Adalet için bir de uluslararası propaganda ve yozlaşmayla mı savaşmam gerek?

Benimle hikâyelerini paylaşan ve sayelerinde gerçek ve adalet üzerine uzlaşma için bana umut veren, Türkiye’den bütün o harika insanlar, size teşekkür etmek istiyorum. Sizler için de dileğim, Türkiye’nin sevgili insanları, gerçekten kendinizi bulabilmeniz.

SERJ TANKIAN

Sevgili Türkiye halkı,

SERJ TANKIAN: 1967’de Lübnan’da doğdu. Beş yaşındayken ailesiyle birlikte Los Angeles’a göç etti. 1994’te kurulan ve dünya çapında ün kazanan müzik grubu System of a Down’ın temelleri, burada gittiği Ermeni okulunda grubun diğer üyeleriyle tanışması sonucu atıldı. Üniversitede enstrüman çalmaya ve şarkı yazmaya başlayan Tankian’ın müzik yaşamı 2006’ya kadar aynı grupla devam etti. Sonrasında kariyerini solo olarak sürdürdü. Soykırım’dan kurtulan bir büyükbabanın torunu olan Tankian hem yazdığı şarkı sözleri, hem de aktivist olarak yaptıklarıyla, Ermeni Soykırımı’nın yanı sıra, Amerikan hukuk sistemindeki çarpıklıklar, işgalci faaliyetler, ekoloji ve hayvan hakları gibi pek çok konunun gündeme taşınması için çalıştı. Tankian, Ermenistan’da demokrasinin inşa edilmesi için çaba gösteren gruplara da destek veriyor.

Benim adım Serj Tankian. Lübnan’da doğmuş, Yeni Zelandalı bir Amerikalı Ermeni’yim. Büyükanne ve büyükbabalarımın memleketi, günümüzde Türkiye olarak bilinen yerdir. Büyükbabam Isdepan Kayseri Efkere’den (Bahçeli), büyükannem Varsenig ise Tokat’tan gelmiş. Diğer büyükanne ve büyükbabam Dörtyollu ve Urfalı idi. Hiçbiri, o toprakları kendi özgür iradeleri ile terk etmemiş. Hepsi de Osmanlı İmparatorluğu’nun son günlerinde İttihat Hükümeti’nin işlediği korkunç soykırımdan sağ olarak kurtulmuş.

O zamanlar hepsi küçücük çocuklarmış. Büyükbabam Isdepan kurtarılmış ve mülteci olarak Lübnan’a gelmeden önce bir süre bir Amerikan yetimhanesinde, bir süre de Yunan yetimhanesinde kalmış. Büyükannem Varsenig’i ve onun büyükannesini ise, kıyımdan, doğru olanı yapmak için kendi hayatını riske atan bir Türk belediye başkanı kurtarmış.

Bunlar Türkiye’nin ya da başka ülkelerin arşivlerinden alınmış hikâyeler değil. Bunlar, benim ailemin gerçek öyküleri.

Büyükanne ve büyükbabalarımın memleketi olan bu yerler, 600 yıldan daha uzun bir süre önce, tarihi Ermenistan olarak biliniyordu. Türkiye’de kazılar yapan antropologlar, Helen/Yunan medeniyeti ve diğer medeniyetlerin yanı sıra bizim medeniyetimize ait kalıntılara da rastlıyorlar.

Türkiye’nin benim için önemli olmasının sebebi, sadece büyükannelerimin ve büyükbabalarımın oradan gelmiş olması değil, aynı zamanda, bütün halkımın ellerinden zorla alınan o topraklardan gelmiş olmaları; üstelik, savaş yüzünden ya da sınırların değişmesi sonucunda değil, İttihat ve Terakki Hükümeti’nin vahşi emirleri yüzünden topraksız kaldılar.

Bugün bütün bunlar bizim için ne ifade ediyor? Çok basit. Ermeniler Türkiye’nin huzurunu kaçırmak ya da ırksal ayrımlar yaratmak istemiyor; biz sadece adalet istiyoruz. Böylece, aramızdaki ilişkileri gerginleştiren bu tarihi acıdan kurtulup hayatlarımıza devam edebilelim istiyoruz. Bu sadece Ermeni tarihi değil, aynı zamanda Türkiye’nin de tarihi.

Erdoğan Hükümeti doğru olanı yapıp, bütün bu olanlarla yüzleşebilecek mi? Sanmıyorum. Modern tarih boyunca Türkiye’ye hükmeden askeri cuntalar da öyle.

Devletinizin bu doğruyu reddedebilmek için yabancı başkentlerde lobi faaliyeti yürüten firmalarla anlaşarak ve üniversitelerde kürsüler oluşturarak kendi dileğine uygun bir doğruyu baştan yaratmak üzere her sene milyonlarca dolar harcadığını biliyor musunuz? Bunun biz Ermenilere neler hissettirdiğinden haberiniz var mı? Bunun ne kadar acı bir tecrübe olduğundan? Tarihin bu korkunç trajedisinden kurtulan insanların torunu olmam yetmiyor mu? Adaletin sağlanması için bir de uluslararası alandaki propaganda ve yozlaşmayla mı savaşmam gerekiyor?

