İnfaz düzenlemesi tüm tepkilere rağmen TBMM'de kabul edildi

Yaklaşık 90 bin mahkuma tahliye yolu açacak olan ancak siyasi tutukluları kapsam dışı bırakması nedeniyle eleştiri ve tepkilerle karşılanan infaz düzenlemesi iktidar blokunun oylarıyla TBMM'de kabul edildi. CHP düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi'ne götürmeye hazırlanıyor.

İnfaz düzenlemesini içeren Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.

Genel Kurul'da görüşmelerin tamamlanmasının ardından yapılan oylamaya 330 milletvekili katıldı. 51 milletvekili ret oyu verirken, 279 milletvekili kabul yönünde oy kullandı. Yasa Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan'ın onayının ardından Resmi Gazete'de yayınlandıktan sonra yürürlüğe girecek.

Yaklaşık 90 bin mahkuma tahliye yolunu açacak teklife, muhalefetin bütün çabalarına rağmen, siyasi tutuklular, düşünce suçluları,tutuklu gazeteciler dahil edilmedi.

CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu tasarının kabul edilmesinden sonra Twitter'dan yaptığı açıklamada "İnfazda eşitlik ve adaleti sağlamayan düzenleme Akparti-MHP ortaklığıyla kabul edildi. Muhalefet olarak 7 gündür tüm zorluklarına rağmen görevimizi yapmaya çalıştık. #Covid19 pandemisinde cezaevlerinde oluşacak kırımdan vicdanen, ahlaken siyaseten ve hukuken sorumlu bu bloktur" dedi. 

HDP milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da "90 bin kişinin bir kısmı tamamen çıkacak, bir kısmı adli tedbirle çıkacak. Düşünce suçları dışarda tutuldu.  18 saat komisyonda sabahlara kadar mücadele ettik,7 gün kesintisiz genel kurulda direndik,sayısal çoğunlukla kazandılar. Ama aslında kaybettiler, milyonlarca mazlumun nezdinde, vicdanda kaybettiler." dedi. 

Uluslararası Af Örgütü'nden düzenlemeye ilişkin yapılan açıklamada "Sadece alternatif bir tedbir olmadığı zaman başvurulması gereken tutuklu yargılama nedeniyle cezaevinde bulunan on binlerce kişinin durumunun tahliye edilmek üzere değerlendirilmeyecek olması derin bir hayal kırıklığı yaratıyor” dendi.

Örgütün Türkiye kampanyacısı Milena Büyük açıklamasına şöyle devam etti:

"Türkiye'nin aşırı kalabalık cezaevleri, ciddi bir hijyen eksikliğinden dolayı özellikle risk grubundaki mahkum veya tutuklu mahpuslar için tehlike arz ediyor. Yeni tedbirler, tutuklu yargılanan, yani herhangi bir suçtan hüküm giymemiş kişiler; gazeteciler, avukatlar, siyasi aktivistler ve insan hakları aktivistleri dahil olmak üzere sadece konuştukları için aşırı geniş terörle mücadele yasaları kapsamında hüküm giymiş kişiler; hatta ileri yaş veya sağlık problemleri nedeniyle yüksek risk altında olan terörle mücadele yasaları kapsamında mahkum edilmiş kişiler de dahil olmak üzere bazı mahpusların serbest bırakılmasına izin vermiyor.”

Yasada tutuklu gazeteciler de kapsam dışı bırakıldı. Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu Sözcüsü Ayşe Güney, şunları söyledi:

“Haberlerini yaptıkları katiller, hırsızlar, tecavüzcüler dışarı çıkarken onlar salgınla karşı karşıya bırakılıyor. Hasta tutsaklar için durum daha da acil. Hasta tutuklu gazeteci Ziya Ataman, 10 Nisan 2016’dan bu yana cezaevinde. Kronik bağırsak rahatsızlığı var ve düzenli ilaç kullanıyor, yine gazeteci Ahmet Altan 70 yaşında ve risk grubunda. Bu kişilerin salgına yakalanmaları bir katliam olacaktır. Bu durumdan bir an önce dönülmelidir.”  

Öte yandan CHP'li Engin Özkoç ceza infaz düzenlemesini Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini, hazırlığa başladıklarını açıkladı.

Yasada yer alan ve tartışmalara yol açan maddelerden biri de koşullu salınma şartları oldu. 

Yasaya göre koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için mahkûmun kurumdaki infaz süresini iyi hâlli olarak geçirmesi gerekiyor. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmidört yılını, diğer süreli hapis cezalarına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının yarısını infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler.                                                                     

(Reuters, Evrensel, Bianet)

Kategoriler

Güncel