İlk kez oy kullanan gençler anlatıyor

24 Haziran seçimlerinde milyonlarca genç ilk kez oy kullandı. Biz de bu büyük grup içinde yer alan Ermeni, Rum, Yahudi ve Süryani gençlerin duygu ve düşüncelerini öğrenmek istedik. 18 yaşını aşmış ancak çoğu hala lise öğrencisi olan bu gençlere iki soru yönelttik. İlk olarak “İlk kez sandığa gittiniz. Sandığa giderken düşünce ve hisleriniz nelerdi?” dedik. İkinci olarak da “Seçim sonuçları sizde geleceğe dair nasıl bir his ve beklenti yarattı?” sorusunu yönelttik. İşte yanıtlar.

Reyna N. ‘Beklentilerimin tersi’

*Sandık başına bir oy bir oydur düşüncesiyle, belki ülkemizde artık bir şeylerin değişebileceğini  düşünerek gittim. Bu durum beni oldukça heyecanlandırdı.

* Seçimin sonuçları beklentilerimizin tersinde olduğu için ailemi ve beni hayal kırıklığına uğrattı. Bu sonuç gelecekteki üniversite eğitimime nerede başlamam gerektiğini bana tekrar düşündürdü.

Alara E. ‘Soru işareti’ 

*Ülkemizin geleceği hakkında söz sahibi olabilmek benim için paha biçilmez bir mutluluktu fakat aynı zamanda beni tedirgin de ediyordu. Sonuçta vereceğim karar sadece beni değil bütün ülkemizi etkileyecekti. Bundan dolayı oy vermek benim adıma büyük bir görevdi. Bu görevi en iyi şekilde gerçekleştirmeye çalışmak beni tedirgin ettiği kadar heyecanlandırıyordu da.

*Seçimlerin sonuçları bazılarımız için umutlar doğurdu bazılarımız için ise düş kırıklıkları yarattı. Benim için ise sadece soru işaretleri yarattı ; sonuç ne olursa olsun soru işaretleri olacağını biliyordum çünkü artık ben de söz sahibiydim dolayısıyla sonuçtan ve bu sonucun getireceklerinden sorumluydum.

Eran K. ‘Umudumu yitirmedim’

*İlk kez oy kullanmaya gitmeme rağmen CHP'yi temsilen sandık kurulu üyesi olarak seçimlere katıldım. Hayatım boyunca neredeyse tamamen aynı insanlar ve politik parti tarafından yönetilen bir ülke gördüm. Bu sene ilk defa Muharrem İnce ile gerçekçi bir umuda kapıldığımı düşündüm. İlk turda Recep Tayyip Erdoğan'ın kazanmamasını oldukça gerçekçi buluyordum. 

*Ne yazık ki, ikinci tura kalırsa Erdoğan'ın seçimi kazanacağını düşünüyordum. Seçim sonuçları ile insanlar üzerindeki gücünü adeta kanuna dökmeye başardı ve resmileştirdi. Ayrıca halkın ekonomi ve uluslararası saygınlık kaygıları yerine muhafazakarlık ve aşinalık etkisiyle oy verdiği kanıtlanmış oldu. MHP'in yaşadığı beklenmedik patlama da bunun kanıtıdır. 2023 yılına kadar ülkede ani büyük değişiklikler görmeyi beklemiyorum.. Seçim sonuçlarından memnun olmayan bir çok insana rağmen ben gelecek için umudumu yitirmedim ama, ne yazık ki yakın bir gelecek için değil. 

Alexandra K. ‘Umut hala var’

*Sandığa giderken çok gergin olmasam da ülkemin geleceğini etkileyecek bir seçim olduğunu bildiğim için biraz heyecanlıydım.  Sandığa gitme ve yeni hükümeti seçme hakkına sahip olmanın güzel bir his olduğunun farkına vardım; istediğim kişi cumhurbaşkanı seçilmemiş olsa da benim de şu anki düzeni değiştirmek isteyenlerin ve mitingler yapan insanların çorbasında tuzumun bulunması fikri güzeldi.  

* 2. tura kalmasını ümit ediyordum çünkü bu şekilde daha adil bir sonucun açığa çıkma durumu söz konusuydu.  İlk turdan iktidar partisi liderinin %52 oy alması beni biraz şaşırtmış olsa da desteklediğim adayın %30 civarlarında oy alması Türkiye’de söndürmeye çalıştıkları umudun hala var olduğunu gösterdi.  Bu %30’luk oranın,  4 yıl sonra yine cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunda artacağından hiç şüphem yok.  

Melis M.S. ‘Seçim öncesi atmosfer çok etkiledi’

* Heyecanlı ve umutluydum, küçükken annemlerin oy vermesini izlemiştim ve benim fikrimin de artık ülkemi şekillendirecek olması beni çok mutlu ediyordu. Ayrıca özellikle secim öncesindeki umut dolu atmosfer beni çok etkilemişti, oyumun gerçek bir değişim yaratabileceğini düşünüyordum. 

* Sandık başındayken hissettiğim umudu biraz kaybettiğimi söyleyebilirim. Seçim açıklamaları sırasında bile çok heyecanlıydım ama sonraki sabah kalkıp sonucu gördüğümde oyumun yaratabileceği değişimin gerçekleşmediğini farkedince biraz hayal kırıklığına uğradım. Hala umutluyum, ancak bir sonraki oylamada artık “değişim” yaratamayacak kadar geriye gidebilecek olmamızdan korkuyorum. CHP’ye ve Muharrem İnce’ye oy verdim. Sebebi eğitime, modernleşmeye, demokrasiye en çok değer veren kişinin o olmasıydı. 

