Papa ile Kutsal Ruh Katedrali’nde: Heyecan, gözyaşı, iman ve ilahi bir an

Papa 14. Leo’nun Kutsal Ruh - Saint Esprit Katedrali’ndeki “dua toplantısı”, katedrale sığmayan bir coşku ve asırlık bir imanın ortak sesi oldu. Papa’nın “İlk Havarisel Yolculuğu”nu ilâhi bir ana dönüştüren tarihi ayine yüzlerce kişi gözyaşlarıyla tanıklık etti, Birinci İznik Konsili’ndeki “birlik” ruhu esti.

Vatikan'dan Türkiye'ye son ziyaret 2014 yılında  Papa Franseco tarafından gerçekleştirilmişti. Papa Francesco'nun 21 Nisan 2025’teki ölümünden sonra 8 Mayıs 2025’te Vatikan Devlet Başkanı ve Katolik Kilisesi'nin 267’ncisi seçilen Papa 14. Leo,  ilk resmi yurtdışı seyahatini Türkiye’ye yaptı.

27 Kasım'da Ankara’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşen Papa, aynı akşam İstanbul’a geldi. Katolik ruhaniler ve İstanbul Valisi tarafından karşılanan Papa, Vatikan İstanbul Temsilciliği Konutu’na geçti.

28 Kasım'da İstanbul ziyaretlerine başlayan Papa, sabah saat 09.00 sularında, Şişli’deki Kutsal Ruh - Saint Esprit Katedrali’ne geldi. “Episkoposlar, Rahipler, Diyakozlar, Adanmış kişiler ve Pastoral Çalışanlar ile Dua toplantısı” için Katedral’de yoğun güvenlik önlemleri alınmıştı.

Polisler tarafından arandıktan sonra dua toplantısı için akredite davetliler, koro üyeleri, gazeteciler, farklı etnik kimliklerden topluluklar sırasıyla Katedral’e alındı. Bahçede, üzerlerindeki Papa tişörtleriyle dünyanın pek çok yerinden ziyaret için gelmiş onlarca kişi bekliyordu.

Katedrale  Vatikan bayrağının logosu ile Latince slogan “In Illo Uno Unum” yazılı dev pankart asılmıştı. Aziz Augustinus'tan gelen bu sloganın anlamı, "Bir'de, biz biriz" demek. Yani Hıristiyanların, İsa Mesih'te bir olduğu anlamına geliyor. Yine pankartlarda İngilizce ve Türkçe, “Hoşgeldiniz Papa 14. Leo. Tek Rab, Tek İman, Tek Vaftiz. Welcome Pope Leo 14. Apostolic Journey To Türkiye. Nicea 325-2025” yazıları yer alıyordu.

Katedrale girişler sürerken, içeri giremeyen insanlar için de bahçede duayı izleyebilecekleri ekranlar kurulmuştu. Büyük bir merakla katedrale girenleri Süryanice, İtalyanca ve Arapça ilahilerin seslendirildiği ve bir rahibe tarafından yönetilen koro karşılıyordu.

Katedralin sunak bölümünde ise Papa’nın oturacağı kırmızı renkle bezeli  ahşap bir koltuk yer alıyordu. Davetliler katedrale akın etmeye devam ederken, Süryani Katolik Patriği Mor Ignatiyus Joseph III Younan, Süryani Katolik Cemaati Ruhani Lideri ve Patrik Vekili Mgr. Orhan Çanlı, Türkiye Keldanileri Ruhani Lideri Mgr. Sayın Sabri Anar, Surp Levon Ermeni Katolik Kilisesi Pederi Mikail Uçar ve Katolik ruhaniler de sunaktaki yerlerini almaya başladı. Katedralin ön sıralarında da Katolik rahibeler, davetlileri ev sahibi olarak karşılıyordu.

Katedrale gelen ruhanilerden de anladığımız üzere, bu dua Ermeni, Süryani, Keldani ve Latin Katolikler için düzenlenecek özel bir ayin olacaktı. Ayrıca Papa bugünkü duayı, yarın kutlanacak Aziz Andrea bayramından önce düzenleyecekti. 

