“Bütün sınıf sana çocuk bayramlarında zarfsız kuşlar gönderecek”*

Cîwan Özkan bir ilkokul 5. sınıf öğretmeni... Berkin Elvan’ın gözlerinden sonra ‘yüreğini de hayata kapattığı’ gün okula gittiğinde dersin konusunu yazması gereken deftere şöyle yazdı: “Berkin Elvan 15 yaşında hayattan nasıl koparıldı? Öğrencilere anlatıldı.” Gerisi çocuk masumiyetinde sorular ve aynı masumiyetle bulunmaya çalışılan cevaplar...

CîWAN ÖZKAN

11 Mart sabahında Berkin'siz uyandık dünyaya. Biz gözlerimizi yeni güne açarken o zaten çoktandır kapattığı kara gözlerine ek olarak yüreğini de kapatmıştı hayata. Hiç bir şey yapmak gelmiyordu içimden. Okula gitmek istemiyordum. Ama evde kalsam daha da kötü olacaktım. Kalkıp okula gittim. Sınıfa girdiğimde öğrencilerim her zamanki gibi yaramazlıklarıyla sınıfın altını üstüne getirmişlerdi. Oturdum onlara baktım. Sonra Berkin'i düşündüm. Yaşasaydı o da şu an sınıfta sırasında oturuyor olacaktı. Sınıf defterini açtım, dersin konusunu yazmaya çalışırken elim dondu kaldı. Yazamadım hiçbir şey. En sonunda deftere fotoğrafta olduğu gibi “Berkin Elvan 15 yaşında hayattan nasıl koparıldı? Öğrencilere anlatıldı” diye bir not düştüm.

Berkin'i ölüme götüren süreci anlattım onlara. Öğrencilerim pür dikkat dinliyorlardı ve sonra eller söz hakkı için kalkmaya başladı.

12 yaşında beşinci sınıf öğrencileri... Çocuk masumiyetinde sorular ve kendilerince bir o kadar da saf temiz duygular...
 
Enes: Hocam kim vurdu Berkin'i?

Deniz: Kim olacak? Polis vurdu Enes, sen hiç televizyon izlemiyor musun? Hocayı dinlemedin mi?

Enes: Polis niye vurdu ki?

Yusuf: Vuran polise sormak lazım.

Ahmet: Hocam ben çok duydum haberlerden Berkin'in adını.45 kilodan 16 kiloya düşmüş.

Ceyda: Ben çok üzüldüm. Küçücük bir çocuğu niye vuruyorlar? O büyük değil ki? Onun anne babası çok üzülmüştür.

Deniz :Bence büyük de olsa insanlar öldürülmemeli. Ben ablamla, annemle, babamla Gezi Parkı’na çok gittim. Orada kötü hiçbir insan görmedim. Orda da çok insan öldü.

Enes: Berkin polise taş attığı için mi vuruldu? Televizyondan görüyorum çocuklar polise taş atıyor, polis de onlara gaz atıyor.

Deniz :Berkin ekmek almaya gitmişti. Polise taş atmadı. Hem atsa da polis onu öldürmeli mi? 

Ahmet: Polis de taş atsın, gaz atmasın.

Elif: Ben de bakkala ekmek almaya gidiyorum, sizler de gidiyorsunuz. Aynı şey bizim başımıza da gelebilir. 

Enes: Bizim mahallede hiç eylem olmaz ki! Korkmayın.

Deniz: Bizim mahallede olmuyor demek doğru bir şey değil. Hepimiz aynı ülkede yaşıyoruz. Polis bizi korumak için var, vurmak dövmek için değil. Suçlu insanları, hırsızlık yapanları, cinayet işleyenleri alsın, dövsün ,tutuklasın. Ama Berkin bizim gibi öğrenciydi. Hiçbir şey yapmamıştı. Sadece evinden çıkıp ekmek almaya gitmişti.

Ahmet: Ben de Deniz arkadaşıma katılıyorum.Polise artık güvenmiyorum. Zaten gördüğümde de korkuyorum onlardan. Hep sinirliler.

Elif: Hocam Berkin cennete gitmiştir değil mi? Din hocamız çocukların cennete gittiğini söyledi bize. Kötü bir durum, ailesi çok üzülecek ama en azından cennete gidecek.

Deniz: Ben cennete gitsem de ölmek istemiyorum, yaşamak istiyorum. Berkin'e sorulsaydı o da ölmeyi istemezdi. Söylüyorum arkadaşlar size, ölseniz cennete gideceksiniz. Kim ölmek istiyor? Berkin 8 ay komadaydı ölmek istemedi ama öldü. Çünkü çok kilo verdi dayanamadı.  

* Ece Ayhan’ın Meçhul Öğrenci Anıtı şiirinden...

Kategoriler

Şapgir