Af Örgütü: LGBTİ+’ları kriminalize etmeyi öngören yasa teklifleri gündem dahi edilmemeli

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Direktör Vekili Dinushika Dissanayake, Türkiye’deki LGBTİ+ topluluğu hedef alan cezai hükümler getirmeyi öngören 11. Yargı Paketi’nin basına sızan teklif taslağıyla ilgili, “Bu teklifler, LGBTİ+’ların ve LGBTİ+ haklarını savunan kişilerin haklarına yönelik ciddi bir tehlike oluşturuyor ve asla gündem dahi edilmemeli” dedi.

Uluslararası Af Örgütü, geçen hafta gündeme gelen, yakın zamanda sunulması beklenen ve LGBTİ+ların yaşam ve özgürlüklerini doğrudan hedefe alan ayrımcı düzenlemeler içeren  11. Yargı Paketi taslağı ile ilgili bugün bir açıklama yaptı.

Yeni yargı paketi taslağı, “doğuştan gelen biyolojik cinsiyete ve genel ahlâka aykırı tutum ve davranışta bulunan ya da bulunmayı teşvik eden” kişilere 1 ila 3 yıl hapis cezası getiriyor. Ayrıca cinsiyet değiştirme yaşı 18’den 25’e çıkarılıyor, ameliyat koşulları ağırlaştırılıyor.

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Direktör Vekili Dinushika Dissanayake, Türkiye’deki LGBTİ+ topluluğu hedef alan cezai hükümler getirmeyi öngören 11. Yargı Paketi’nin basına sızan teklif taslağıyla ilgili, “Bu teklifler, LGBTİ+’ların ve LGBTİ+ haklarını savunan kişilerin haklarına yönelik ciddi bir tehlike oluşturuyor ve asla gündem dahi edilmemeli” dedi.

“Bu teklifler uyarınca, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez, milletvekilleri LGBTİ+ kimliklerinin her türde ifadesinin, onaya dayalı eşcinsel ilişkinin ve hayati önem taşıyan cinsiyet uyum tedavisine erişimin suç kapsamına alınmasını gündemlerine alabilir” diyen Dissanayake'nin açıklaması şu şekilde:

“İnsanlar, toplumsal cinsiyetle ilgili kalıp yargılara dayalı olarak, görünüşleri ve kiminle ilişki yaşamayı seçtiklerine göre hapis cezalarıyla karşı karşıya kalabilirler. Meclise sunulmaları ve kabul edilmeleri halinde, LGBTİ+ ile ilgili herhangi bir yapıcı tartışma da LGBTİ+’ları ‘teşvik etmek, övmek veya özendirmek’ gerekçesiyle suç sayılabilir.
‘Genel ahlakı’ ve ‘aile kurumunu’ korumak gibi mesnetsiz bir kisve altında, önerilen bu yasal değişiklikler toplumun dokusunu tehdit etmektedir. Yasalaşmaları halinde, bu Türkiye yetkililerinin, LGBTİ+’ların ve onlarla dayanışanların insan haklarını ayrımcılık yapmaksızın gözetme, koruma ve hayata geçirme yükümlülüklerinin ağır ihlali olacaktır. Ciddi şekilde geriye dönük bir adım olabilecek bu teklifler, kararlı bir direnişle karşılanmalı ve kesin olarak reddedilmeli.”

Ne olmuştu?

Yakın zamanda Meclis’e sunulması beklenen 11’inci Yargı Paketi’nin taslağında LGBTİ+'ların hak ve özgürlüklerini kısıtlayan maddeler olduğu ortaya çıkmıştı. Taslakta “Doğuştan gelen biyolojik cinsiyete ve genel ahlâka aykırı tutum ve davranışta bulunan ya da bulunmayı alenen teşvik eden, öven veya özendiren kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” maddesi yer alıyor. Ayrıca 18 olan cinsiyet değiştirme yaşı 25’e çıkarılıyor ve cinsiyet değiştirme ameliyatı olabilmenin koşulları zorlaştırılıyor.

Taslağın mevcut haliyle Meclis’e sunulması halinde LGBTİ+ bireylere hapis cezası verilmesinin önü açılacak. Düzenleme LGBTİ+ların hak ve özgürlüklerimin yanı sıra LGBTİ+'ların ilişkilerini konu alan dizi veya filmleri yayınlayan dijital platformları da etkileyecek.

