AKP’nin Meclis’e sunduğu torba kanunun, zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını öngören 11. maddesi, muhalefetin tüm itirazlarına rağmen Meclis komisyonunda kabul edildi. Teklif, kaçak madenlere af ve özel çevre koruma alanlarında ruhsat kolaylığı gibi düzenlemeler de içeriyor.
AKP milletvekilleri tarafından Meclis’e sunulan ve kamuoyunda büyük tepki çeken “zeytinlik düzenlemesi” komisyondan geçti. Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda dün saat 10.00’da başlayan görüşmeler yaklaşık 24 saat sürdü. Tepkilerin odağındaki 11. madde, muhalefetin tüm itirazlarına rağmen kabul edildi.
Söz konusu maddeyle, zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasının önü resmen açılmış oldu. Görüşmeler, komisyon başkanı AKP’li Mustafa Varank yönetiminde yapıldı.
Zeytinlikler madenciliğe açılacak
Cumhuriyet'in haberine göre, Meclis’e sunulan enerji alanındaki torba yasa teklifi, zeytinliklerin yanı sıra özel çevre koruma bölgeleri, milli parklar, sulak alanlar, yaban hayatı koruma sahaları ve kültürel SİT alanlarını da kapsıyor. Teklife göre bu alanlarda yürütülecek madencilik ve enerji projeleri için Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) yetkilendiriliyor. MAPEG’in ilgili kurumlardan ruhsat için görüş istemesi yeterli olacak; eğer dört ay içinde yanıt alınamazsa, ruhsat verilmiş sayılacak.
Yeni düzenleme, ruhsat sahibi şirketlere Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecinde kolaylıklar tanıyor. Şirketler, ÇED süreci sırasında diğer yasal izinleri de alabilecek. Bu durumun, çevre örgütlerine göre doğa tahribatını hızlandırma riski taşıdığı ifade ediliyor.
Yasa teklifinde yer alan bir diğer dikkat çekici madde ise kaçak madenleri kapsıyor. Buna göre yapı ruhsatı bulunmadan faaliyete başlayan enerji yatırımlarından belgeler istenmeyecek; mevcut üretim süreci devam edecek. Böylece daha önce verilen cezalar ve yıkım kararları uygulanmayacak.
Teklif ayrıca stratejik ve kritik maden sahalarında acele kamulaştırma yapılmasını öngörüyor. Kamulaştırma kararları, tapu hükmünde sayılacak. Yasa teklifinin genel kurulda oylanarak yasalaşması halinde zeytinliklerde ve koruma altındaki alanlarda madencilik faaliyetleri yasal hale gelecek.
Ne olmuştu?
AKP’li vekillerin imzasıyla Meclis Başkanlığı’na sunulan, zeytinlik alanlarda madencilik yapılmasının önünü açacak yeni kanun teklifi, dün TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu'nda görüşülmeye başlandı.
“Maden Kanunu’nda Değişiklik” teklifinin görüşme toplantısına, muhalefet milletvekilleri tarafından Muğla ve farklı şehirlerden gelen çok sayıda köylü, çiftçi, doğa ve çevre hakkı savunucuları ile hukukçular da girmek istedi. Ancak Meclis korumaları, listede yer almayan isimleri içeri alamayacaklarını belirtti. Bunun üzerine vekiller ve avukatlar arasında arbede yaşandı.
Komisyon Başkanı Mustafa Varank ve CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal arasında tartışma yaşanırken, basına yansıyan görüntülerde AKP Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun, Orhan Sarıbal’ı ittirmesi ile fiziki kavga başladı.
Öte yandan yasayı izlemek için gelen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Çevre Komisyonu üyesi avukat Yakup Okumuşoğlu da arbede esnasında yere düşürüldü, darp edilerek Meclis'ten çıkarıldı.
Yaşadığı fiziksel saldırı sonrası Anka’ya konuşan Okumuşoğlu, "Türkiye Barolar Birliği Çevre Komisyonu üyesi olarak buraya geldik. Önceden de bilgi verildi. Fakat tarafımız komisyon salonuna kabul edilmedi. Dışarıda korumalar, memurlar bilemiyorum kimlerdir, onlarla karşı karşıya geldik. En sonunda bizi yerlerde sürükleyerek koridorun dışına attılar. İçeride madenciler, hep beraber şirket temsilcileri yasalarını görüşüyorlar. Canları nasıl istiyorsa öyle bir yasa çıkartacaklar" dedi.
