Barsamyan’dan İslam’a hakaret eden filmle ilgili açıklama

Amerika Kuzeydoğu Kesimi Ermeni Kilisesi dini lideri Başepiskopos Khajag Barsamyan, Hz. Muhammed'e hakaret içeren filme ilişkin, dünyanın her yerinde kardeşlik ve birbirini tanıma, birbiriyle iç içe olmanın öne çıkarılması gerektiğini belirterek, ''Bütün bu konularda medyanın rolü çok büyük. İnsanları doğru bilgilendirmek, doğru yöne yönlendirmek medyanın bir misyonu, sorumluluğu'' dedi.

Malatya'nın Arapgir ilçesinde dünyaya gelen ve 6 yaşına kadar burada yaşayan Amerika Kuzeydoğu Kesimi Ermeni Kilisesi dini lideri Başepiskopos Khajag Barsamyan, ilçedeki Ermeni Mezarlığı'nda dua etti.

Barsamyan, bir gazetecinin, Hazreti Muhammed'e hakaret içeren filmle ilgili değerlendirmesini sorması üzerine, maalesef dünyanın her tarafında bazı insanların ve grupların farklı dinler üzerine kritikler yaptıklarını belirtti.

Anadolu Ajansı kaynaklı habere göre bu tür şeyler üzerine çok fazla odaklanılmaması, olabildiğince pozitif şeyler üzerine odaklanılması gerektiğini ifade eden Barsamyan, ''Dünyanın her yerinde kardeşlik ve birbirini tanıma, birbiriyle iç içe olmayı öne çıkarmalıyız'' diye konuştu.

Viyana'da uluslararası bir toplantıda Kosova Müftüsü ile aynı masada yemek yediklerini, sohbet ettiklerini anlatan Barsamyan, şöyle devam etti:

''Bu tür şeyleri olabildiğince çoğaltmamız lazım. Birbirimizin iyi yanlarına, pozitif yanlarına odaklanmamız lazım. İki gün önce Gaziantep'teydik. Eskiden Hristiyan kilisesi olan sonradan camiye çevrilen bir binayı ziyaret ettik. O ziyaretimizde caminin imamıyla sohbet etme şansımız oldu ve sağ olsun imam bize çok güzel açıklamalar yaptı. Çok güzel karşıladı bizi. O açıklamalardan sonra ben kendisiyle dua etmek istedim o da memnuniyetle kabul etti. O duasını Türkçe olarak yaptı, ben de Ermenice dua yaptım. Herkes aynı anda ellerini kaldırarak dua ettik. Bu çok güzel, duygusal, özel bir andı. Ben de bundan çok etkilendim, duygulandım. Bitişte de herkes birbirini kucakladı, sarıldı.''

Bu tür kardeşlik temalarının üzerine odaklanılması gerektiğini vurgulayan Barsamyan, ''Bütün bu konularda medyanın rolü çok büyük. İnsanları doğru bilgilendirmek, doğru yöne yönlendirmek medyanın bir misyonu, sorumluluğu'' dedi.

''Ermenistan ve Türkiye arasındaki sınırın açılmasını diliyorum''

Bir gazetecinin, Hükümetin azınlıklara yönelik açılımlarını sorması üzerine, Barsamyan, ''Bütün bu gelişmeleri olumlu olarak görüyorum. İnşallah bunlar daha da çoğalırlar. Ermenistan ve Türkiye arasındaki sınırın açılmasını diliyorum. Bu, her iki ülkenin de yararına olacaktır. Her iki ülke bundan faydalanacaktır. Çünkü zaten hepimiz çok birbirimize benziyoruz. Ermeniler ile Türkler yüzyıllarca bir arada kardeş olarak yaşadı. Gelenekleri, görenekleri her şeyi çok birbirine benziyor. Aynı şarkıları dinliyoruz, aynı şeylerden hoşlanıyoruz. Yemeklerimiz, türkülerimiz aynı. O yüzden sınırın açılmasını ivedilikle istiyoruz. Hem Ermenistan hem Türkiye için bu çok iyi olacaktır'' ifadelerini kullandı.

İstanbul'da Ermeni cemaatinde tanıdıkları bulunduğunu ve Türkiye Ermenileri Patrikliği Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan'la konuştuğunda aldığı haberlerin çok iyi olduğunu dile getiren Barsamyan, son zamanlarda birçok Ermeni kilisesinin onarıldığını, bazı mülklerinin geri verildiğini söyledi. Barsamyan, ''Bunlar çok güzel işaretler, belirtiler'' dedi.

'Arapgirli olduğumu söylemekten gurur duyuyorum''

En son 12 yaşındayken Arapgir'e geldiğini ve 49 yıl sonra tekrar doğduğu yerlere gelmenin mutluluğunu yaşadığını dile getiren Barsamyan, ''Çok anılarım var. Yaramazdım. Bizim mahalleyi, çarşıyı, babamın dükkanını hatırlıyorum. Hamamı hatırlıyorum. Annemle, büyükannemle hamama gidiyordum. Hatıralar var... Kökler çok önemli. Nasıl ki bir ağacın kökleri yeterince derin ve güçlüyse sağlıklı olur. Biz de köklerimiz sağlamsa onun gibi oluruz. Benim köklerim burada, Arapgir'de ve ben her zaman her yerde Arapgirli olduğumu söylemekten gurur duyuyorum'' diye konuştu.

 

Kaynak: AA