Türkiye’nin kendini bulmak için yaşadığı modern çalkantıların biz Ermenilerle çok alakası var. Tarihlerimiz, coğrafyalarımız ve kanlarımız birbirine öylesine yakın ki, bu sorunları çözebiliriz.

Hem Ermeniler, hem de Türkler, öncelikle, gerçekten eşitlikçi, demokratik ve yozlaşmamış liderleri ve hükümetleri hak ediyorlar.

Son olarak, turnelerde ya da internet üzerinden benimle hikâyelerini paylaşan ve gerçeğe ve adalete dayalı bir uzlaşma konusunda bana umut veren Türkiyeli tanıdıklarıma, bütün o harika insanlara teşekkür etmek istiyorum.

Sizler için dileğim, sevgili Türkiye halkı, gerçekten kendinizi bulabilmeniz.

24 Nisan münasebetiyle,

Barış,

Serj


Must I fight propaganda and corruption internationally to regain justice?

Dear People Of Turkey,

My name is Serj Tankian. I'm a Lebanese born Armenian American New Zealander.

All four of my grandparents come from the area known as modern day Turkey.

My grandfather Stepan hailed from Efkere in Kayseri, while my grandmother Varsenig came from Tokat.

My other grandparents were from Dortiol and Ourfa. None of them left on their own free will.

They were all survivors of the horrible Genocide committed by the Ittihad government during the last days of the Ottoman Empire.

They were all small children at the time. My grandfather Stepan was saved and spent time in an American orphanage as well as a Greek one before arriving in Lebanon as a refugee. My grandmother Varsenig and her grandmother were saved from slaughter by a Turkish mayor who risked his own life to do the right thing.

These are not some stories in the archives of Turkey or other nations. These are the true stories of my family.

Over 600 years ago the areas where my grandparents came from were known as historic Armenia. When anthropologists dig in Turkey, they find the remains of our civilization along with Helenic/Greek and others.

Turkey is very important to me not just because my grandparents came from there but because my whole race came from those lands that were forcefully taken from them, not by war, or in the changing of borders but by the brutal orders of the Ittihad Government.

What does this all mean to us today? It's quite simple. Armenians don't want to hassle Turkey, or create racial divisions, we just want justice so we can all move on from this historical pain that strains our relationship. This is not just about Armenian history but also the history of Turkey.

Will Erdogan's government do the right thing by coming to terms with all of this? I don't think so. Neither will the military juntas that have ruled Turkey throughout modern history.

Do you know that your government spends millions of dollars every year to deny this truth in foreign capitals by hiring all sorts of lobbying firms and setting up chairs at universities to re-create the truth to its liking? Do you know how that feels as an Armenian? What a painful experience this is? Is it not enough that I am the grandson of survivors of a horrible tragedy of history? Must I fight propaganda and corruption internationally to regain justice?

Turkey's modern turmoil to find itself has a lot to do with us Armenians. Our histories, geographies, and blood are too close not to resolve these issues.

Both Armenians and Turks deserve leaders and governments that are truly egalitarian, democratic, and non-corrupt to start with.

In closing, I just want to say thank you to all of the amazing people I've met from Turkey who have shared their stories with me while on tour and online and have given me hope of a rapprochement based on truth and justice.

My wish, Dear People of Turkey, is for you to truly find yourself.

On the occasion of April 24,

Peace,

Serj


Սերժ Թանքեան

Սիրելի՛ Թուրքիոյ ժողովուրդ,

Անունս Սերժ Թանքեան է։ Ես Լիբանան ծնած նիու զիլանտացի-ամերիկացի հայ եմ։  Իմ զոյգ մեծ հայրերս ու մեծ մայրերս բոլորն ալ կու գան այն վայրէն, որ ներկայիս Թուրքիա կը կոչուի։ Ստեփան անունով մեծ հայրս Կեսարիոյ Էֆքերէ շրջանէն եկած է, իսկ Վարսենիկ մեծ մայրս՝ Թոքատէն։

Միւս մեծ հայրս ու մեծ մայրս Տորթեոլէն եւ Ուրֆայէն են։ Անոնցմէ ոչ մէկը իր ծննդավայրը լքած է իր ազատ կամքով։

Անոնք բոլորն ալ վերապրողներ են քստմնելի ցեղասպանութենէն, որ իրագործուած է Օսմանեան կայսրութեան վերջին օրերուն, կառավարութեան գլուխ անցած Իթթիհատականներուն կողմէն։

