97 yıl sonra Surp Giragos’ta ilk konser

Diyarbakır’daki Surp Giragos Ermeni Kilisesi, 10 Eylül’de piyanist Raffi Bedrosyan’ın vereceği konsere ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Piyanist Bedrosyan “Bu kilisenin sadece restore edilmiş bir bina olarak değil, dünyadaki tüm Ermenilerin ilgisini çeken bir ibadet ve kültür merkezi olarak yaşaması, Türk-Ermeni diyalogu konusunda ilerleme sağlanabilmesi açısından çok önemli” diyor.

Türkiye ve Diaspora Ermenilerinin bağışlarının yanı sıra Diyarbakır Büyükşehir ve Sur Belediyelerinin katkılarıyla geçtiğimiz yıl restorasyonu tamamlanan kilise, bu konserle hem geçmişte şehirden sürülen Ermenileri yâd etmeyi hem de inşaatı devam eden çan kulesi için destek bulmayı amaçlıyor. Piyanist Bedrosyan “Bu kilisenin sadece restore edilmiş bir bina olarak değil, dünyadaki tüm Ermenilerin ilgisini çeken bir ibadet ve kültür merkezi olarak yaşaması, Türk-Ermeni diyalogu konusunda ilerleme sağlanabilmesi açısından çok önemli” diyor. 

ESRA ELMAS

  • Raffi Bey, siz mühendis kimliğinizle Surp Giragos Kilisesi’nin restorasyon sürecine de katkıda bulundunuz. Şimdi de Ermeni ve Batı Klasik bestecilerin eserlerinden seçmelerin yer aldığı bir konser vereceksiniz kilisede. Bu 97 yıl sonra bir ilk öyle değil mi?

Evet, 1915’ten sonra bu bir ilk olacak. Sizin de bildiğiniz gibi Surp Giragos Kilisesi’nin geçmişi 15. yüzyıla dayanıyor. 3 bin kişilik bir kilise, Orta Doğu’nun en büyük kilisesi... Demek ki bir zamanlar orada bu kiliseyi doldurabilecek bir halk varmış. 1915’te Diyarbakır Ermeni halkı şehirden sürülüp katledilirken, kilisenin çan kulesi de Osmanlı ordusunun top ateşiyle yıkılmış. Dönemin İttihat ve Terakkili Diyarbakır Valisi, Ermenileri sürüp katlettikten sonra eşyalarını bu kilisede toplatmış. Eşyalar arasında piyanolar da varmış tabii. Bu vali eşyaların en iyilerini de kendi evine götürtmüş. Daha önce bu tür bir ‘çalma’ olmuş, şimdi ben piyano ‘çalacağım’ yine aynı kilisede. Şehirden sürülen, katledilen Ermenileri yâd edeceğiz bir bakıma.

  • Kilise 1915’in ardından önce ordu karargâhı, Sümerbank kumaş fabrikasının deposu olarak kullanılmış sonra da yıkıma terk edilmiş. Türkiye’de bu durumda çok sayıda kilise var. Surp Giragos Kilisesi’nin restorasyonu bu bakımdan çok önemli sanıyorum.

Kesinlikle. İstanbul Ermeni Patrikhanesine bağlı olan Surp Giragos Vakfı tarafından 2009 yılında restorasyon çalışmalarına baslanan Surp Giragos Kilisesi, 1915'ten bu yana Anadolu’da restorasyonuna başlanan ilk kilisedir. 2011’in Ekim ayında restorasyon büyük oranda bitti ve kilise halka açıldı. Bu kilisenin sadece restore edilmiş bir bina olarak değil, dünyadaki tüm Ermenilerin ilgisini çeken bir ibadet ve kültür merkezi olarak yaşaması, diyalog konusunda ilerleme sağlanabilmesi açısından çok önemli. Türkiye hükümeti, Ermenilerle diyalog konusunda eğer ciddiyse, geçmişteki tarihi hataları telafi etmenin bir yolu olarak Anadolu’da Surp Giragos gibi kaybolmuş veya kaybolmaya yüz tutan 4 binden fazla Ermeni kilise ve okul binasını restore edip, Ermeni cemaatine geri verebilir diye düşünüyorum.

  • Kilise ibadete açıldı fakat restorasyon çalışmaları da hâlâ devam ediyor. Çan kulesi hâlâ tamamlanamadı…

Evet, çan kulesinin onarımı için çalışmalar hâlâ sürüyor. Ama bir yandan da bütçe açığı var. Bu konser Türkiye ve Diaspora Ermenilerine bağışta bulunmaları için bir çağrı aynı zamanda.          

  • Konserin davetlileri arasında kimler var?

İsteyen herkese kapımız açık. Diyarbakır halkının yanı sıra Diaspora Ermenilerinden de katılım olacak. Mesela Kuzey Amerika’dan bir grup gelecek, hem daha önce bu topraklarda doğmuş, yaşamış ailelerinin memleketlerini ziyaret edecekler hem de konsere katılacaklar. Bu tür etkinlikler iki halkın birbirini tanımasına da vesile oluyor, bu da Türk-Ermeni diyalogu açısından çok önemli tabii. 

(Fotoğraflar: Erhan Arık)