11. Yargı Paketi’nin taslağında Türk Ceza Kanunu’nun ‘Hayasızca Hareketler’ başlıklı 225’inci maddesinde değişikliğe gidilecek. Maddeye LGBTİ+’ların hapis cezası almasının önünü açacak şu fıkra eklenecek: "Doğuştan gelen biyolojik cinsiyete ve genel ahlaka aykırı tutum ve davranışta bulunan ya da bulunmayı alenen teşvik eden, öven veya özendiren kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." 225’inci maddeye ayrıca “Aynı cinsiyetteki kişilerin nişan veya evlenme töreni yapmaları halinde bu kişilere, bir yıl altı aydan dört yıla kadar hapis cezası verilir” maddesi de eklenecek.

Dizi ve filmlere de yaptırım öngörülüyor

Bu düzenlemenin hayata geçmesi halinde düzenlemeden sadece LGBTİ+'lar değil, LGBTİ+'larla ilgili hikayelere yer veren dijital platformlar da etkilenecek. Taslağa göre, LGBTİ+ hikâyeleri anlatan içerikler Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından yayından kaldırılabilir ve/veya cezalandırılabilir.

225’inci maddeye ayrıca “Aynı cinsiyetteki kişilerin nişan veya evlenme töreni yapmaları halinde bu kişilere, bir yıl altı aydan dört yıla kadar hapis cezası verilir” maddesi de eklenecek. Maddede hali hazırda bulunan ‘Alenen cinsel ilişkide bulunan veya teşhircilik yapma’ suçunun 6 aydan 1 yıla kadar olan cezası da bir yıldan üç yıla çıkarılacak.


Cinsiyet değiştirme ameliyatı yaşı yükseldi

Taslakta yer alan düzenlemeler, Şubat ayında KaosGL.org’un ulaştığı LGBTİ+ karşıtı yasa tasarısı taslağının neredeyse aynısı. Gazeteci Yıldız Tar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda bir süredir hazırlanan yasa taslağının bu yıl Şubat ayında gündeme gelen taslaktan iki temel farkı olduğunu ifade etti. Tar, taslaktaki iki temel farkı, "Translara ameliyat yaşını 21 yerine 25 e çıkartıyor ve  Translara ameliyat sınırlaması, intersekslere rızadışı yapılan ameliyatları engellemesin diye istisna tanımlıyor" şeklinde aktardı.

Taslakta dikkat çeken düzenlemelerden biri transların cinsiyet uyum operasyonu yaşının 18’den 25’e çıkarılması ve rapor alma koşullarının güçlendirilmesi. Ayrıca, “kanuna aykırı” müdahalelerde hekimler hapis ve yüksek para cezası tehdidiyle karşı karşıya bırakılacak. 11’inci Yargı Paketi’nin taslağında cinsiyet değiştirme ameliyatı olmayı zorlaştıran düzenlemeler de yer aldı. 18 olan cinsiyet değiştirme yaşı 25’e çıkarıldı.

Kanuna aykırı müdahaleler

Cinsiyet değişikliğini düzenleyen maddede ‘kanuna aykırı cinsiyet değişikliği’ operasyonu yapılmasına da ceza öngörüldü. Taslakta “Kanunla belirlenen koşullara aykırı olarak kişinin cinsiyetini değiştirmeye yönelik herhangi bir tıbbi müdahalede bulunan faile üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve bin günden onbin güne kadar adlî para cezası verilir” denildi.

“Zorunluluk bilimsel olarak ortaya konulmalı”
Cinsiyet değiştirmeyle ilgili maddelerin gerekçelerinde, “Kişilere cinsiyet değiştirme imkânı tanınmış ise de bu durum, kişilerin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hak olmayıp, cinsiyet değişikliğine dair zorunluluğun bilimsel olarak ortaya konulması gerekmektedir” denildi.

"Cinsiyetsizleştirme akımlarıyla etkin mücadele"

11’inci Yargı Paketi taslağının genel gerekçesinde de aile kurumu vurgusu yer aldı. Gerekçede, “Aile kurumunun korunması, toplumun genel ahlak ve değerlerine yapılan saldırıların önlenmesi, tek tipleştirme ve cinsiyetsizleştirme akımlarıyla daha etkin mücadele edilmesi amacıyla toplumsal yapımızı tahkim eden ve insan onurunu koruyan düzenlemeler kabul edilmektedir” denildi.

Kategoriler

Güncel İnsan Hakları