'Soy kodunun var olup olmadığını bilmiyoruz'

CHP İstanbul milletvekili Selina Doğan, soy koduna ilişkin İçişleri Bakanlığı'na sunduğu soru önergesine yanıt alamayınca Bilgi Edinme Kanunu uyarınca bu kez Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'ne başvurdu. Doğan'ın, ‘Madem soy kodu var, kaç kişi olduğumuzu söyleyin’ sorusuna Genel Müdürlük, 'Böyle bir uygulama olmadığı için talebin yerine getirilmesi mümkün değildir' cevabını verdi.

Gayrimüslim vatandaşların fişlendiği soy kodu uygulaması, Şubat ayında İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın talimatiyla Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün sisteminden kaldırılmıştı. HDP Milletvekili Garo Paylan’ın Ala’yla Plan Bütçe Komisyonu bünyesinde yaptığı görüşme sonrası kaldırılan uygulamaya dair CHP Milletvekili Selina Doğan da bir soru önergesi vermişti. ‘Madem soy kodu var, kaç kişi olduğumuzu söyleyin’ şiarıyla hareket eden ve İçişleri Bakanı’na 17 Şubat’ta bir soru önergesi veren Doğan, henüz bir yanıt alabilmiş değil. Selina Doğan, İçişleri Bakanlığı’ndan henüz bir yanıt gelmemesi üzerine bu kez Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü bir başvuruda bulundu. Bilgi Edinme Kanunu uyarınca bulunulan başvuruda, İçişleri Bakanlığı’na verilen soru önergesiyle aynı içerikte, Türkiye’deki gayrimüslim sayısı soruldu:

Kodlama herkeseymiş

Selina Doğan’ın başvurusu şöyle: “Türkiye’de yaşayan azınlıklara yönelik ‘soy kodu’ uygulamasının varlığı bugüne kadar hep tartışılagelmiştir. Konuyla ilgili yaşanan tartışmalar üzerine geçmiş dönemlerde milletvekilleri tarafından çok sayıda yazılı soru önergesi verilmiştir. 24’üncü yasama dönemi, 4’üncü yasama yılında verilen 29686, 29687, 29694, 29703, 29707, 29709, 29710 esas numaralı yazılı soru önergelerine İçişleri Bakanı Efkan Ala 30/5/1014 tarihinde verdiği 24341420-610-48700 sayı numaralı cevabında ‘Nüfus olaylarına ilişkin işlemler mevzuata göre yürütülmektedir’ demiştir. Konu, 26’ıncı dönem 1’inci yasama yılı TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nun İçişleri Bakanlığı’nın bütçesine görüşüldüğü oturumda da gündeme gelmiştir. ‘Soy kodu’ uygulamasına yönelik sorulara Bakan Ala, ‘Bizim spesifik bir kodlamamız yok, şu var: Türkiye’deki bütün vatandaşlar için o kodlama. Yani, oradan kişinin dinî kimliği ya da aidiyeti anlaşılamaz. Yani, sadece azınlıklara ya da dinî inancı farklı olanlara o kodlama yapılmıyormuş’ yanıtını vermiştir.

Ermeni, Rum ve Musevilerin nüfusu kaçtır?

Ala devamla uygulamanın herkese yönelik olduğunu ve bunun amacının da ‘kolay okumak’ için belirterek ‘Etnik kimliğiyle ilgili bir husus değil. Yani, bunlar tamamen sayısal veriler ve MERNİS Projesi dolayısıyla kodlamalar’ diye konuşmuştur. Bu cevaptan anlaşıldığı gibi Türkiye’de ‘soy kodu’ uygulaması yapılmaktadır. Türkiye’deki azınlıkların nüfusları zaman içinde önemli değişiklikler göstermiştir. Toplumun genelindeki nüfus hareketleri azınlık cemaatlerini de etkilemiştir. Nüfus sayısı ve demografik yapının bilinmesi, kamusal hizmetlerin yürütülmesi ve planlanmasında çok önemlidir. Azınlıklar, kendi cemaatlerinin kamusal hizmetleri (eğitim, ibadet, sağlık gibi) önemli oranda kendi vakıfları üzerinden tedarik etmektedirler. Bunlardan dolayı azınlık vakıflarının hizmet planlanması yapabilmesi için kendi cemaatlerinin nüfuslarını bilmesi zorunluluk haline gelmiştir. Ayrıca nüfuslarını tam olarak bilemeyen gayrimüslim cemaatler, ruhani liderlerinin seçimlerinde de sorunlar yaşanmaktadır. Bu bilgiler ışığında, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Ermenilerin, Musevilerin ve Rumların nüfusu kaçtır?”

'Talebin yerine getirilmesi mümkün değildir'

Selina Doğan’ın henüz uygulama sistemden kalkmamışken bulunduğu başvuruya Genel Müdürlük’ten yanıt geldi. İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü imzasıyla yapılan ve soy kodu uygulamasının olmadığı belirtilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Sayın Selina Doğan

16.2.2016 tarihinde Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü birimine 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında yapmış olduğunuz müracaatınızın cevabı aşağıdadır.

‘5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 7’nci maddesinde nüfus aile kütüklerinde bulunması gereken kişisel bilgiler belirlenmiş olup, bunlar arasında soy kodu ve köken bilgileri yer almamaktadır. Bu nedenle, başvuru formunda belirttiğiniz bu yöndeki taleplerin yerine getirilmesi mümkün değildir.’

Bilgilerinize.

İçişleri Bakanlığı

Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü”

‘Aslolan niyet’

Konuyla ilgili Agos’a değerlendirmelerde bulunan CHP Milletvekili Selina Doğan, şunları söyledi: “Aslolan niyet ve söylem. Bu uygulamanın var olup olmadığını bilmiyoruz. Ya İçişleri Bakanlığı eksik bilgi veriyor, ya Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü gerçekleri söylemiyor, bunu hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz. Kişisel bilgilerin korunması hakkında kanunun ilk yedi maddesi tartışılıyor, bu kanun yalnızca dinimizi değil aynı zamanda mezhebimizi de açığa çıkartacak ve kanunun başında cumhurbaşkanı ve başbakanın atayacağı kişiler olacak. Yani eğer ayrımcılık yapmak istiyorlarsa buna her zaman için bir kılıf uydurulur, aslolan niyet ve söylem.”



Yazar Hakkında

1990 İstanbul doğumlu. Kültür sanat, müzik, insan hakları ve güncel politika haberleri yapıyor.