Vekillerden protesto
Yurttaşların ve bazı milletvekillerinin maruz bırakıldığı müdahaleye yönelik tartışmalar devam ederken, Komisyon Başkanı Mustafa Varank toplantıyı açtı. Muhalefet milletvekilleri, komisyon salonunun küçük olması ve salon dışında tartışmalar sürerken başlayan toplantıyı, komisyon sıralarına vurarak protesto etti.
Muğla'nın Milas ilçesine bağlı İkizköy Mahallesi sakinleri de, Meclis Dikmen Kapısı önünde bir açıklama yaptı. CHP ve DEM Parti milletvekillerinin katıldığı basın açıklamasında konuşan İkizköy Mahalle Muhtarı Nejla Işık şunları söyledi:
“İkizköy'den, Akbelen'den, Karacahisar köyünden, Çamköy'den, Milas'tan, Yatağından, Muğla'dan yollara düştük. Niye düştük? Tek bir şey anlatmak için yollara düştük yine. ‘Bu kaçıncı’ diyoruz. Bu kaçıncı torba yasa? Öyle bir yasa takılmış ki kafaya... Madenlerle ne zeytin bırakılacak, ne toprak bırakılacak, ne mera bırakılacak, ne doğa orman bırakılacak. Biz de şunu tekrar hatırlatmak istiyoruz; üreten çiftçiler olarak bizleri görün diyoruz. Biz de insanız diyoruz. Biz vermek istemiyoruz bu toprakları diyoruz. Biz bu topraklarda doğduk, burada üretmek istiyoruz ve yine burada bu toprakla buluşup bu toprağa canımızı teslim etmek istiyoruz. Ve siz inatla elimizden almaya çalışıyorsunuz. Biz bunu kesinlikle istemiyoruz.
2022 yılında yine bir torba yasayla karşılaştığımızda zeytin hasadındaydık ve zeytin hasadını bırakıp yine Ankara yollarına düştük. Burada gördüğünüz bu köylüler, ben de dahil bırakın Meclis kapısını, adliye kapısının önünden geçmemiş insanlarız. 6 yıldır hakkımızı aramak için, sahip olduğumuz değerlerimizi elimizde tutmak için mücadele ediyoruz ve hep şunu söylüyoruz; şirketlerin değil, zenginin değil, güçlünün değil, köylünün, fakirin, fukaranın, çiftçinin, işçinin, yalnız bizim yanımızda olun. Çünkü bizler o zeytin ağaçlarını yetiştirirken babalarımız, dedelerimiz ayakları naylon çorap görmedi bile. Yalın ayak o dağdan tepeden zeytini alıp, getirip, omzunda taşıyıp bizim için evlatları, torunları için ve şunu söyledi; ‘hiçbir şeyim yoksa bile kurda, kuşa nasip olsun. Faydam olsun, bir dua edenim olsun’ diye dikti bu zeytin ağaçlarını. Bir kömüre feda edilemez. Bunu söylüyoruz yıllardır. Toprağımıza uzanan eller kırılsın diyoruz.
Bu komisyon geri çekilsin. Köylünün sesini duyun. Çiftçinin sesini duyun. Biz de insanız. Bu kadar kolay değil. İnsanların emeğine, alın terine, toprağına, zeytinine, ağacına, meyvesine çökmek, şirketlere çökülmesine izin vermek bu kadar kolay olmasın. Kimse malına mülküne güvenmesin. Yarın ya da yarından da yakın hepinizin malına mülküne çökecek bu yasa. O yüzden bu mücadele insanca onurlu bir yaşam mücadelesidir diyoruz ve herkesi mücadelemize sahip çıkmaya, sesimize ses olmaya tekrar buradan davet ediyoruz. İkizköy'ün Akbelen'de yetişen çiçekleriyle geldik. Akbelen'de yetişen zeytiniyle geldik, zeytinyağıyla geldik. Biz bunu kaybedemeyiz. Bu her şeyin üstünde. Enerjinin alternatifi var ama bunlar yok. Gıda bittikten sonra, su bittikten sonra her şey bitecek.''
Ardından muhalefet milletvekillerinin talebi üzerine komisyon toplantısının, Plan ve Bütçe Komisyonu Salonu'na alınması kararlaştırıldı. Toplantıya, davetlilerin de alınacağı belirtildi. Ancak yaşam hakkı savunucularının toplantıya girmeleri bir kez daha engellendi. Meclis koridorlarında müdahale edilen yaşam hakkı savunucularının bazılarının fenalaştığı görüntülere yansıdı.
Yaşam hakkı savunucuları, topraklarından getirdikleri zeytin dallarıyla Meclis kapısı önünde oturma eylemine başladı. Milletvekilleri de eyleme katıldı.
(Ajanslar)