziydi. 2013 yılında ise tepkilere ve açılan davalara rağmen camiye çevrildi. Şimdi ise turist gelmedi için cami olarak kullanılmasının yanı sıra ziyarete de açık hale gelecek şekilde yeninden düzenleniyor.

Trabzon’daki Ayasofya Kilisesi, Kral 1. Manuel tarafından 1250-1260 arasında manastır kilisesi olarak yaptırıldı. Fatih Sultan Mehmet döneminde de kilise olarak kullanıldı. 110 yıl sonra 1573 yılında camiye çevrildi. Cumhuriyet döneminde ise 1964’ten sonra müze olarak düzenlendi ve ziyarete açıldı. Bütün bu süreç içerisinde birkaç defa kapsamlı onarım çalışması yapıldı. 2013 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Fatih Sultan Mehmet Vakfı’na devredildi. 28 Haziran 2013’de Cuma namazıyla yeniden cami olarak kullanılmaya başlandı. Cami olarak kullanıma başlanmadan önce yeniden onarım gördü. Bu onarım sırasında hasar gördü. Yapının içerisine paravanlar çekildi, duvarlara çiviler çakıldı, freskler kazındı. Mozaiklerin üzeri ahşapla kapatıldı halılar serildi. 

Tepkiler, davalar

Trabzon Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılmasına tepki gösterildi. Kentteki sivil toplum örgütleri ve Mimarlar Odası, hem onarım çalışmalarına hem de Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılmasına karşı mahkemeye başvurdu. Bölge İdare Mahkemesinden sonuç alınamadı. Dava, Danıştay’a taşındı. Bölge de esnaf protesto eylemler bile yaptı. CHP’nin bölge milletvekilleri konuyu Meclis’e taşıdı.

Ekümenik Patrik Barthelomeos da Ayasofya’yı ziyaret etmiş, müze olarak kalmasından yana olduklarını açıklamıştı.

Patrik Bartholomeos “Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesine ihtiyaç duyulduğunu düşünmüyorum. Ayasofya Kilisesi’nin müze olarak kalmasından yanayız. Zaten İslami önderlerin de belirttiği üzere burada halkın ibadet için ihtiyaçlarını karşılamak üzere birçok cami var ve bunların bir kısmı da boş durumda” açıklamasında bulunmuştu.

Tepkiler sonuç vermedi ve Ayasofya cami olarak ibadete açıldı.

Ziyaretçi azaldı

2012 yılında 2 milyon 584 bin 891 turist Trabzon’a gitmiş, Ayasofya Müzesini ise 127 bin 957 kişi ziyaret etmişti. Bu sayı 2015 yılında ciddi düşüş yaşadı. Kenttin turizm potansiyelini arttırmak için Trabzon Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Ayasofya’yı yeniden ziyaret edilebilir hale getirmek istediklerini açıkladı. 

Trabzon Kültür ve Turizm Müdürü Ali Ayvazoğlu, 1 Aralık’ta Trabzon’da turizm hedefleri konulu bir panelde konuştu. Ayvazoğlu, Trabzon’da ziyaretçilerin gidebileceği mekânların sayısını artırmak için çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek şu bilgileri verdi:

“Ayasofya’da şu anda gördüğümüz yapı değişecek. Oradaki ahşap kısım kalkacak. Orası tamamen camla kaplı olacak. Tavan kalkacak. Daha önce görmüş olduğunuz tüm o fresklerin hepsi görünür konuma gelecek. Şu anda namaz kılınan kısım daha ön kısma alınarak o alanda gelen ziyaretçileri gezdirme imkânı sağlanmış olacak.”

‘Anıtsal bir eser’ 

Ayasofya’ya dönük müdahalelere karşı dava açan Mimarlar Odası, Ayasofya’nın yeniden müze olması gerektiğine dikkat çekiyor. Agos’a konuşan Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu, Ayasofya’nın önemini şu sözlerle ifade etti.