Koronun büyüleyici ilahileri eşliğinde saat 09.23’te, Papa 14. Leo katedrale geldi. Papa’nın gelişini, bahçedeki halkı selamlarken yükselen coşku, alkışlar ve İtalyanca “Çok yaşa Papa” seslerinden anladık.

Daha sonra katedrale, ziyaret kapsamında Papa’ya eşlik eden Türkiye Katolik Ermenileri Ruhani Önderi Kerabaydzar Vartan Kazancıyan ardından da Papa giriş yaptı. Yüzlerce kişi, gözyaşlarıyla Papa’yı alkışlıyordu. Papa’nın beyaz litürjik kıyafetine, bu sefer kırmızı bir kumaş ve üzerinde boynuna asılı, her iki ucu göğsünden aşağı doğru sarkan kırmızı stola eklenmişti. “Kutsal Cuma ve Azizlerin Bayramı” nedeniyle, Papa Katolik litürjisindeki kıyafet renklerine uygun olarak kırmızı kumaş ve stola giymişti.

Papa’nın yüzüğü ve haçı

Öte yandan Papa’nın parmağında bir yüzük de vardı. Üzerinde Aziz Petrus'un bir tasviri bulunan yüzük, Yeni Ahit'ten kökenlere ve öneme sahip. Bu “Balıkçı Yüzüğü”, inancı doğrulayan ve ilk Papa'nın kendisine emanet edilen görevi simgeliyor. Papa öldüğünde, Balıkçı Yüzüğü, Kurşun Mühür ile birlikte bir keski ile işaretlenir ve böylece mührün sahtesinin yapılması önlenir. Bu nedenle her yüzük, her Papa için benzersiz ve kişiseldir. Şimdi Papa 14. Leo, meşalenin devrini simgeleyen anahtarlar ve ağlı Aziz Petrus'un bir resmiyle “Balıkçı Yüzüğü” geleneğini sürdürüyor. Yine Papa Francis, boynunda gümüş haç takıyordu. Ancak Papa 14. Leo geleneğe geri dönerek altın haç takmıştı.

Coşkulu karşılamanın sonunda Papa, sunaktaki ahşap koltuğa oturarak davetlileri selamladı. Daha sonra “Aziz Pavlus’un Romalılara Mektubundan” sözler okundu. Devamında, Birinci İznik Konsili’nde kabul edilen Bildirge ile oluşan “iman ikrarı” üzerine dua edildi. Papa da koro ve katedraldeki davetliler tarafından okunan dua ve ilahilere eşlik etti.

Bunun ardından davetliler, uzun bir vaaz veren Papa’ya dikkat kesildi. Vaazında pek çok konuyu ele alan Papa, şunları söyledi: “Ekselanslar, sevgili rahip kardeşlerim, sevgili rahibe kardeşlerim, ruhbanîler, pastoral hizmet görevlileri ve tüm kardeşler, sizlerle birlikte olmaktan büyük bir sevinç duyuyorum. İlk Havarisel Yolculuğumda, İsrail halkının tarihi ile Hıristiyanlığın doğuşunun kesiştiği, Eski ve Yeni Antlaşma’nın kucaklaştığı ve sayısız Konsilin sayfalarının yazıldığı bu ‘kutsal toprak’ Türkiye’yi ziyaret etme lütfunu bana bahşettiği için Rab’be şükrediyorum.”

Hıristiyanlığın doğuşu, önemi ve yayılışına değinen Papa, Ermeni, Rum, Süryani, Keldani ve Latin Katoliklerin tarihte varoluşunu anlattı. Matta, Markos, Luka ve Yuhanna’nın İncil’den bölümlerini okuyan Papa, “Türkiye’deki Kilise küçük bir topluluktur. Fakat egemenliğin bir tohumu ve mayası gibi verimlidir. Müjde’ye hizmet eden bu birlik içinde, inancın kök salmış, güven dolu bir umut uyandırmasını teşvik ediyorum. Müjde’yi sevinçle paylaşmamızı sağlayan birlik ruhu aynı zamanda birlikte yürür. Umut verici bazı işaretler şimdiden göze görünmekte. Bunlardan biri, pastoral bakımın niteliğini artıran, dini iletişim ve eğitim alanındaki yenilikler ve iman tanıklıkları sebebiyle, bazıları belki farkında bile olmasa, bu gelişimin işaretleridir” dedi.

