SİNEMA
Hayatın tozunu alan kadınların filmi
35. İstanbul Festivali’nin Ulusal Yarışma bölümünde gösterilen, Ahu Öztürk’ün yönettiği ‘Toz Bezi’ adlı filmi, iki gündelikçi kadının hikâyesine odaklanarak, kiri pası bitmeyen İstanbul’a bakıyor. Kendilerine yeni çıkış yolları arayan karakterlerinin küçük dünyalarını, yoksulluğun ve kadınlığın arada kalmış hallerini mercek altına alan filmde, Nazan Kesal ve Asiye Dinçsoy’un etkileyici oyunculuklarıyla dikkat çekiyor. ‘Toz Bezi’, festival kapsamında, cinsiyet eşitliğini geliştirmek için bir kadın yönetmene verilecek Audentia (Cesaret) ödülünün adayları arasında. 15 Nisan’da vizyona girecek olan filmin yönetmeni Ahu Öztürk’le ‘Toz Bezi’ni, evden eve koştururken görünmeyen kadınları ve geçmişin kapanmayan yaralarını konuştuk.
Van’ın yüz yıl önceki yerlileri bugünün ‘ötekiler’i
Ayşe Polat’ın, Van’daki Ermeni mirasının izlerini süren, 1915’in gerçeklerini bölgenin bugünkü yerlilerinin anlatılarında arayan belgeseli ‘Ötekiler’ 35. İstanbul Film Festivali kapsamında gösteriliyor. Yönetmenle, belgeselin yapım sürecini ve ‘yüzleşme’yi konuştuk.
Sahi bu kuşlar neden yitti?
‘Yitik Kuşlar’ın baş kahramanları Bedo ve Maryam adında iki kardeş. Gel gör ki, film, çocuk gözünü, anlatının ifade gücünü arttırmak için değil, anlatılması tercih edilmeyenlerin paravanı gibi kullanmayı tercih etmiş.
Film seçme hakkımız engellenebilir mi?
‘Kapalı Gişe: Türkiye’de Tekelleşen Film Dağıtımı’ belgeseli, 35. İstanbul Film Festivali kapsamında, 10 Nisan Pazar günü 13.30’da Beyoğlu Sineması’nda gösterilecek
Spotlight - Bir yabancının hikâyesi
Spotlight’daki Mitchell Garabedian bir yabancı olmasına rağmen, yaşadığı şehri ve toplumunu, ‘daha yerli’ olanlardan çok daha fazla avunduğunu düşünüyor. Film gösterime çıktıktan sonra ‘Here & Now’a konuşan gerçek Mitchell Garabedian ise, “Bu şehirde bir yabancı olmak nasıl bir şey?” sorusuna, “Boston batan bir gemi olsa, o gemiyle birlikte yok olmaya hazırdım” cevabını veriyor.
İstanbul Film Festivali’nin gözdeleri
Her yıl sinemaseverlerin iple çektiği İstanbul Film Festivali bu yıl 35. kez yola çıkıyor. Baharı karşılayan festival, gelenekselleşmiş bölümlerinin yanına her yıl farklı seçkiler eklediği programıyla, ilginç keşiflere açık. Şüphesiz on günlük bir zaman diliminde 221 filme birden ulaşmak zor. Sizin için kısa ve öz bir seçki hazırladık.
Neyi hatırladığını unutmak, neyi unuttuğunu hatırlamak
Tek bir toplama kampı sahnesine yer vermeyen, Nazizmin ve faşizmin bugün de sürdüğünü gösteren 'Remember', hakikati örtbas etme gayretinin beyhudeliğini yüzümüze vuruyor.
Sanatçı ve savaşçı yönüyle Yılmaz Güney
Yılmaz Güney’i sadece sanatıyla değil, çok yönlü kişiliği ve politik görüşleriyle birlikte anlatan ‘Halkın Sanatçısı Halkın Savaşçısı Yılmaz Güney’ belgeseli 5 Nisan Salı günü saat 20.00'de Şişli Belediyesi Kent Kültür Merkezi'nde görücüye çıkıyor. Filmin yapımcılarından Çetin Desde, belgeselde, Güney’in fikirlerine odaklanıldığını belirtiyor.
‘Yitik Kuşlar’ sinemalarda
1915’i çocukların gözünden anlatan Aren Perdeci ve Ela Elyamaç imzalı uzun metraj film ‘Yitik Kuşlar’ bugün Türkiye’de gösterime giriyor.
Kuyudaki kirli su
Üzerinden yıllar geçmiş olsa da bazı savaş yaraları hiç unutulmuyor ve filmler üzerinden yeniden gündeme geliyor. İspanyol yönetmen Fernando León de Aranoa’nın yönettiği ‘Mükemmel Bir Gün’ (A Perfect Day) de 1995 yılına dönerek, ateşkes ilanına karşın henüz silah seslerinin dinmediği Bosna’ya uzanıyor.