Sırrı Süreyya Önder tahliye oldu

Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Ankara milletvekili Sırrı Süreyya Önder Anayasa Mahkemesi'nin hakkında verdiği "hak ihlali kararı" sonrasında Kocaeli Cezaevi'nden tahliye edildi. Önder'i ailesi, HDP'liler ve dostları karşıladı.

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM), Önder'in "ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine" yönelik kararı ardından Önder'in tahliye edilmesi bekleniyordu. Ancak tahliye dün gerçekleşmemişti.  

Önder bugün akşam saatlerinde Kocaeli 1 nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nden tahliye oldu.

Önder tahliye olduktan sonra yaptığı ilk açıklamada, şu ifadeleri kullandı:

"Normalde insanın böyle zamanlarda sevinmesi lazım, ama bir yanımız içeride. Ne zaman ülke topyekün demokrasi ve barış yönünde nitelikli bir adım atarsa o zaman seviniriz. Anayasa Mahkemesi’nin kararını oybirliği ile almasını çok değerli buluyorum. Ne dediysek barış için dedik. Barış için ve demokrasi için söylemeye devam edeceğiz.”

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, 7 Eylül 2018'de Demirtaş'a 4 yıl 8 ay, Önder'e ise 3 yıl 6 ay hapis cezasına hükmetti.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, iki siyasetçinin mahkumiyet kararını 4 Aralık 2018'de onadı. Önder, 6 Aralık 2018'de cezaevine girmişti. 

Anayasa Mahkemesi, 2013'te Kazlıçeşme’de düzenlenen Nevruz etkinliğindeki konuşması nedeniyle hapis cezasına çarptırılan Önder’in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine şu gerekçeyle karar verdi: 

*Başvuruya konu düşünce açıklamasının yapıldığı tarihlerde PKK’nın gerçekleştirdiği şiddetin ve terör olaylarının sona erdirilmesi amacıyla devlet tarafından bir dizi idari ve siyasi açılım başlatılmıştır. Çözüm süreci olarak da isimlendirilen bu süreçte şiddet ve terör olayları önemli ölçüde azalmıştır. Başvuruya konu ve başvurucunun mahkûmiyetine neden olan “Size Kürt halkı önderi Sayın Öcalan’ın selamını getirdim” sözü BDP tarafından organize edilen bir toplantıda, kısa süre önce Abdullah Öcalan ile çözüm süreci üzerine yüz yüze görüşmüş siyasetçilerin yaptıkları konuşmalar sırasında ifade edilmiştir"

"*Başvuruya konu konuşmanın terör gruplarına silah bıraktırılması, ülkede şiddet olaylarının sona erdirilmesi, toplumsal sorunların demokratik müzakere süreçleri işletilerek çözülmesi imkânlarının artırılması amacını taşıyan ve demokratikleşme süreci olarak ifade edilen bir bağlamda yapıldığı gözönüne alınmalıdır. Başvuruya konu konuşmanın yapıldığı tarihsel bağlam göstermektedir ki 15/2/1999 tarihinden beri hükümlü olan Abdullah Öcallan ile demokratik açılım sürecinde görüşülmüştür. O hâlde başvuruya konu somut olayın koşullarında başvurucunun Abdullah Öcalan ile ilgili sözlerinin şiddete teşvik ettiği kabul edilemez." (BBC, Cumhuriyet)

Kategoriler

Güncel