Բոլորն ալ երախաներ էին այն ժամանակ։ Ստեփան մեծ հայրս փրկուած էր եւ ժամանակ մը ապրած էր ամերիկեան որբանոցի մը, ապա ալ յունական որբանոցի մը մէջ, նախքան Լիբանան հասնիլը որպէս գաղթական։  Վարսենիկ մեծ մայրս եւ անոր մեծ մայրը սպանդէն փրկուած են թուրք քաղաքապետի մը շնորհիւ, որ իր կեանքը վտանգի տակ դրած է շիտակ բանը ըրած ըլլալու համար:

Այս պատմութիւները Թուրքիոյ կամ այլ պետութիւններուն արխիւներու պատմութիւններ չեն։ Այս դէպքերը իմ ընտանիքիս պատմութիւններն են:

Աւելի քան 600 տարիներ առաջ, այն երկիրը, ուրկէ մեծ հայրերս եկած են, կը ճանչուէր որպէս պատմական Հայաստան։ Երբ մարդաբաններ հետախուզութիւն կատարեն Թուրքիոյ մէջ, անոնք կը գտնեն մեր մշակոյթին մնացորդացը, հելլենական-յոյներուն եւ այլոց կողքին։

Թուրքիան շատ կարեւոր է ինծի համար, ոչ միայն իմ մեծ հայրերս հոնկէ եկած ըլլալուն համար, այլ քանի որ իմ ամբողջ ազգս կու գայ այդ հողերէն, որոնք բռնի ուժով խլուած են անոնցմէ՝ ոչ թէ պատերազմի հետեւանքով, կամ երկրին սահմաններուն փոփոխութեան ենթարկելուն պատճառով, այլ Իթթիհատական կառավարութեան վայրագ հրահանգներուն պատճառով։ Ի՞նչ նշանակութիւն ունին այս բոլորը մեզի համար այսօր։ Շատ պարզ է։ Հայերս չենք ուզեր ճնշել Թուրքիոյ վրայ, կամ ցեղային պառակտում ստեղծել, մենք միայն արդարադատութիւն կ'ուզենք, որպէսզի բոլորս կարենանք յառաջ անցնիլ այս պատմական ցաւէն, որ կը կաշկանդէ մեր յարաբերութիւնները։ Ասիկա միայն Հայոց պատմութեան չի վերաբերիր, այլ նաեւ Թուրքիոյ պատմութեան։

Արդեօ՞ք Էրտողանի կառավարութիւնը ճիշդ քայլ պիտի առնէ այս հարցին գծով։ Չեմ կարծեր։ Ոչ ալ զինուորական ատեանը , որ ժամանակակից պատմութեան ընթացքին իշխած է Թուրքիոյ վրայ, պիտի կատարէ ատիկա։

Տեղեա՞կ էք, թէ ձեր կառավարութիւնը տարեկան միլիոնաւոր տոլարներ կը ծախսէ ժխտելու համար այս իրականութիւնը օտար մայրաքաղաքներուն մէջ զանազան լոպինկի ընկերութիւններ գործի դնելով եւ տարբեր համալսարաններու մէջ նախագահի պաշտօններ յառաջացնելով, որպէսզի հիւսեն իրականութիւն մը ըստ իրենց յարմարութեան։ Գիտէ՞ք, թէ այդ մէկը ինչ նշանակութիւն ունի մեզի, որպէս՝ հայ։ Գիտէ՞ք թէ որքան տանջալի է այս մէկը մեզի համար։ Բաւարար չէ՞ իմ՝ պատմութեան մէջ սոսկալի եղեռն մը վերապրողներու թոռը ըլլալս։ Ստիպուա՞ծ եմ մէյ մըն ալ միջազգային գետնի վրայ քարոզչութեան ու փտածութեան  պայքարիլ, որպէսզի տիրանամ արդարութեանս։

Թուրքիա՝ իր ներկայ տաժանքին մէջ ինքզինք գտնելը մեծաւ մասամբ կախեալ է մեզմէ՝ հայերէս։ Մեր պատմութիւնները, աշխարհագրութիւնները եւ արիւնը իրարու այնքան մօտ են, որ չենք կրնար այս  հարցերուն լուծում չգտնել:

Թէ՛ հայերը եւ թէ թուրքերը  արժանի են ունենալ ղեկավարներ եւ կառավարութիւններ, որոնք իսկական հաւասարապաշտ, ժողովրդավար եւ ոչ փտած են։

Աւարտելով, կ՚ուզեմ շնորհակալութիւն յայտնել այն բոլոր հիանալի մարդոց, որոնց հանդիպած եմ Թուրքիա եւ որոնք ինծի հետ կիսած են իրենց պատմութիւնները՝ երաժշտական շրջագայութեանս ժամանակ եւ առցանց, եւ որոնք ինծի ճշմարտութեան եւ արդարութեան վրան հիմնուած մերձեցման յոյս ներշնչած են։

Մաղթանքս է, սիրելի՛ ժողովուրդ Թուրքիոյ, որ կարենաք իսկապէս գտնել դուք ձեզի։

Ապրիլ 24-ի առիթով

Խաղաղութիւն

Սերժ

Kategoriler

Güncel Diaspora