Onnik T. ‘Değişime ihtiyaç vardı’ 

* Oy kullanmaya giderken taraf olduğum kişinin kazanacağına inanıyordum ve bir bakıma bunun heyecanı vardı aslında üzerimde gerçekten bu değişime benim değil bütün Türkiye’nin ihtiyacı olduğuna inanıyordum belki de atılacak bir oy bile her şeyi değiştirebilirdi ama sonuç olarak yine olan oldu. 

Arek C. ‘Halk seçimini yaptı’

* Sandığa giderken ilk oy verme tecrübemi yaşayacağım için heyecanlıydım. Oyum resmi olarak sonuçları etkileyeceği için kendimi sorumluluk sahibi hissettim. 

*Halk seçimini yaptı. Ülkenin geleceğinin halkın seçimine uygun olması gerektiği kanısındayım. Temennim bu seçimin sonuçlarının topluma bir fayda sağlaması yönündedir. 

T.H. ‘Beyin göçü artacak’

* Daha önceki seçimlerin aksine, hangi adayının kazanacağı oldukça belirsizdi. Bu durum beni oy kullanmaya daha da iterek üzerimde tatlı bir baskı oluşturdu. Oy kullanmak benim için artık sadece bir vatandaşlık görevi değil, kişisel bir değer haline gelmişti. Pazar günü ailemle sandığa gittiğimde ise heyecanım doruk seviyelere ulaşmış olacak ki kabinde mührü oy pusulasına basarken elim titriyordu. Oyumu sandığa attıktan ve heyecanımı biraz olsun kontrol altına alabildikten sonra gelişmiş ve daha iyi bir Türkiye için büyük umutlarla okuldan ayrıldım. 

* Geleceğe dair beklentilerinden bir tanesi beyin göçünün ileri derecede artacak olması. Üniversiteye hazırlanan bir liseli olarak arkadaşlarımın büyük bir çoğunluğunun yurt dışındaki üniversitelerde eğitimlerine devam edip, orada yaşamayı planladıklarını söyleyebilirim. Bu durum hem bilim ve sanat dallarında büyük başarılar sağlayabilecek bireyleri Türkiye’den kaçırarak ülkeyi geriletmekte, hem de Türkiye’nin diğer ülkeler tarafından az gelişmiş olarak görülmesine yol açmaktadır. Umarım gelecekte bilimin ve sanatın değer gördüğü, üretim ve imalatın ekonomiye katkı sağladığı, her bireyin din, dil ve ırk ayrımı yapılmaksızın hem sosyal hem de hukuki olarak eşit görüldüğü bir Türkiye bizi beklemektedir.

Suren Ç. ‘İnce gençlere seslendi’

* Heyecanlandım tabii ki, ilk defa yapacağım için yanlış olur mu diye bir şüphe duydum kendimden. Bu, sandığa gitmemin önünde bir engel teşkil etmedi fakat. 

* Ben oyumu Muharrem İnce için kullandım bunun nedeni gençlere ve topluma uyarak geleceğe dönük planlamalar yapması.  

Milena P. ‘Endişelerim var’

* İlk kez böyle bir deneyim yaşayacağım için heyecanlıydım. Benim vereceğim oyun ülkemize somut bir katkı sağlayıp sağlamayacağı konusunda endişelerim mevcuttu. 

* Ülkemizin geleceği hakkında endişe ve korkularım vardı. Seçimlerin sonuçları bu durumda herhangi bir değişikliğe yol açmadı. Ülkenin durumu ve gidişatı konusundaki endişelerim hala mevcut.

M.Ş. ‘Oy vermeye devam edeceğim’

*Genç yaşımdan itibaren ülkemizdeki ayrımcılık eğilimine aşinayım. Benim her daim önceliğim sağduyunun ön planda kaldığı bir politikanın tercih edilmesiydi ve buna somut bir katkı verebilecek şansı elde ettiğim için temkinli bir heyecan hissettim.  

*Sonuçlar bazı arkadaşlarımda olduğu gibi beni çok radikal hislere sürüklemedi. Bildiğim iklimden çok farklı bir sonuç oluşmadı zaten. Meclis’te olumlu bir gelişmenin gerçekleştiği kanısındayım. Bunun yanında oy vermeye ve görevlerimi yerine getirmeye devam edeceğim.

D.S. ‘Siyaset ille de sıkıcı değilmiş’

* Heyecanlı ve ümit verici bir seçim süreci olmuş olması beni ve arkadaşlarımı olumlu etkiledi, siyasetin illa da sıkıcı olması gerekmediğini ve isimlerin bu konularda önemli olduğunu gördük. Olumlu bir ilk seçim tecrübesiydi.

* Ben açıkçası siyasette yer almak için daha da büyük bir heyecana kapıldım, çünkü ülkede değişebilecek ve geliştirilebilecek birçok unsuru sonuçlardan sonra daha da net gördüm. Önümüzdeki yıllarda ben ve benim gibiler aynı heyecanı sürdürebildikleri takdirde varolan sistem daha da gelişecek ve varolan hatalar da eminim ki azalacaktır.

Kategoriler

Genel Güncel



Yazar Hakkında