Diyarbakır'da Ermenice kursuyla çok dilli hayat

Diyarbakır'ın Sur İlçesi Belediye Başkanlığı, Kurdi-Der ve Ermeni Cemaati Vakfı'nın ortak çalışmaları sonucu, çok dilli hayat projesi kapsamında Ermenice dil kursu açıldı. Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Ermenice kursu açmanın 'toplumsal barışı tesis etmenin bir diğer adı' olduğunu ifade etti.

Diyarbakır'ın Sur İlçesi Belediye Başkanlığı, Kurdi-Der ve Ermeni Cemaati Vakfı'nın ortak çalışmaları sonucunda Ermenice dil kursu açıldı.

Çok dilli hayat projesi kapsamında Kurdi-Der binasında açılan Ermenice dil kursu, Ermeni cemaatinin atadığı gönüllü öğretmen Fikri Çalış tarafından veriliyor. 41 kişinin dil öğrendiği kursu ziyaret eden Sur İlçe Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, bunun bir borç ve aynı zamanda tarihsel bir özeleştiri olduğunu söyledi. Kursta eğitim görenlerle teker teker tokalaşarak tebrik eden Demirbaş, göreve geldiklerinden beri resmi ideolojinin kendilerine dayattığı tek dil mantığına hep karşı olduklarını söyledi.

Demirbaş, 'Ama buna rağmen şunu ifade ettik, aslında tekçi yaklaşım bugünkü toplumsal barışın olmamasının en büyük nedeniydi. Çünkü anadil hakkı olmazsa olmazdı. Bu bir insan hakkıdır. Biz çok dilli derken bu coğrafyada yaşayan bütün halkların kendi anadillerinde hem kamusal hizmet hem de eğitim görmesini savunduk. Bu temelde ben bir Kürt olarak kendim için ne istiyorsam, birlikte yaşadığımız bütün halklar için de aynısını istedim. Sadece istemedik, belediyemiz ve Kurdi-Der ile birlikte Kürtçe, Zazaca öğrenim verdik. Ama aynı zamanda bir görev ve sorumluluk olarak da Ermeni, Süryani ve diğer halklara karşı da borcumuzu ödememiz gerektiğine inandık. Bugün Ermenice bir kurs başlattık. Bu Türkiye'de, belki Ortadoğu'da bir ilk. Bu aslında toplumsal barışı tesis etmenin bir diğer adıdır. Çünkü tekli yaklaşım maalesef halklara felaket getirdi. Umuyoruz herkesin kendi varlığıyla veya farklılığıyla eşitlendiği bir ortamda toplumsal barışı gerçekleştireceğiz. Bunun bedeli ağır olabilir, ama biz bedel ödemeye hazırız. Şunu özellikle söylemek istiyorum, şahıs ve belediye olarak anadilde eğitim hakkını savunduğumuz için çok sıkıntılarla karşılaştık. Ama bütün bu acıları yaşayan biri veya kurum olarak bir daha bu acıların yaşanmaması adına biz halklarımıza karşı görevimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu bizim borcumuzdur ve aynı zamanda tarihsel özeleştiridir. Biz halkları birbirine düşürenlerin hesabına düşen payını aldık, özeleştiridir bu, ama özeleştirimiz pratiktedir, sözde değil. Bugün bunun pratiğini yapıyoruz. Zaten asıl olan budur' dedi.

'İNSANLIK BAHÇESİNDE HEPİMİZ BİRER ÇİÇEĞİZ'

Bir sonraki aşamada Süryanice kursunu açmayı düşündüklerini belirten Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, talep geldiği takdirde başka dillerde de kurs açabileceklerini söyledi. Demirbaş, 'Demokrasi ancak böyle olur, tıpkı bir çiçek bahçesi gibidir bu. Her çiçeğin rengi, kokusu ve güzelliği başkadır. İşte biz insanlık bahçesinde hepimiz farklı bir çiçeğiz. İnsanlık bahçesinde bir Kürt, Ermeni, Süryani olarak kendi rengimizle, kokumuz ve güzelliğimizle bir arada yaşamak istiyoruz. Bunu istemek ve bunu yapmak yanlışsa biz bu yanlışı yapacağız, suç ise suçu işlemeye devam edeceğiz' şeklinde konuştu.

Diyarbakır'da Ermenice kursu

(IHA)

'ANADİL BÖLMEZ, TAM TERSİNE BÜTÜNLEŞTİRİR'

Diyarbakır'dan Türkiye'ye demokrasinin örneğini gösterdiklerini belirten Abdullah Demirbaş, Türkiye'nin bunu örnek alması gerektiğini kaydetti. Demirbaş, 'Herkesin kendi anadilini öğrenmesi bölmez, tam tersine bütünleştirir. Bizim yaptığımız Diyarbakır'dan farklılıkların bir arada nasıl yaşayabileceğine dair örnektir' diye konuştu.

Üç kuşağın dil öğrendiği kursa katılan Şirin Atabay, Ermeni olmadığını ancak bu dili öğrenmek için kursa katıldığını söyledi. Diller yaşadıkça renklerin çoğalacağına inandığını belirten Şirin Atabay, dünyadaki renkler çoğaldıkça kültürel şenlikler ve farklılıkların da güzelleşeceğine inandığını belirtti.

Eşi ve kuzeniyle birlikte dil kursuna katıldığını kaydeden Altan Atabay ise Ermenice'nin Kiril alfabesi olmasından dolayı yazımının zor olduğunu ancak vakit buldukça bu dili öğrenmeye çalışacağını söyledi. Sevda Atabay isimli kursiyer çok zorlandığını ancak zamanla alışacağına inandığını ifade etti.

Kursa katılan 57 yaşındaki Semiha Demir, bu duygunun çok güzel olduğunu dile getirdi. Yıllarca Ermeni asıllı olduğunu bilmediğini belirten Demir, kökenini belli bir yaşa geldikten sonra öğrendiğini söyledi. Demir, 'Anne babamız ve dedelerimiz yıllarca bize Ermeni olduğumuzu söylemedi. Evde hiç Ermenice konuşmadılar. Korktukları için Ermeni olduklarını hep sakladılar. Belli bir yaşa geldikten sonra kökenimizin bu olduğunu öğrendim ve şimdi böyle bir imkan verildiği için çok mutluyum' dedi.

Ermenice dil kursunun 1 Mart ile 1 Haziran 2012 tarihleri arasında 3 ay boyunca devam edeceği belirtildi.