10 yıl Esad’ın vaatleriyle geçti

Savaşa hazırlanan Suriye rejimi ve Arap Birliği arasındaki gerilim son iki haftadır iyice tırmanınca Şam yönetimi bu hafta, Arap ülkeleriyle ‘sıfır düşmanlık’ döneminin sona erdiğini açıkladı. Bu, Suriye rejiminin bazı Arap devletlerini istikrarsızlaştırabileceği anlamına geliyor.

Van Mıgırdiçyan
van.meguerditchian@dailystar.com.lb

Son yıllarda, hiçbir Arap kuruluşu veya Arap ülkesi, başka bir Arap ülkesinin yumuşak güç gösterisine maruz kalmamıştı.

Lübnan’a dikkat!

Arap Birliği, bu haftanın başında Suriye’ye karşı uygulanacak bir dizi ekonomik yaptırım kararını onaylarken, Lübnan kesin bir tavırla yaptırım kararını reddetti ve Şam’la ekonomik ilişkilerini sürdüreceğini açıkladı. Lübnan hükümeti, Lübnan kamuoyunda güvenilirliğini çoktan yitirmiş olsa da Şam, Ortadoğu’daki dengeleri bozacak Lübnan içindeki maşalarını devreye sokabilir. Bu hamlenin karşılığında, Suriye’deki barışçıl gösterilere karşı uyguladığı vahşi şiddet politikalarına odaklanan uluslararası kamuoyunun dikkatini ve baskısını başka yöne çekebilir.

Şam’a karşı alınan yaptırım kararı, Batı’nın ağırlığı ve Suriye’ye olası bir müdahale olmaksızın, eksik ve zayıf kalacaktır. Fakat Suriye’de özgürlük ve demokrasi talebiyle canlarını riske atarak sokağa çıkan göstericilerin sayısı arttıkça, ABD sivillere uygulanan şiddete daha da ‘kayıtsız’ kalıyor. Hâlbuki Suriye rejimi ile devrimciler arasındaki güç dengesindeki herhangi bir değişim, ABD’nin meseleye müdahalesine bağlı.

ABD Başkanı Barack Obama göreve başladığından beri, Amerika’nın Ortadoğu’daki politik etki gücünü İran, Türkiye ve Suriye’ye devretti, çünkü Obama’nın siyasi gündemi, ABD’nin tarihsel muhalifleriyle bile yeniden diyalog başlatmak üzerine kuruluydu. Elbette ki, geçen on yılda Müslüman ülkelerde iki büyük savaş yaşadıktan sonra, ABD’ye güveni yeniden tesis etmek, Amerikan yönetimini yeni yaklaşımlar geliştirmeye zorladı. Fakat yaklaşık 11 ay önce zuhur eden Arap Baharı, dünyanın geri kalanını nasıl şaşırttıysa, Obama yönetimini de aynı şekilde şaşırttı.
Tarihsel olarak, çoğu ABD yönetimi, dış politikayla uğraşırken, pragmatik sularda yüzmeyi tercih ederler. Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’e karşı Ocak ayında hızlı tavır almış olsa da ABD dış politikası Arap dünyasındaki diğer devrimlere karşı temkinli ve pragmatik yaklaştı.

Barışa yeni tehdit

Fakat 2012’nin ilk aylarında Obama yönetimi Cumhuriyetçilerin sert seçim kampanyasıyla karşı karşıya geldiğinde, Başkan Obama’nın Suriye rejimine karşı dış politikasını radikal bir biçimde değiştirmekten başka şansının olmaması, Ortadoğu’daki barışa yeni bir tehdit oluşturuyor.
Başarı sağlayabilecek ve Suriye’deki siyasi sistemin değişmesini garanti edebilecek bir dış politika stratejisi, ABD’yi, Ortadoğu’yu ebedi değişime götüren kilit ülke haline getirebilir. Böylece ABD tekrar dünyanın lider ülkesi konumunu kazanabilir.

