İncirlik Davası: ABD yargısı TCMB ve Ziraat Bankası lehine karar verdi

İncirlik Davası olarak bilinen davada ABD Temyiz Mahkemesi kararını T.C. Merkez Bankası ve Ziraat Bankası lehine verdi. Üç hakimden oluşan 9’uncu Bölge Temyiz paneli gerekçe olarak zaman aşımını göstererek, üç Ermeni davacının gayrimenkul mülkiyet hakkı ve tazminat taleplerini reddetti

Davacılar, 1976’da yürürlüğe giren ‘'Yabancı Egemen Devletlerin Dokunulmazlık Yasası' kapsamında bir istisna olarak kabul edilen  ‘Uluslararası Yasalara Göre Gasp Edilmiş Mallar ve Mülkler’ maddesi üzerinden İncirlik ve civarını kapsayan 500 dönümlük, zamanında ailelerine ait olan ve devlet tarafından el koyulan arazinin geri verilmesi veya tazminat ödenmesi talebinde bulunmuşlardı. 
Alt mahkeme, bu davanın 'siyasi doktrin’ kapsamına girdiği, mahkemelerin yetkisiz olduğu ve yürütmenin, yani ABD Başkanı ve Hükümet'in yetkisi dahilinde olduğu gerekçesiyle, talepleri reddetmişti. Zaman aşımı konusuna değinmemisti. 

12 sayfalık gerekçeli karar

Hakim Hurwitz tarafından kaleme alınan 12 sayfalık, 8 Ağustos tarihli ve oybirliğiyle  geçen  gerekçeli karar ise bunun tam tersine ve tartışmalı olarak kabul edilen konulara girmeden, zaman aşımı gerekçesiyle davanın düşürülmesini onaylamış bulunmakta.  Her ne kadar sonucu değiştirmese de, yetkisizlik kararına girmemesi bozma açısından çok önemli bir fark arzediyor.  Birincisi, ‘siyasi doktrin’ konusunda: 1976 yasası çerçevesinde yargının yetkilerinin geçerlililği. İkincisi ise  insan hakları ihlali tespit yetkisinin, Hükümet'in dış politikasından bağımsız olarak yargının elinde olabileceğinin vurgulanması. 

"Malları gasp edildikten sonra büyük zorluklar yaşadılar, ama.."

Mahkeme “Hiç şüphemiz yok ki Osmanlı İmparatorluğu'nun mezaliminden kurtulanlar, malları da gasp edildikten sonra çok büyük zorluklarla karşı karşıya kaldılar“ diye bir cümle eklemiş kararına. Fakat sonuçta, hakimler 'İnsan hakları ihlali olduğunu varsaysak, Ermenilerin türlü zorluklar yüzünden hemen dava açamamalarını dikkate alsak dahi, bu dava çok geç açılmış' hükmüne varmışlar. '1923 veya 1928’de hak ihlali belliydi , fakat dava açılmamış' diyen mahkeme sonucu şöyle bağlamış: "Farz edelim ki dava açmamalarının sebebi hayatlarını yeniden başlatmaya odaklanmaları ve  bu hakki tanıyan bir yasa olmaması idi ve gerçekçi bir şansları yoktu; fakat bu sadece  bu durumu 1976’a kadar kanunen makul sağlar;  o tarihte geçen ABD yasası; zaman aşımı sürecini yeniden başlatmıştır ve 24 sene beklenmesinin makul bir izahati ve kanuni dayanağı yoktur. "

Bu aşamadan sonra davacıların önünde başarı yüzdeleri hayli düşük olan iki seçenek var. Birincisi bu kararı Temyiz Mahkemesi'nin tümüne taşımak veya ABD Yüksek Mahkemesi'ne temyiz için başvurmak. 

‘Bakalian and Davoyan vs. the Republic of Turkey and its Central and Ziraat Banks’ (Bakalian ve Davoyan, Türkiye Cumhuriyeti ve TC Merkez Bankası ile TC Ziraat Bankası’na karşı) adlı dava ilk olarak Aralık 2010’da Kaliforniya Merkez Mahkemesi’nde açılmıştı. Alex Bakalian, Anais Haroutounian ve Rita Mahdessian isimli üç Amerikalı Ermeni, İncirlik’teki 500 dönümlük arazinin iadesini talep etmişti.

Kategoriler

Genel


Yazar Hakkında