Bugüne kadar sayısız projeye destek vermiş, Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı ve insan hakları aktivisti Osman Kavala bu yazının yayımlandığı tarihte 108 gündür tutuklu olacak. Kavala’nın tutuklanmasını takiben bir araya gelen sanatçı dostları Osman Kavala’yla dayanışma saikiyle Depo’yu bir açık atölye alanına dönüştürdüler. 9 Şubat Cuma günü saat 16.00’dan itibaren 72 saat boyunca ikişer saatlik vardiyalar düzenleyerek mekânda bir araya gelen sanatçılar kesintisiz bir şekilde iş üretmekle kalmadılar, mekânı herkese açarak bir karşılaşma alanı da yaratmış oldular.
Üç gün boyunca gece gündüz süren nöbet 12 Şubat Pazartesi günü bitti ancak bugünlerde Depo’nun birinci katını imzasız resimler, özgün baskılar, yollanmayı bekleyen kartpostallar, mekâna hızlıca kurulmuş bir karanlık oda, heykeller ve yerleştirmeler süslüyor. Vardiya etkinliğinden kalan sanat eserlerinin yanı sıra, iki gün boyunca mekânda yapılan film gösterimleri, yoga seansları, kitap okumaları, şifa niyetine etrafa yayılan kokular, atölye ve performanslar, bu etkinlik hakkında bize çok önemli bir şey söylüyor: Vardiya, tek tek sanatçıları değil anonimliği, sonucu değil süreci merkezine alan bir pratik ve aslında, içinde bulunduğumuz politik atmosferde bize sunulan alternatif bir düşünme şekli. Dolayısıyla genelde sergi değerlendirme yazılarında yapıldığı (benim de yaptığım) gibi ortaya çıkan sanat eserleri hakkında tek tek konuşmayı değil, bir bütün olarak bu pratiğin işaret ettiği estetik olanağı bir yapıt olarak görmeyi öneriyorum. Vardiya’nın bugünlerde İstanbul’da kaldığı yerden Berlin’deki sanatçılarca devralınacak olması da böyle bir okumaya zemin oluşturuyor.
“Buradayız” demek için...
İçinden geçtiğimiz politik süreçte hissedilen haklı rehavetin yerine birlikte üretmeyi ve hayal gücünü koyan bu eyleme halini ‘Vardiya’ya katılan bazı sanatçılar şu şekilde ifade ediyorlar:
“Osman Kavala’nın tutukluluğunun 100. gününde ‘Buradayız’ demek için bir araya gelen sanatçı ve sanat çalışanı dostları, sanat tarihinde örnekleri bulunan vardiyalı açık atölye deneyimini, şu anda Osman Kavala’yla dayanışmsa (aslında ifade özgürlüğünü kullandığı için haksız yere tutuklanan herkes) için bir eylem olarak Depo’da 72 saat boyunca açık bir atölyeyi hayata geçirmeye karar verdi. Kimseye ait olmayan ve açık bir mekânda farklı kuşakların bir araya gelmesi, mekânda biriken görsel dillerin birbirini etkilemesi ve kolektif süreçlerin yaşanması, bundan sonra hem politik tavır almaya ihtiyaç duyduğumuzda dayanışma imkânlarını çoğaltacak bir deneyim oluşturuyor, hem de sanatçı olarak bizi besliyor ve güçlendiriyor.”
“Açık atölye, sanat odaklı bir grup insanın dayanışma ve diyaloğu müşterek umutlar üzerinden bir araya getirdiği bir etkinlik. Bu, üretim ve diyalog kurma araçlarının birbirinin yanına eklemlendiği, sonuçtan ziyade süreç odaklı bir yapı. Sanat pratiklerini kullanarak farklı karşılaşmalar yaratmayı ve alternatif diyalog alanları açmasını umduğumuz bu eylemlilik halini önemsiyoruz. Uzun yıllardır toplumsal dönüşüm süreçlerine ve sanat alanında üretilmiş birçok projeye desteğini esirgemeyen Osman Kavala için yine üretmekte ısrar ederek daha demokratik ve özgür bir yaşam için ‘Buradayız’ demeye çalışıyoruz.”
“Kavala hâlâ yeni üretimlere vesile oluyor”
“Vardiya etkinliği, pek çoğumuzun uzun süredir içinde olan yılgınlığa rağmen bir araya gelip bir şey yapabilme arzusunun sonucu olarak ortaya çıktı. Osman Bey tutuklandığında, bu hissi ancak sanatsal edimlerle dönüştürebileceğimizi, böylece haksız yere tutsak edilenlere de destek olabileceğimizi düşünmüştüm. Bu dönemde münferit girişimler bir yere kadar etkili olabildi. Belki bir araya gelecek, herhangi bir hareket gösterecek enerjimiz yoktu. Ben Vardiya’ya bir süredir içimde olan ama tam olarak başlayamadığım bir işin ilk fragmanını hazırlayarak katkı verdim. Vardiya’dan umut ve mutlulukla ayrıldım. Bu kırılgan hisler çok değerli. Bir de bir arkadaşımın yaptığı şu yorum beni sevindiriyor: ‘Osman Bey en kötü zamanında bile sanatçıları bir araya getirmeyi, yeni üretimlere vesile olmayı başarıyor’.”
Vardiya etkinliği boyunca üretilen işler 19 Şubat’a kadar 11.00-19.00 saatleri arasında Depo’da görülebilir. Vardiya’nın ‘Apartman Projesi Berlin’de yapılacak olan Almanya ayağı 16 Şubat’ta başlayacak ve üç gün sürecek.
(Yazıda alıntı yapılan sanatçıların isimleri, bu kişiler isimlerini vermek istemediği için değil, sürecin anonimliğine vurgu yapmak amacıyla gizli tutulmuştur.)