Mısırlılar, siyasi temsilcilerini demokratik yollardan seçmek için sandık başına giderken ve diğer Arap ülkeleri diktatörlerinden kurtulurken, bir yıldır süren devrim maratonunun bitiş çizgisi Şam’da. Bu bitiş çizgisine ilk ulaşacak ve Suriye’deki siyasi sistemin değişimini sağlayacak olan ülke, uluslararası saygınlık payesine de mazhar olacak.
Suriye’ye yapılacak askeri müdahaleye katılacak olan bölge ülkelerini uyarıp duran İran’a karşı önemli bir caydırıcı hamle olacağından, ABD değişime liderlik edecek ülke olacaktır. Tahran, Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesini engellemek için İsrail’le tüm güçleriyle savaşacakları yönünde uyarmıştı.

2012 Başkanlık Seçimi yaklaşırken, başkan adayları ile Başkan Obama’nın arasındaki yarışın dış politika odaklı olması çok olası. Arap Baharı dalgası, resmi bir Amerikan desteğiyle Suriye’de başarı kazanırsa, Başkan Obama da büyük ihtimalle Beyaz Saray’daki yerini koruyacaktır. Fakat eğer Obama Suriye lideri Beşar Esad’a karşı gerçekçi bir dış politika planı ortaya koyamazsa, diğer Cumhuriyetçi adaylar, ABD ve dünya için daha iyi bir alternatif haline gelecektir.

Obama’nın son kozu

Bu, şimdiki ABD yönetiminin Suriye’deki duruma neden sessiz kaldığını açıklıyor. Obama yönetimi, Suriye’de meydana gelecek değişimi, kendisine ikinci dönem başkanlığı getirecek son kozu olarak görüyor ve bu kozu boşa harcamaktansa, kendi lehine kullanabileceği bir siyasi araç olarak değerlendirmeyi düşünüyor.
Arap Birliği tarafından yürürlüğe konan yaptırımlar, Arap dünyası siyasetini ve Arap ülkelerinin gelecek aylarda Suriye rejimiyle ilişkileri kesinlikle çok derinden etkileyecek. Suriye’nin en büyük şehirleri Halep ve Şam’dan Esad rejimine önemli ölçüde verilen destek, Esad’a birkaç ay daha kazandıracak.

O zaman, Suriye rejimi, sekiz aydır süren popüler gösterilere karşın, iktidarda kalmak için neye güveniyor? Bölgesel politikaya eski yaklaşımı uyarınca, Suriye rejimi hâlâ Tahran’dan Bağdat’a, oradan Şam’a ve Beyrut’a uzanan sağlam bir hatta sahip olduğunu düşünüyor.

Ayrıca Esad ve Baas Partisi, İran’ın uranyum zenginleştirme çalışmalarıyla bölgenin yeni nükleer gücü haline geleceğini ve bu sayede İsrail, Türkiye ve ABD’yi engelleyebileceğini farz ediyor. Fakat nükleer güce sahip İran’ın bölgede ve özellikle İsrail’e karşı oluşturacağı tehdit, Orta Doğu’daki ve Basra Körfezi’ndeki hiçbir ülkenin birlikte yaşamayı kabul etmeyeceği bir İran’ı ifade ediyor.

Üç olasılık var

İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, İran tam nükleer güce ulaşıncaya kadar İsrail’in altı ayı olduğunu açıkladı. Ayrıca Barak, İran’ın nükleer programını kontrol altına alırken, uluslararası kamuoyunun yapacağı herhangi bir yanlışın, İsrail’in askeri seçeneği gözden geçirmesine sebep olacağını da ifade etti. Barak’ın bahsettiği altı ay sonrası, Obama’nın ABD dış politikasını değiştireceği ve Ortadoğu’da gerçek bir değişim için çalışacağı veya Cumhuriyetçi bir adayın onun yerini alacağı 2012 Başkanlık Seçimi’yle aynı zamana denk geliyor. Rakip başkan adaylarının dış politika stratejileri de İsrail ve Türkiye’nin ulusal güvenlikleri üzerine şekillenecek. O zamana kadar, Suriye rejimi, barışçıl gösterileri vahşice bastırmaya devam edecek veya rejim bozguna uğrayacak, ya da Suriyeli devrimciler değişimden umutlarını kesecekler.

Kategoriler

Güncel Dünya