İlk uluslararası Ermenice şarkı yarışması ‘Tsovits Tsov’un (Denizden Denize) galipleri ‘Mokatz Harsner’ (Moks’un [Bahçesaray] Gelinleri) şarkısıyla İsviçre’den Authentic Light Orchestra ve ‘Lusnyak Kişer’ (Mehtaplı Gece) adlı şarkısıyla, İspanya’dan HAV Folk Trio oldu.
Authentic Light Orchestra
VARTAN ESTUKYAN
estukyan@gmail.com
İlk uluslararası Ermenice şarkı yarışması ‘Tsovits Tsov’ (Denizden Denize), 23 Kasım Pazar günü Rusya’nın başkenti Moskova’da, ünlü Kremlin Sarayı’ndaki konser salonunda düzenlendi. Yarışmaya Rusya, Ermenistan, Türkiye, İsviçre, Fransa gibi birçok ülkeden amatör ve profesyonel Ermeni müzisyenler katıldı. Ön elemeyi geçerek finale kalan 14 katılımcı, Pazar günü yapılan finalde, caz, folk, rock, blues gibi tarzlarda şarkılar seslendirildi. Arto Tunçboyacıyan, Charles Aznavour, Ayşenur Kolivar gibi isimlerin jüri üyeliğini üstlendiği yarışmanın galipleri, ‘Mokatz Harsner’ (Moks’un [Bahçesaray] Gelinleri) şarkısıyla İsviçre’den Authentic Light Orchestra ve ‘Lusnyak Kişer’ (Mehtaplı Gece) adlı şarkısıyla, İspanya’dan HAV Folk Trio oldu.
Yarışma, ilk olmasının da etkisiyle, beraberinde pek çok tartışmayı getirdi. Yarışma heyetinin, katılımcıların her tarzda müzik yapmasına izin vermesine rağmen, geleneksel bir Azeri müziği türü olan ‘mugam’ türündeki şarkıların yarışmada yer alamayacağını açıklaması üzerine, Türkiye’den Vomank grubu tepki göstermişti. Bu tepki üzerine, yetkililer internet sitesindeki ‘mugam’ ifadesi kaldırmış ve yapılan açıklamada onların asıl yasaklamak istedikleri türün ‘muğam’ değil ‘rabiz’ olduğu anlaşılmıştı. Biz de bir önceki haberimizde, ‘muğam’ı dışlamanın ‘rabiz’i dışlamaktan aşağı kalır bir yanı olmadığını belirtmiştik.
Yarışmaya Türkiye’den katılan Vomank grubunun üyelerinden Saro Usta, yarışmanın Vomank için çok önemli olduğunu belirterek, “Birçok müzisyen, müziklerini yarıştırmak değil, paylaşmak için oradaydı. Bizim de orada bulunmamızın sebebi, farklı ülkelerden müzisyenlerin Ermeni müziği aracılığıyla yan yana gelmesi ve grubumuzu oradaki kitleye duyurmaktı” dedi. Saro Usta, Kremlin Sarayı’nda konser vermenin nasıl bir his olduğunu şu sözlerle anlatıyor: “Kremlin, dünyada çok önemli ve görkemli bir yer. Etkinliğin orada olması belirli bir kalite kazandırdı bu organizasyona. Ciddi güvenlik önlemleri bazen can sıkıcı olsa da, tüm gecenin baştan sona en ufak bir aksilik, teknik sarkma vs. olmadan geçmesi önemli bir başarı. Konser öncesinde grupların soundcheck programı süresince çok sıkı bir disiplinle çalışıldı, adeta zamanla yarışıldı. O kadar grubun ayrı ayrı soundcheckleri alındı, bu hiç kolay bir iş değil. Öte yandan salon görevlilerinin Rusça dışında dil bilmemesi biz ve diasporadan katılan diğer sanatçılar için biraz sorun yarattı ancak çok büyümeden çözüm yolları bulduk. Kısacası ilk olmasına rağmen oldukça iyi organize edilmiş bir yarışma diyebilirim.”
