OHANNES KILIÇDAĞI

Ohannes Kılıçdağı

MUHALEFET ŞERHİ

‘Tarih tekerrür eder mi?’ sorusunun cevabı da ‘tekerrür’den ne anladığınıza bağlı. Eğer olayların şablon gibi birebir tekrarını anlıyorsanız, o durumda değil tarih, gün bile tekerrür etmez. Size tıpatıp aynı gelen günler arasında bile farklılık vardır.

Soykırım, katliam, pogrom gibi ayrımları yapmak için Rober Melson’ın ‘Revolution and Genocide’ [Devrim ve Soykırım] kitabında da bahsettiği ölçütler işimize yarayabilir. Melson, ayrımı yaparken, faillerin, kurbanların fiziksel varlığının yanı sıra, sosyal, siyasal ve kültürel varlığını, kimliğini ve mirasını da hedef alıp almadığına bakıyor.

Yönteme, mantıkbilime, retoriğe dair bir parantez açmak isterim, zira bu söyleşiye verilen tepkiler bunların memlekete pek uğramadığını bir kez daha gösterdi. Hadi onları da geçtim, bir metni satır satır okuyup anlama yetisi ve sabrı bile yok. Eğer öyle olsaydı, mezkûr söyleşi hakkında söylenen çoğu sözün söylenmemesi gerekirdi.

“Suriyeliler burada eğleniyor, bizim askerimiz onların yerine orada ölüyor” lafına dair bir iki söz söyleyelim. Türkiye’nin askerlerini oraya gönderen, Türkiye’nin Suriye politikasını belirleyen Türkiye’deki Suriyeli göçmenler değil herhalde.