Paşinyan'ın Katolikos II. Karekin hakkındaki iddialarına Yüksek Ruhani Konsey yanıt verdi

Ermenistan Başbakanı Paşinyan ile Tüm Dünya Ermenileri Katolikosu II. Karekin arasındaki tartışma tırmanıyor. Başbakan Nikol Paşinyan, Tüm Dünya Ermenileri Katolikosu II. Karekin’in bir çocuğu olduğunu öne sürdü. Bu iddia, Paşinyan ile kilise arasında süregelen gerilimin son halkası oldu. Yüksek Ruhani Konsey 2 Haziran'da toplanarak bir açıklama yayınladı. Açıklamada "Ermenistan Başbakanı, kendisini yasanın üstünde tutarak, bir devlet adamına yakışmayacak dil, hakaret ve suçlamalar kullanarak Ermeni Apostolik Kutsal Kilisesi'ne karşı bir kampanya daha başlattı" dendi.

Ermenistan'da bir süredir devam eden Kilise- Paşinyan tartışmasında Paşinyan'dan yeni bir açıklama geldi. Başbakan Nikol Paşinyan, Tüm Dünya Ermenileri Katolikosu II. Karekin’in bir çocuğu olduğunu öne sürdü. Bu iddia, Paşinyan ile kilise arasında süregelen gerilimin son halkası oldu. Gerilim, Paşinyan’ın Ermeni devletinin kilise liderinin seçilmesinde ‘belirleyici bir söz hakkı olması gerektiğini’ sözleriyle tırmanmıştı.

Paşinyan, "Eğer II. Karekin gerçekten bekâret yeminini bozmuş ve bir çocuğu varsa, Tüm Ermenilerin Katolikosu olarak kalamaz" dedi.

OC Media'nın haberine göre Paşinyan, bu konuyu şimdi gündeme getirmesinin nedenini, Ermeni Apostolik Kilisesi’nin bir mensubu olarak ‘ruhani güvenliğe’, başbakan olarak ise ‘ulusal güvenliğe’ tehdit görmesi olarak açıkladı.

Geçen hafta içinde Paşinyan bu konuyla ilgili çok sayıda paylaşım yapmıştı. Eçmiadzin pazartesi öğleden sonraya kadar Paşinyan’ın iddialarına resmî bir yanıt vermemiş, yalnızca birkaç din adamı bireysel açıklama yapmıştı. 

Paşinyan, Ermeni devletinin “Tüm Ermenilerin Katolikosu”nun seçiminde belirleyici söz hakkına sahip olması gerektiğini ve adayların ‘dürüstlük denetiminden’ geçmesi gerektiğini söylemişti. Ayrıca Paşinyan, İncil'den alıntılarla paylaşımlarını devam ettirmişti. 

Paşinyan 29 Mayıs’taki kabine toplantısında da kiliselerin ‘depolara’ dönüştürüldüğünü söylemişti. Paşinyan’ın paylaşımları, hem hak savunucuları hem de muhalefet tarafından, kullandığı dil, laik bir devlette kilise işlerine müdahalesi ve ‘kiliseye karşı savaş’ başlattığı gerekçesiyle  eleştirildi.

Pazar günü ise bir rahip, kilise destekçileri ve Paşinyan yanlıları arasında tartışmalar çıktı.

Hükümet ile kilise arasındaki çatışma, 2020’deki İkinci Dağlık Karabağ Savaşı’nda Ermenistan’ın yenilgisinden sonra daha da görünür hale geldi. Savaşın ardından kilise lideri, Paşinyan’ın istifasını isteyen çağrılara katılmıştı.

Nisan 2023’te II. Karekin, yine Paşinyan’ın istifası talep etti. Paşinyan bu talebe karşı, “Kilise siyaset yapmak istiyorsa, Ermenistan demokratik bir ülkedir” açıklamasında bulundu.

Kilise'den açıklama

Yüksek Ruhani Konsey 2 Haziran'da toplanarak bir açıklama yayınladı

Açıklamada "Ermenistan Başbakanı, kendisini yasanın üstünde tutarak, bir devlet adamına yakışmayacak dil, hakaret ve suçlamalar kullanarak Ermeni Apostolik Kutsal Kilisesi'ne karşı bir kampanya daha başlattı. Konsey, yetkili devlet organlarını Başbakan'ın "yasadışı ve dar görüşlü politikasını durdurmaya çağırıyor." dendi. 

Açıklamada "Kilise meseleleri kilise emirleri ve kurallarına uygun olarak çözülür ve devlet ve siyasi figürlerin yargı yetkisinin ötesindedir. Ermeni Apostolik Kutsal Kilisesi, inanan çocukları ve kayıtlı din adamlarıyla, ulusal olarak seçilmiş Tüm Ermenilerin Patriği tarafından yönetilen tek bir varlıktır. Yetkili devlet organlarını Başbakanın bu yasadışı ve dar görüşlü politikasını durdurmaya çağırıyoruz. Kiliseyi yapay gündemlere dahil etmeye ve onu karşı eyleme zorlamaya gerek yok."

"Bu yeni sınav karşısında, Kutsal Kilisemizin sadık çocuklarını birleşmeye ve birleşmeye, vatanımıza ve Kutsal Kilise'ye sadakatle ve güçlü bir inançla halkımızın karşı karşıya olduğu tüm zorlukların üstesinden gelmeye ve ulusal inancımızın sarsılmasına asla izin vermemeye çağırıyoruz. Bu kabul edilemez entrikalar hayal kırıklığı ve ayartma sebebi olmasın."

Açıklamada ayrıca "Bu kilise karşıtı duruş açıkça siyasi hedefler taşımaktadır ve ulusal yaşamda ve uluslararası çevrelerde saygı duyulan Ermeni Kilisesi ve din adamlarının otoritesini küçümseme, Kilise'nin sesini susturma ve kamuoyundaki etkisini azaltma girişimidir. Hükümet başkanının kilise karşıtı davranışı, ulusal değerlere ve Kilise'ye karşı başlatılan süreçler yıkıcı sonuçlarla doludur" dendi. 

(OC Media, Civilnet) 

Kategoriler

Diaspora / Ermenistan