“Ayasofya, birinci derece anıtsal bir eser. Müdahaleler de buna uygun yapılmalı. Görkemini azaltacak, olumsuz etki yaratacak müdahalelere izin verilmemeli. Yarın yüzyılı aşkındır müzeydi. Doğru Karadeniz’in kültür turizmi açısından başlangıç noktasıydı. Kültür turizmi açısından hayran bıraktıran bir eserdir.”

Muhçu, Ayasofya’nın tepeden ve ideolojik amaçlarla camiye çevrildiğini belirterek şunları söyledi:

“Cumhuriyet döneminde, daha önce yapılan ve yapının özelliklerini ortadan kaldıran, restorasyonun temel ilkelerine aykırı müdahaleler ortadan kaldırılmıştı. Aslına uygun hale getirilmeye çalışıldı. Buna karşın halen yapılan müdahalenin izleri görülmektedir. Müze fonksiyonuyla kullanılması geniş bir kabul görmüşken, ideolojik amaçlarla, tepeden verilen kararla camiye dönüştürüldü. Yapının, izleyenleri kendine hayran bırakan mimari etkisi ortadan kaldırıldı. Kubbesi kapatıldı. Duvarlarda freskler üzerine müdahaleler yapıldı. Zemindeki motifler görünmesin diye örtüldü. Yapı, izleyenler tarafından algılanmaz oldu. Kültür turizminin ilgi alanı olmaktan çıktı. Geçmişte çok sayıda ziyaretçinin geldiği bu yapı artık ziyaret edilmez oldu. Tur programlarının dışında kaldı.”

‘Müze olmalı’

“Restorasyon projesi ile cami fonksiyonu sürdürülmek isteniyor. Asıl sorun bu. Yeni işlevine bağlı olarak bir dizi yanlışların yapılması söz konusu. Bu çerçevede belirli zamanlarda yapının iç kısımlarının kapatılması belirli zamanlarda sınırlı ışıklandırma ve sınırlı olarak görselliğin aydınlatılması gibi sorunlarla karşı karşıyayız. Mevcutta olduğu gibi döşemeler yine kapalı ancak sadece turist geldiği zamanlarda aydınlatmalarla sınırlı ölçüde görünür kılınacak. Mimari bütünlüğü oluşturan görsel güzellik yine perdeleniyor. Bu temel restorasyon kurallarına aykırı. Kabul edilemez. Yeni bir düzenlemeyle tekrar müze halinde getirilmiyor. Bu yapı mimari ve tarihi özellikleriyle müze olarak varlığını sürdürmelidir. Camiye dönüştürülmesinin sonuçlarını yaşıyoruz. Geldiğimiz durum, bizim bölgedeki sivil toplum örgütleriyle beraber açtığımız davaların haklı olduğunu gösteriyor. Yapılan müdahalenin doğru olmadığı itiraf edildi.”

Yargı süreçleri

Muhçu, uygulamalara karşı açılan davaların sonuçsuz kaldığına şu sözlerle dikkat çekti:

“Suç duyurusunda bulunduk, davalar açtık. Başta bu müdahaleyi yapan Vakıflar Bölge Müdürlüğü  yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunduk. Ancak biz suç duyusunda bunduktan sonra terfi ettiler. Müsteşar oldular. Yine bu müdahaleye göz yumanlar, koruma kurulları hakkında da suç duyurusunda bulunduk. Ancak üzeri örtülüyor. Hukuk açısından da kabul edilemeyecek süreçlerle karşı karşıya kalıyoruz. Geçmişte içtihat haline gelmiş yargı kararlarından farklı kararlar ortaya çıkıyor. Biz bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz.”

Kategoriler

Güncel Türkiye



Yazar Hakkında

1985 doğumlu. Güncel politika, insan hakları, azınlık mülkleri ve Kürt meselesi üzerine haberler yapıyor. Musa Anter Gazetecilik Ödülleri 2008 yılı en iyi haber ödülü sahibi.