‘Amiralar Türkiye’nin mali bağımsızlığının en sağlam teminatı oldular’

Onnik Jamgoçyan’ın ‘Osmanlı İmparatorluğu’nda Sarraflık: Rumlar, Museviler, Frenkler, Ermeniler’ kitabı Yapı Kredi Yayınları’ndan çıktı. Osmanlı tarihi uzmanı olan Jamgoçyan, kitabında ‘amira’, ‘banker’, ‘para adamı’ ya da ‘sarraf’ olarak adlandırılan gayrimüslim tüccarların, sanayi ve mimari alanlarında oynadıkları rolü ele alıyor. Doktorasını Fransa’da Paris I-Panthéon Sorbonne Üniversitesi’nde 1730-1853 döneminde Osmanlı İmparatorluğu’nun ve İstanbul’un mali tarihi üzerine yapan Jamgoçyan’la kitabından yola çıkarak Osmanlı mali yaşamında ve Osmanlı Ermeni toplumunda Ermeni ‘sarraf’ların rolü üzerine konuştuk.

Ermenilerin Osmanlı Devleti’nin finans politikalarında ve para yönetiminde oynadığı rolü Yahudiler, Rumlar ve Frenkler karşılaştırdığınızda, Ermenileri diğerlerinden ayıran ne gibi ayırt edici özellikler vardır?

Açık olmak gerekirse, sarraflık kuralları ve göreneği olan bir meslektir ve ‘millet’lere göre değişiklik göstermez. Bu kitap yüksek finans sarraflarını ele alıyor; Ermenilerin ‘Loumayapokh Amira’ diye adlandırdıkları sarrafları (Baruthane ya da hassa mimarı Amiralardan ayırmak maksadıyla). Sorun Ermeni, Rum ya da Musevi ‘tarihçiler’in kendi milletinin sarraflarından bahsetmesi, ancak burada Osmanlı maliyesinin idaresinde yer alan her bir milletin yerini ve önemini anlamak için karşılaştırmalı bir çalışma yapma tasarrufunda değiliz. Venedik, Trieste, Londra, Stockholm, Paris Devlet Arşivlerine ve 1600 senelerinden bugüne kadar Istanbul hayatini ilgilendiren neşredilmiş seyahatnameler ve incelemelere dayanan çalışmalarım, Osmanlı İmparatorluğu’nda inanılmaz bir Ermeni sarraflar ‘tekeli’ olduğunu kanıtlıyor. Aşağıdaki veriler bunu çarpıcı biçimde ortaya koyuyor: 

a) İmparatorluk hazinesi (1700-1853 yılları arası Padişah sarraflarının yüzde 100’ü Ermeni milletindendir.)

b) Babıali hazinesi (1700-1853 yılları arasındaki Sarrafbaşıların yüzde 95’i Ermeni, yalnızca bir sarrafbaşı Musevi ve yine bir sarrafbaşı Rum’dur.)

c) Haremeyn hazinesi (Bu hazineyi idare edenlerin yüzde 100’ü Ermeni milletindendir.)

d) Darphane, yani İmparatorluğun para basma siyasetinin merkezi başlangıçta Museviler tarafından idare ediliyordu. Ancak III. Mustafa’nın Musevileri afaroz eden 1768 tarihli fermanından sonra burası Ermenilere emanet edildi. 1768’den 19. yüzyıl sonuna varıncaya dek Darphane eminlerinin yüzde 100’ünü Ermeniler teşkil ediyordu.  

SÖYLEŞİNİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Kategoriler

Dosya Arka Sayfa



Yazar Hakkında

1967 İstanbul doğumlu. Agos yazı işleri müdürü ve kitap eki Kirk'in editörü; güncel politika, dini akımlar, tarihle ilgili güncel tartışmalar ve yeni çıkan kitaplar hakkında haberler yapıyor.