“Türkiye’deki Hıristiyan toplulukların kaynağında direniş var”

Türkiye’deki kiliselere ve ruhanilere, pastoral hizmetleri artırma ricasında bulunan Papa, “İnanıyorum ki Kutsal Ruh size her zorlukta rehberlik edecektir. Bu hususta geçmişten de önemli bir deneyime sahipsiniz. Türkiye’deki Hıristiyan toplulukların kaynağında öngörülen direniş ve tanıklık vardır. Ayrıca yüzyıllardır bu topraklarda zorluklara rağmen ayakta durmaya devam eden yerli cemaatlerin sadakati ve kilisenin misyonuna olan bağlılığı bugün de görevlerinizi güçlendirmektedir. Müjde’nin yayılışı bu topraklarda birçok kez güçlenmiş, yeniden doğmuş ve yeni bir dinamizm kazanmıştır” diye ekledi.

Son olarak Birinci İznik Konsili’nin 1700. yıldönümünün önemini anlatan Papa, “iman ikrarı”nın önemini bir kez daha açıkladı. Papa vaazını, Aziz 23. Yuhanna’yı anarak, “Dilerim ki sizler de aynı tutukuyla hareket eder, imanın sevincini canlı tutar ve Rab’bin teknesinde cesur balıkçılar olarak çalışmaya devam edebilirsiniz” sözleriyle sonlandırdı. Davetliler, uzun süre Papa’nın vaazını alkışladı.

Dua, “Kapanış Duası”nın okunması ve Papa’nın kırmızı litürjik kıyafetlerinin ruhaniler tarafından çıkartılmasıyla sona erdi. Bu esnada katedraldeki yüzlerce kişi ayağa kalkmış ve alkışlar eşliğinde İtalyanca “çok yaşa Papa” diye bağırıyordu. Kısa süre sonra onlarca kişi sıraya dizilerek Papa’ya hediyeler sundu. Papa da bu kişilere haç kolye hediye etti. Son olarak tekerlekli sandalyede fiziksel engelli bir çocuk Papa’nın yanına gitti. Çocuğun hemen yanına koyulan sandalyeye oturan Papa, birlikte fotoğraf çekti ve dua etti.

Artık Papa’yı uğurlama vakti gelmişti. Katedraldeki davetliler oturakların en köşesine geçmek için birbirlerini ezip geçerken, koronun seslendirdiği Süryanice ilahiler dahi atmosferi sakinleştiremiyordu. Sunaktan yürümeye başlayan Papa’ya herkes elini uzatıp dokunmaya çalışıyor, bir yandan da hüngür hüngür ağlıyor. Papa da, kendisine uzatılan elleri sıkarak gülümsüyordu.

İlâhi ‘an’a veda

Çok yaklaşmıştık. Yanıma geldiğinde ben de elimi uzattım. Her yerden bir el uzanıyordu ve elimi göreceğini düşünmüyordum. Elimi tuttu ve gözlerime bakıp gülümsedi. Fırsattan istifade üzerime düşmek üzere olan üç kişi de elini uzattı ve Papa’nın ellerini tutmasıyla hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. “Çok yaşa Papa” sloganları ile sonlanan uğurlama seremonisi sonrası herkesin yüzünde büyülenmiş bir ifade belirmişti. Papa’nın bugünkü dua toplantısına katılan davetliler, katedralde ilâhi bir “an” yaşadı. Ve muhtemelen ömürleri boyunca unutamayacakları “an”lardan biri oldu.

Papa bugün yalnızca Katolik dünyasını değil, tüm Hıristiyanları ve farklı inançlardan toplulukları, “kendi evinde” ağırladı. Özellikle, kendi cümleleriyle “İlk Havarisel Yolculuğu”nda, Birinci İznik Konsili’nin 1700'üncü ruhu ve “iman ikrarı” vurgusuyla İznik’e yol aldı.

Kategoriler

Dünya



Yazar Hakkında