‘İnsanlarla iletişim kurunca dayak yemezsiniz’

Maksimum 7 saniyelik kısa videolar çekip paylaşılabilinmesini sağlayan Vine uygulaması, 2013’ün Ocak ayında kullanıma girdi. Vine, kısa süre içerisinde kendi ünlülerini yarattı. Salih Zafer Kunt da Vine ünlülerinden biri, bir ‘internet fenomeni’ yani. Salih, “Enerji içimizde” diyerek videolarında Galata Köprüsü’nden denize atlayabiliyor, herkesin büyük ciddiyet içinde olduğu devlet dairelerinde...

ÖZGÜN ÇAĞLAR
ozguncaglar@agos.com.tr

Sosyal paylaşım sitesi Twitter’ın, kullanıcıların akıllı telefonları veya tablet bilgisayarlarıyla maksimum 7 saniyelik kısa videolar çekip paylaşılabilmesini sağlayan Vine uygulaması, 2013’ün Ocak ayında kullanıma girdi. Vine, kısa süre içerisinde internet kullanıcıları tarafından benimsendi ve YouTube, Twitter gibi kendi ünlülerini yarattı.

1986 doğumlu, Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunu Salih Zafer Kunt da Vine ünlülerinden biri, bir ‘internet fenomeni’ yani. Salih, “Enerji içimizde” diyerek videolarında Galata Köprüsü’nden denize atlayabiliyor, herkesin büyük ciddiyet içinde olduğu devlet dairelerinde “Devlet dairelerinde iş yapmak çok kolay” diye ortaya atlayabiliyor ya da sokakta tanımadığı birine birden bir şiir okuyabiliyor.

Salih’in birbirinden komik ve şaşırtıcı kısa videolarının bulunduğu Vine hesabını 75 binin üzerinde kişi takip ediyor. Bu kadar çok sayıda insanın ilgisini çekmesinin sebebini ve neyin peşinde olduğunu merak edip Salih’le bir çaycıda buluştuk. Salih, hayatını ‘Vine öncesi ve sonrası’ diye ikiye ayırmak yerine, ‘Londra öncesi ve sonrası’ diye ikiye ayırıyor.

‘Londra’da değiştim

Sözel zekaya sahip olmasına rağmen çevresindekilerin yönlendirmesiyle Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Makine Mühendisliği Bölümü’ne giren Salih, sevmediği bu bölümü altı senede bitirebilmiş. Mezun olduktan sonra ‘herkesin girmek için can attığı’ bir otomobil fabrikasında makine mühendisi olarak işe başlamış. Kendini ‘aşırı sıkılgan’ biri olarak tanımlayan Salih, fabrikadaki bu işinden ayrılmış ve master yapmak için 2012 Eylül başında Londra’ya gitmiş. İşte hayatı da Londra’da bulunduğu bu dönemde değişmiş.

Londra’da olduğu kadar hayatının hiçbir döneminde yalnız kalmadığını söyleyen Salih, bir süre sonra kendi deyimiyle ‘kafayı kırmış’. Bu durumun içinden çıkmak için bir roman yazmaya başlamış ama kayda değer birkaç denemeden sonra yazmayı da bırakmış. Vine macerası da işte bu Londra tecrübesinin son döneminde başlamış. Vine kendisine bir şeyleri değiştirebileceğini göstermiş; hayatına neşe katıp korkaklığını götürmüş.

‘Vine’a bağlandım’

Salih’in çektiği videoları gören insanların çoğu, videolardan sonra gerçekten dayak yediğini düşünüyor. Salih ise hiç dayak yemediğini vurguluyor. Vine ile zaman içerisinde korkmamayı öğrendiğini ya da hoşlandığı kadınlarla konuşurken kendisi olmamayı bıraktığını söyleyen Salih, bir süre sonra Vine’a video yüklemediğinde ise kendini eksik hissetmeye başlamış.

Videolarının birinde sokaktaki zabıtıların yanına yaklaşıp birden ‘O piti piti’ tekerlemesini söylemeye başlayan Salih’in videolarından annesi önceleri çekiniyormuş: “Ama annem zaman içerisinde iyi yorumlar aldığımı görünce, ‘Aa çocuğum iyi şeyler yapıyormuş’ diye düşünüp beni desteklemeye başladı. Zaten bundan sonra da annemi ve dedemi videolarımın içine katmaya başladım.”

Salih, videolarına konu olan tanımadığı insanların kendisine gayet samimi davrandığını söylüyor. Örneğin devlet dairesinde çektiği videodan sonra ofisteki memurların “Hızlı iş yaptığımızı gören biri çıktı sonunda, çok teşekkür ederiz” dediğine dikkat çekiyor.

‘İletişimden korkmayın’

Sokaklarda Salih’in dikkatini en çok insanların birbirlerinin suratlarına bakmaya korkuyor olması çekiyormuş: “İnsanlar büyük şehirlerde iletişim kurmaya korkuyorlar. Ben videolarımla onları iletişim kurmaları için cesaretlendirmiyorum, böyle bir misyonum yok. Sadece iletişime geçebileceğini gösterdiğimde dayak yenmediğini göstermek istiyorum. Biriyle konuştuğunda, birine şarkı söylediğinde, ona bir şiir armağan edildiğinde güler yüzle tepki veriyor insanlar. Arkadaşlık, dostluk bile başlayabiliyor sonrasında.”

Salih’in yüz hatları ve mimikleri pekala bir komedi oyuncusu olabileceğini düşündürüyor. Bunu ona söylediğimde, “Çok az insan Türkiye’de yapması gereken işi yapıyor. Şu anki sistemde insanlar köleleştiriliyor. Bu sistem içinde kendi istediği şekilde ayakta durmak gittikçe zorlaşıyor, cesaret gerektiriyor. İşte, sosyal medya, insanların kendilerini ifade edebilmeleri için çok iyi bir ortam. Zaten bu köleleştirme yüzünden ancak sosyal medyayla kendimi keşfettirdim.”

İnternet balçıkla sıvanmaz

“Hayat bir süreç meselesi bence. İnternet yasağı karşıma çıkarsa, buna ayak uydururum. Şu da var: Dünya internet gerçeğiyle yüzleşirken, biz niye son torba yasayla gelecek internet kısıtlamalarına doğru gidiyoruz? Ben olsam engellemezdim tabii interneti. Ama dediğim gibi, böyle bir engel çıkarsa, insanların önce ayak uydurup sonra başka bir yol bulabileceğini düşünüyorum. İnsanlar bir kere internet gerçeğini görmüşken, yasaklardan kurtulmak için bir yol muhakkak tekrar bulunur. İnternet balçıkla sıvanmaz.”

Salih’in videoları vine.co/u/942962943249760256 adresinden izlenebilir.

Kategoriler

Güncel Yaşam