KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat, PKK’nin aldığı fesih ve silah bırakma kararına rağmen, pratikte silahların bırakılmasının sadece PKK lideri Öcalan’ın özgürleşmesiyle mümkün olduğunu ifade etti.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, PKK'nin 12. Fesih Kongresi, silah bırakma, Abdullah Öcalan'ın koşulları ve süreçle ilgili gündemdeki konulara dair örgüte yakın bir TV kanalında açıklamalar yaptı.
“İsrail ve ABD başta olmak üzere büyük güçlerin Kürtler üzerinden ciddi hesapları, planları var” diye konuşan Bese Hozat, ABD ve Batı'nın desteğiyle İsrail’in bölgedeki etkisinin arttığını ve bu gelişmelerin Türkiye’yi endişelendirdiğini vurguladı.
Hozat “Giderek İsrail bölgede hegemonik güç oluyor. ABD, İngiltere ve batının ciddi desteği tüm bölge üzerinden etkisi giderek artıyor. Bu gelişmeler doğrudan Kürtleri de etkiliyor. Kürtler de bu gelişmelerin, savaşın tam merkezindedir. Bütün bu güçlerin İsrail ve ABD başta olmak üzere Kürtler üzerinden ciddi hesapları, planları var. Bu dizaynda kendi çıkarları, İsrail’in güvenliği temelinden bir şekilde Kürtlere de yer vermek isteyen bir politika, strateji izleniyor. Tüm bu gelişmeler Türk devletini ciddi bir şekilde ürküttü. Özellikle devletin ‘beka’ kaygısını yaşayan devletin içindeki kesimlerde bu ciddi bir kaygıya yol açtı” diye konuştu.
Öcalan’ın Bahçeli’nin açıklamalarını devletin resmi aklı olarak değerlendirdiğini ifade eden Hozat, “Apo bir inisiyatif geliştirerek harekete çağrı yaptı. Hareket bu çağrıya olumlu cevap verdi. Bunun üzerine kongre 5-7 Mayıs tarihleri arasında toplandı. Kongreyi Önder Apo’nun perspektifleri yönetti, yürüttü ve yönlendirdi” ifadelerini kullandı.
Öcalan’ın İmralı’dan çıkmasına vurgu
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Besê Hozat, PKK’nin 12. Kongresi'nde alınan “fesih ve silahlı mücadeleyi sonlandırma” kararının, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanmadan hayata geçirilemeyeceğini söyledi. Hozat, sürecin pratikleşmesi için demokratik siyaset hakkının tanınması, hukuki düzenlemelerin yapılması ve Öcalan’ın özgür çalışma koşullarının sağlanması gerektiğini belirtti.
Besê Hozat, Öcalan’ın kongreye kapsamlı perspektiflerle katıldığını ve kongrede bu çerçevede yoğun tartışmalar yürütüldüğünü ifade ederek, “Kongrenin en temel kararı PKK’nin feshi, silahlı mücadele dönemini sonlandırması oldu. Bu kararın uygulanması ise Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüne, demokratik siyaset hakkının tanınmasına, gerekli yasal düzenlemelere bağlıdır” dedi.
“Silahları ancak Öcalan alabilir”
PKK’nin aldığı karara rağmen, pratikte silahların bırakılmasının sadece Öcalan’ın özgürleşmesiyle mümkün olduğunu vurgulayan Hozat şöyle konuştu:
“Gerillaların elinden silahları ancak Önder Apo alabilir. Bu da ancak onun fiziki özgürlüğü ile mümkündür. Aksi durumda bu insanlar gelip ne yapacak? Demokratik siyaset yapmaları engellenirse zindanlara mı doldurulacaklar?”
“CHP’ye katkı sağlayacak bir süreçtir”
Muhalefet partilerinin sürece destek verdiğini ancak bunun yetersiz kaldığını belirten Hozat, CHP’ye yönelik çağrılarda bulundu: 'CHP, Meclis’te bu süreci gündeme alan komisyonlar kurulması için adım atmalı. Önder Apo’nun muhataplığını tanımalı. CHP, eğer hukukun üstünlüğü, güçler ayrılığı, özgürlük ve eşitliği savunuyorsa, bu süreci daha cesur sahiplenmelidir.”
Hozat’a göre, sürecin gelişimi en çok muhalefete ve demokrasi güçlerine yarayacak. “CHP bugün miting yapabiliyorsa bu Kürtlerin mücadelesi sayesinde. Bu ortamı sağlayan direniştir. Bunun hakkı teslim edilmeli.”
“Kürtlerin bayrakla değil, inkarcı sistemle sorunu var”
CHP ve muhalefet içinden sürece dair dile getirilen kimi eleştirileri de yanıtlayan Hozat, “Kürtlerin Türkiye’nin sınırları, bayrağı ya da laiklik ile bir sorunu yok. Sorun, tekçi, inkarcı, faşist devlet yapısıyladır. Demokratik Cumhuriyet hedefleniyor, bu da tüm Türkiye’yi değiştirecek bir adımdır” dedi.
Kaynak: Rudaw, ajanslar