Hepimizin sevilmeye ihtiyacı var

ESRA KARADOĞAN

Feyza Hepçilingirler’in yazdığı ‘Bay Baykuş ile Bilge Kuş’ İthaki Yayınları tarafından, aslında yeni bir girişim olan ‘İthaki Çocuk’ etiketiyle yayımlandı. Çocuk kitaplarına duyulan ilgi ve sevginin artmasının bir yansıması olarak görüyorum ben bu durumu ve bundan dolayı çok mutluyum. Feyza Hepçilingirler, yıllarını Türkçe’ye ve çocuk edebiyatına vermiş, çok kıymetli bir yazar. Kitabı okur okumaz, dil konusundaki sadeliği ve karakterin masumiyetinin aktarılış biçimi beni çok etkiledi ama daha da önemlisi bu kitap, her canlının sevgiye, olduğu gibi sevilmeye duyduğu ihtiyacı hatırlatıyor.

Tek soru…

Karanlıkta iki kadının Bay Baykuş’u görüp çığlık atacak kadar korkması ve hatta onu uğursuz olarak nitelemesiyle başlıyor hikâye. Bay Baykuş kısa bir şok yaşıyor ve sonrasında ise tek sorusu, “Beni sevmeleri için ne yapmam gerek?” oluyor. Halbuki az ötede kendini temizleyen kediyi insanların çok sevdiğini biliyor. Acaba ben de bir kedi gibi kendimi temizleyebilir miyim diye düşünüyor bir süreliğine. Belki bunu yapabilirse, insanlar onu da sever… Sonra bir kurbağa sesi duyunca, acaba insanlar kurbağaları seviyor mu diye düşünüyor. Önce kurbağa sesi çıkarmaya çalışıyor, sonra ise tavşan gibi zıplamaya kalkışıyor. İşte o sırada en başından beri Bay Baykuş’u gözleyen Bilge Kuş çıkıyor ortaya.

Bilge Kuş’un yaklaşımı ise ismi gibi bilgeliğine yakışır şekilde, anlatarak değil, sorular sorarak, cevaplarını Bay Baykuş’un vermesini sağlayarak gösteriyor ona doğrusunu. Patileri olmadığını ve kuşların kediler gibi evcil olmadığını, özgürlüklerine düşkünlüklerini anlatıyor ona. Baykuş tabii ki hemen peşini bırakmıyor, en baştan başlıyor, aklına gelen tüm hayvanlarla karşılaştırıyor kendini, hatta keçiyle bile… Bilge Kuş ona ne den başka biri olmaya çalıştığını sorduğunda ise üzgün bir şekilde aslında tüm bunları sadece önemli bir olmak için yaptığını söylüyor. 

Hatırlanması gereken

Sonuç olarak her canlı sevilmeye, onaylanmaya ve hatta tam da ‘Bay Baykuş ile Bilge Kuş’un anlattığı gibi olduğumuz gibi kabullenilmeye ihtiyaç duyuyoruz. Usta yazar Feyza Hepçilingiler de bunu öyle anlamlı bir şekilde anlatmış ki, inanıyorum ki bu kitabı okuyan çocuklar, zaman zaman olduklarından farklı kalıplara girmeye çalıştıklarında tekrar kendilerine dönüp, oldukları gibi sevilebileceklerini ve olması gerekenin de bu olduğunu hatırlayacaklar.

Neden olmasın?

Bu kitabı benim için özel kılan diğer bir nokta ise, baykuş karakteri yerine başka bir kuşa bilgeliğin atfedilmiş olması. Bir kitapta baykuş varsa eğer o kesin bilgedir, tüm soruların cevabı ondandır. Evet pek çok kültürde baykuşların bilge hayvanlar olduklarına dair inanışlar vardır. Ancak bakış açısını kırmak, okuyanı farklı düşünmeye sevk etmek adına, genel geçer durumların bu şekilde dışına çıkmak benim sevdiğim bir durum. Tıpkı hayatta olduğu gibi bize biçilen kimliklerden farklı davranabiliriz, bocalayabiliriz. Neden hikâyelerde de bunlar olmasın… Altı dokuz yaş arasındaki çocuklara bu kitabı okuyup, sorularla onları sevgi ihtiyacı, kendin gibi olmak ve bireylere yakıştıran özellikler hakkında düşünsek harika olacak, eminim.

Popüler ama…

“Beni sevmeleri için ne yapmam gerek?” çok ağır bir soru kanımca; bu kadar popüler olması çok acı. Ama maalesef ki çocuklarımız, gençlerimiz bazen bu dillendiremedikleri soruya cevaben hareketler içinde buluyorlar kendilerini. Kimi tıpkı Bay Baykuş gibi bir kedi olmaya çalışıyor. Aradıkları rehberliği uygun dille yazılmış çocuk kitaplarında bulabilmeleri ise büyük fırsat. ‘Bay Baykuş ile Bilge Kuş’, bir baykuşun ne bir kedi ne bir tavşan olacağını ve her canlının kendine has, kendine ait güzelliklerle dolu olduğunu görebilmek ve gösterebilmek adına harika bir çalışma olmuş. Feyza Hepçilingirler kelimeleriyle, Burcu Yıldız resimleriyle bu içimizdeki çocuğa dokunan,  bu kitabı iyi ki hazırlamışlar.


Bay Baykuş ile Bilge Kuş

Feyza Hepçilingirler

İthaki Çocuk

40 sayfa.

Kategoriler

Kitap ԳԻՐՔ