İmralı Heyeti: Barışın kapısını tecrit değil sorumluluk açar

İmralı Heyeti’nde yer alan HDP Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan, İdris Baluken ve Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Meclis’te basın toplantısı gerçekleştirdi.

Basın toplantısında, “barışın kapısını aralayacak anahtarın İmralı’da Öcalan’ın çalışma masasının üzerinde olduğu” belirtildi, “O anahtara tecrit ile değil, ancak ciddiyet, sorumluluk ve saygıyla ulaşılabileceği unutulmamalıdır” denildi.

HDP Meclis Grup Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen basın toplantısında heyet adına açıklamayı Önder yaptı. 

Çözüm sürecinin 7 ayı aşkın bir süredir akamete uğradığından bahsedilen açıklamada, çatışmasızlık ortamı için demokratik barış çağrısı yapıldı, Öcalan’ın tecrit koşulları hatırlatıldı.

Açıklamada özetle şunlar ifade edildi:

Demokratik siyaset

“7 Haziran seçimlerinden hemen önce Ağrı Diyadin’den başlayarak, Amed İstasyon meydanına kadar uzanan saldırı konsepti, HDP’yi darbe barajının altında bırakmak için AKP’nin ortaya koyduğu etik dışı, insanlık dışı yönelimlerini defalarca kamuoyu ile paylaşmıştık.

“7 Haziran seçimlerinden sonra, ortaya çıkan halk iradesinin boşa çıkarılması, parlamentonun tamamen işlevsiz kalacak şekilde devre dışı bırakılması, Suruç’tan Ankara’ya kadar demokratik etkinliklere yapılan insanlık dışı katliamları, siyasi soykırım operasyonları kapsamında HDP’yi cezaevlerine sıkıştırmayı amaçlayan tutuklamalar, Cizre’den Lice’ye, Silvan’dan Gever’e uzanan tüm bölgeyi kapsayacak şekilde, HDP’ye yüksek düzeyde oy vermiş halkın sivil katliamlarla cezalandırılması, cenazelere hakaretten mezarlıkların tahribatına uzanan kutsal değerlere saldırılar, en nihayetinde Genel Merkezimiz başta olmak üzere 400’den fazla parti bürosu, partililere ait ev ve işyerlerinin yakılmasına kadar geçen süreç bu konuda AKP’nin tavrını ortaya koyması açısından çarpıcı bir özet olarak burada ifade edilebilir. Tüm bu saldırı konseptinin Erdoğan ve AKP hükümetinin hedefleştiren söylemleri ve devlet kurumlarının profesyonel planları doğrultusunda geliştiğini bir kez daha buradan ifade etmek isteriz.

Rojava

“Kobani’de IŞİD çetelerinin destansı bir direnişle alt edilmesi sürecinden bugüne kadar PYD, YPG, YPJ ve Rojava halklarının iradesine yönelik ısrarla izlenen hasmane politikalar tüm dünya kamuoyunun malumudur.”

“PYD’yi IŞİD’den daha tehlikeli tanımlayan yandaş manşetlerden tutalım, Tel Ebyad’da YPG mevzilerine yapılan fiili saldırılara kadar, IŞİD’in kontrolünde bulunan Cerablus’un koruma altına alınmasından tutalım, Aziz Güler şahsında tekrar gündemleşen Rojava savaşçılarının cenazelerine karşı izlenen düşmanca tutuma kadar AKP hükümeti maalesef yanlış üstüne yanlış yapmaya bugüne kadar devam etmiştir. AKP, Eşme Ruhu üzerinden türbesini teslim ettiği gücü kapı kapı dolaşarak terör örgütü olarak yaftalama arayışı ve acizliğini bugüne dek sürdürme gayretinden hiçbir şekilde vazgeçmemiştir.”

Öcalan’a tecrit

“Oysaki tüm bu tutumlardan herkesi men etmesi gereken Dolmabahçe Mutabakatı ve o mutabakatı sağlayan Sayın Öcalan’ın barış ısrarı demokratik geleceğimizin sigortası işleviyle tarihi kayıtlarda tüm önemi ve erdemiyle halen durmaktadır.”

“Geliştirilen bu insanlık ve hukuk dışı tecrit yetmezmiş gibi, doğrudan denetim altına aldıkları basın yayın olanaklarıyla, Öcalan üzerinden tümü yalan psikolojik harp oyunları yapılmaktadır. Erdoğan ile başlayan Mutabakatın reddi tavrı, Dolmabahçe’de karşımızda oturan hükümet yetkililerinden Başbakan’a kadar sirayet etmiş, fotoğraflarda ve kayıtlarda sabit olan görüntüler, tüm dünyanın gözünün içine bakılarak maalesef akıl dışı bir şekilde reddedilmiştir.”

Barışın önceliği

“Burada en ahlaksız olan yaklaşımın, tüm bu uygulamalar ile yüzlerce insanımızın (asker, polis, gerilla, sivil) yaşamına mal olacak gelişmeler olduğunu bir kez daha insanlığımızdan sıkılarak hatırlatmak isteriz. Yani barış öncelenseydi, hesaplı ölümler değil kutsal yaşama değer verilseydi tüm bu canlarımız şu anda aramızda, yanımızda, yani olması gereken yerde pekâlâ olabilirdi.

“Hala bu faturanın ağırlaşmasının önüne geçmek, ödenmez maliyetli bir kaosun eşiğinden geri dönmek için bir yol bulunması gerektiği kanaatindeyiz. Bu yolun hükümetin ve Cumhurbaşkanı’nın sorumsuz açıklamaları ve savaşı dayatan politikalarından değil, onurlu ve eşit koşullarda olması gereken bir müzakereden geçmesi gerektiğini, sağduyu sahibi kamuoyu da ifade etmektedir. 

‘Dolmabahçe mutabakatına geri dönülmeli’ 

“Bunun için hükümet ve devlet iradesinin savaş uçaklarının sorti sayılarına değil, Dolmabahçe Mutabakatının demokrasi sayfalarına geri dönmesi gerektiğini belirtmek isteriz. “

“Barışın kapısını aralayacak anahtar İmralı’da, Sayın Öcalan’ın çalışma masasının üzerinde durmaktadır. O anahtara Tecrit ile değil, ancak ciddiyet, sorumluluk ve saygıyla ulaşılabileceği unutulmamalıdır.”

“Halkıyla çatışan devlet değil, halkıyla barışan devlet demokratikleşebilir, tarihe yön verebilir düşüncesiyle uyarılarımızın dikkate alınması temennisini yineliyoruz.”

Barış çevrelerine çağrı

“Barışı dile getirenlere ve talep edenlere dönük geliştirilen çok büyük katliamlara rağmen tüm ulusal ve uluslararası barış çevrelerini savaşın zeminini ortadan kaldırmaya dönük çabaları yükseltmeye çağırıyoruz.”

Kategoriler

Güncel Türkiye Gündem



Yazar Hakkında